HABER / Vesile KARDAŞ

Türkiye Barolar Birliği’nin 31 Aralık 2021 tarihli kayıtlarına göre Türkiye’de 160 bin 651 avukat var ve bu sayı her geçen gün artıyor. Yükseköğretim Program Atlası verilerine göre de hukuk fakültelerinde okuyan öğrenci sayısı 85 bine yaklaşmış durumda. Hukuk fakültelerinden her yıl 20 bin civarında öğrenci mezun oluyor. Avukatlar, bu kadar fazla hukuk fakültesi olmasını eleştirirken, buralarda okuyan öğrenciler de gelecek kaygısı yaşıyor.

İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, daha fazla hukuk fakültesi açılmasının önüne geçilmesi gerektiğini, avukatlarının iş alanlarının günden güne daraldığının ve gittikçe yoksullaştıklarını söyledi. Yücel, “İşçi avukatlar ve genç avukatlar ekonomik zorluklarla boğuşuyor. Parası olmayan avukat, sağlık yardımı alamıyor. Avukat sayısındaki hızlı artış ve hukuk eğitiminin kalitesizleşmesi de avukatlık mesleğinin saygınlığını yitirmesine neden oluyor” dedi.

Batman Barosu Başkanı Erkan Şenses ise avukatlık mesleğinin iflasa sürüklendiğinin altını çizerek, “Nicel büyüme de önemli ancak avukatların hukuki olduğu kadar mali yönden de güvenceleri sağlanmalı. Siyasal iktidarın, yeni hukuk fakülteleri kurulmasına, mevcut olanların kontenjanlarının ise arttırılmasına izin vermeye devam etmesi, birkaç yıl sonra avukatlığın iflasına yol açacaktır. Mesleğe yeni başlayan avukatların geçim sıkıntısı çekmesi ise mesleki deneyimlerini de etkilemektedir” diye konuştu.

GÜVENCESİZ AVUKAT

Barolarda çok fazla avukat kaydı olmasının, avukat başına dava dosyası sayısını düşürdüğünü, vergiler ve sigorta ödemesi gibi giderler düşünüldüğünde, meslektaşlarının kendi bürosunu açmasının her geçen gün zorlaştığını dile getiren Şenses şunları söyledi:

“Avukatlar daha güvenceli bir çalışma iklimine sahip olmalı. Yeni hukuk fakülteleri kurulmaması, mevcut hukuk fakültelerinde kontenjanların azaltılması, avukatlık sınavının halihazırdaki avukatları da kapsayacak biçimde herkes için getirilmesi lazım. Avukatların hiçbir baskı, engelleme veya tacize maruz kalmadan mesleki faaliyetlerini sürdürmeleri sağlanmalı. Zira güvencesiz avukat, hak arama özgürlüğünün gereği gibi kullanılamamasına yol açacağından, böylesi bir durum da hukuk devleti iddiası olan bir devlet açısından kabul edilemez.”

HUKUK ÖĞRENCİLERİ KAYGILI

İstanbul’daki bir hukuk fakültesinde okuyan adını vermek istemeyen birinci sınıf öğrencisi, yaşadıkları sorunları şu sözlerle dile getirdi:

“Hukuk öğrencileri olarak geleceksiz, güvencesiz hissediyoruz, eğitimimiz için gerekli materyallere ulaşmıyoruz. Hukuk fakültelerinin artmasıyla, alanında etkin akademisyen eksikliği ortaya çıkıyor. Bu yüzden fakültelerimizde nitelikli eğitim göremiyoruz. Mezun olan arkadaşlarımız staj döneminde geçimini sağlayamayacak kadar düşük ücretlerle çalıştırılıyor. Staj sonrası da vergiler ve sigorta primleri yüzünden geçimini zor sağlıyorlar. Mezuniyet sonrası mesleğe başlamak için ‘yeterlilik sınavı’ getirildi. Getirilen bu yeterlilik sınavını büyük bir sorun. Her üniversitede hukuk fakültesi açılıyor, bunun sonucunu öngöremeyenler bizleri tekrar bir yarışın içine sokuyor.”