Orta Doğu'da tırmanan gerginlik ve belirsizlik, Türk lirası varlıklarını olumsuz etkilemeye devam ediyor. Dolar/TL kuru 28 liranın üzerine çıkarak yeni tarihi zirvesine ulaştı. Borsa İstanbul endeksleri ise hızlı kayıplar yaşadı. Gram altın fiyatları ise art arda rekorlar kırıyor. Tüm bu gelişmeler yaşanırken, Merkez Bankası'nın ekim ayı PPK toplantısı, ekonomi açısından oldukça kritik bir öneme sahip.
Asıl Endişe Veren Durum Ne?
Merkez Bankası, yeni yönetimi altında 4 toplantıda politika faizini 2150 baz puan artırarak yüzde 8,5'ten yüzde 30'a çıkarmıştı. Eylül PPK toplantısının ardından ekim ayı için de 5 puan daha artırım beklentileri oluştu. Ancak İsrail-Filistin çatışması, Merkez Bankası'nın faiz kararını nasıl etkileyecek?
Uzmanlar, çatışmaların para politikasında büyük değişikliklere yol açmayacağını, asıl endişenin savaşın kontrolsüz bir şekilde devam etmesinin fiyatlamalara nasıl etki edeceği olduğunu vurguluyorlar.
Deniz Yatırım Yatırım Strateji ve Araştırma Bölüm Müdürü Orkun Gödek, Ekonomim'e yaptığı açıklamada Merkez Bankası'nın sıkılaşmaya devam edeceğini belirterek Para Politikası Kurulu toplantısında sorun yaşanmayacağını ifade etti. Gödek, Merkez Bankası'nın önceliğinin hala parasal sıkılaştırma ve enflasyon beklentilerini iyileştirmek olduğunu vurgulayarak, para politikasının Türk lira varlık fiyatlamalarındaki dalgalı seyirden fazla etkilenmeyeceğini söyledi.
Dev Bankadan Faiz Tahmini
HSBC, Merkez Bankası'nın 26 Ekim Perşembe günü açıklayacağı Para Politikası Toplantısı (PPK) için faiz tahminini paylaştı. Bankanın Orta ve Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (CEEMEA) bölge ekonomisti Melis Metiner imzasıyla yayımlanan notta, TCMB'den 250 baz puanlık faiz artışı beklendiği belirtildi. Ayrıca raporda, yılsonunda politika faizinin yüzde 32,5 olacağı öngörülüyor.
HSBC'den yapılan açıklamada, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in para politikası duruşunun politika faizinin ima ettiğinden daha sıkı olduğu ve pozitif reel faize yaklaşıldığı mesajını verdiği hatırlatıldı. Bu yorumlar, sıkılaşma döngüsünün sonuna yaklaşıldığı görüşüyle uyumlu. Ancak raporda, şimdilik yılın son çeyreği için ek faiz artışı beklentinin olmadığı, ancak dezenflasyon sürecinin hayal kırıklığı yaratmaya devam etmesi halinde Merkez Bankası'nın daha fazlasını yapabileceği belirtildi.