GENEL

Atamızın Anafartalardan geçtiği bugün unutuldu

Bir şehir düşünün… Yıllarca işgalin gölgesinde kalmış, özgürlüğü özlemle beklemiş. Her sokağında direnişin izleri, her taşında mücadele ve kahramanlık hatıralarıyla dolu. İşte böyle bir şehir olan İzmir, 9 Eylül 1922 sabahı, üç yıl üç ay on yedi gün süren acı, işkence ve gözyaşının ardından özgürlüğüne kavuştu. O gün Fahrettin Altay Paşa komutasındaki Türk süvarileri, İzmir’in sokaklarına ilk kez girdi; halk gözyaşları ve sevinç çığlıklarıyla kahramanlarını karşıladı.

Loading...

Abone Ol

İNCİ ONGUN/Bayraklar sokaklara asıldı, şehir özgürlüğe uyanmıştı. Ancak, asıl tarihî an 10 Eylül’de yaşandı: Mustafa Kemal Paşa, kurmay heyetiyle birlikte Anafartalar Caddesi’nden İzmir’e girerek kurtuluşu taçlandırdı. Yıllar içinde ise çoğu insan bu ikinci günü unuttu, 10 Eylül çoğu kez kutlanmadı. Oysa bu iki gün, İzmir’in ve milletin kaderini değiştiren iki farklı ama tamamlayıcı tarihî basamaktı.

9 Eylül: İzmir’de Tarihi Gün

Fahrettin Altay Paşa komutasındaki Türk birlikleri, 8 Eylül akşamı düşmanı önlerine katarak İzmir’e doğru ilerledi. 9 Eylül 1922 sabahı şehir, süvarilerin nal sesleriyle uyandı; halk sokaklara dökülmüş, yıllardır bekledikleri özgürlüğün gelişini coşkuyla karşıladı. Saat 10.00’da birlikler hükümet konağına Türk bayrağını çekerek İzmir’in işgalden kurtuluşunu resmileştirdi. O gün, yalnızca bir şehrin değil, bütün bir milletin kaderi değişmişti.

10 Eylül: Atatürk İzmir’e Giriyor

10 Eylül sabahı, Mustafa Kemal Paşa ve kurmay heyeti İzmir’e ulaştı. Süvarilerin geçtiği Anafartalar Caddesi’nden araçla ilerledi. Halide Edip de aynı günü şu sözlerle anlatır:
“Öğle vakti zeytin dallarıyla süslenmiş beş otomobille İzmir’e hareket ettik. Askerler yanda yürüyorlardı. Ben, yürüyen askerlerle olamadığıma hayıflanıyordum.” Halk o gün büyük bir coşkuyla kurtuluşu kutladı; çocuklar koşuyor, kadınlar ve erkekler bayraklarla Mustafa Kemal Paşa’yı karşılıyor, gözyaşları sevinçle karışıyordu. Duvarlarda, İzmirli hanımefendilerin yazdığı sözler yer alıyordu: “Vatanın sinesini sarmıştı kahır ve sefalet. Şark’tan zuhur edip kurtardı vatanı Gazi Mustafa Kemal.” İşte o an, sadece bir karşılaşma değil; halkın sevinci, gözyaşları ve bağımsızlık coşkusuyla dolu, unutulmaz bir andı.

“Bu Başarı Milletindir”

Atatürk, beraberinde Mareşal Fevzi Çakmak, İsmet İnönü Paşa ve kurmay heyetiyle İzmir’e girdi. Fahrettin Altay Paşa ile buluştuktan sonra doğruca hükümet konağına geçti. Konak Meydanı hınca hınç dolmuştu. Halk, kurtarıcılarını alkışlarla, bayraklarla, gözyaşlarıyla karşıladı. Hükümet Konağı balkonuna çıktığında dile getirdiği söz şöyleydi: “Bu başarı milletindir.”

Bayraklar Bir Gün Daha Kalmalıydı, Toplatıldı

9 Eylül kutlaması için asılan ay yıldızlı bayraklar, Atamızın geçtiği 10 Eylül sabahı toplatıldı. Oysaki bugün tarihî caddeden marşlar çalan bir bandonun geçmesini ve bir etkinlik düzenlenmesini özlemle bekleyen Anafartalar Caddesi’ndeki esnaf ve vatandaşlar hayal kırıklığına uğradı.