Emeklilere ve gençlere bu son çağrı...
16 milyona yakın emekli, 13 milyon kadar da genç... Ülkenin siyasi kaderini değiştirecek bir potansiyel.
Mutlular mı? Araştırmalar 60 yaş üzeri nüfusun 'Mutsuzluk Endeksi’nde dünyada 60. sırada yer aldığını göstermekte. 10 bin lira maaşla geçinmek zorunda bırakılan emekli, yoksullukla boğuşmakta. Bizi kıskanan Almanya'da emekli maaşları 1552 euro, Hollanda'da 2003 euro. Bizde 237 euro... 2012 yılında bile 447 euro olan emekli maaşları yoksulluk ve açlık sınırlarının altında sürünmekte.
84 yaşındaki nine 'Pidenin kokusu mis gibi geliyor ama alamıyorum' diyor. İlaç parası için borç alan, çöp konteynerinden çürümüş sebze meyve toplayan, ucuz ekmek kuyruğunda saatlerce bekleyen, sahurdan kalkıp ucuz et kuyruğuna giren emekli bu iktidarın armağanı değil mi? 'Emekliye para yok' dedikten sonra yandaş şirketlerin milyarlarca vergi borcunu silen, kendisine yakın kuruluşlara çuvalla teşvik verenler kimler? Milyonlarca sığınmacıyı bol keseden besleyenler kim? Emeklilerin bütçeden aldığı payı 20 yılda yüzde 5'ten yüzde 2 buçuğa indirenler aynı kişiler değil mi?
***

Bakın bu iktidarın bir il başkanı seçmenlerden nasıl oy istiyor;
''Evet arkadaşlar, o para bir gün gelmeyebilir. Bankamatikten az bulduğunuz emekli maaşı da gelmeyebilir... Niçin gelmeyebilir? Eğer ülkemizdeki düzen bozulursa, hükümetimiz bir adım geri giderse maaşınız da gelmeyebilir.’’
Bu ülke hiçbir zaman bu kadar utanmazlık görmedi. Savaş ve seferberlik ve büyük ekonomik kriz zamanlarında bile maaşlar tıkır-tıkır ödendi. Sanki mal bağışlıyorlar. 35-40 yıl çalışarak devlete prim ödeyen emekliyi açlıkla tehdit ediyorlar. Sarayın bir aylık gideri olan bir milyar 454 milyon liranın,145 bin emekli maaşının karşılığı olduğunu gözlerden kaçırıyorlar.
Son güne kadar milyonlarca emekliyi bayram ikramiyelerinin artırılacağı ya da seyyanen zam yapılacağı yalanlarıyla ümitlendirdiler. Sonuç 2-5 bin lira kamu bankası promosyonuna bağlandı. Şimdi yerel seçimlere 4 gün kaldı, Gabar'da petrol ve Karadeniz'de doğalgaz müjdesi(!) bekliyoruz. Yeni bir 'Ağam bizle eğlenir' senaryosu...
***

Ve gençler... 30 yaş altı nüfusun Dünya Mutluluk Endeksi'nde yeri 143 ülke arasında 101. sırada. Son üç yılda yurtdışına giden 20-29 yaşları arasındaki gençlerin sayısı 290 bine ulaşmış. Gençler mutsuz, umutsuz, hayalleri çalınmış. Kendilerini özgür hissetmiyorlar. Yüzde 73'ü yurtdışına gitme çabasında. İşsizlik, güvencesizlik, gelecek kaygısı, hayat pahalılığı, temel hak ve özgürlüklerde yaşananlar, hukuk sistemindeki tahribatlar onları yurtdışına itiyor. Lise, hatta ortaokul öğrencileri bile yurtdışı hayalleri kurmakta. Pazar günü 1 milyon 610 bin genç ilk kez oy kullanacak.
Pazar günkü seçim, sonuçta bir yerel seçim. Yerel yöneticiler seçilecek. Dürüst, namuslu, çalışkan, ranta karşı, çalmayan, çaldırmayan yöneticileri seçmek yeterli. Ama görünen o ki bunun ötesinde bir seçim yaşıyoruz. Yokluk, yoksulluk sarmalında debelenen, aldatılmış, kandırılmış emeklilerle, hayalleri çalınan, umutlarını yitiren gençlerin bu seçimi küçümseme, sandığa gitmeme lüksleri yok. 61 milyon seçmenden sayıları 29 milyona ulaşan emekli ve gençler bu düzenin devam edip etmeyeceği yolunda bir uyarıda bulunacaklar mı? Yanıtını hep birlikte Pazar gecesi izleyeceğiz...