Aydın’da gazeteciler, hafta sonunda görevleri başında saldırıya uğrayan meslektaşları için “Basına dokunma” çağrısıyla bir araya geldi. Aydın Gazeteciler Cemiyeti (AGC) öncülüğünde düzenlenen protestoda, gazeteciler basın özgürlüğü ve kamu yararına haber yapma hakkının korunması çağrısında bulundu.
“Gazeteciliğe saldırı, topluma saldırıdır”
Aydın Adliyesi önünde toplanan AGC üyeleri, “Basına dokunma” yazılı pankartlar taşıdı. Topluluk adına konuşan AGC Başkanı Naci Eriş, 25 Ekim Cumartesi günü Kalfaköy Mahallesi’nde meydana gelen trafik kazasını haberleştirmek isteyen dört gazetecinin darbedildiğini hatırlatarak sert tepki gösterdi.
Eriş, yaşanan saldırının sadece dört gazeteciye değil, toplumun haber alma hakkına da darbe olduğunu belirtti:
“Evine ekmek götürmek için çalışan, zor koşullarda görev yapan dört genç meslektaşımız, sayıca üstün bir grup tarafından canice saldırıya uğradı. Bu, vicdana sığar mı?” dedi.
Eriş ayrıca, olay sırasında bazı polislerin müdahale etmemesini de eleştirerek, “Sahada birlikte görev yaptığımız polis teşkilatının bazı mensuplarının yaşananlara sadece seyirci kalması vicdana sığar mı?” ifadelerini kullandı.
Vali Canbolat’a teşekkür, yargıya çağrı
Saldırının ardından Aydın Valisi Yakup Canbolat ile görüştüklerini belirten Eriş, meslektaşlarına verilen destekten dolayı teşekkür etti.
Ancak saldırganların hâlâ serbest dolaşmasının kabul edilemez olduğunu vurgulayan Eriş, adalet çağrısı yaptı:
“Arkadaşlarımıza saldıran, hatta hayati risk yaratacak şekilde darbeden kişilerin ortalıkta rahatça gezmesi kabul edilemez. Yargı mercilerini göreve davet ediyoruz. Adaletin er ya da geç tecelli edeceğine inanıyoruz.”
“Susmayacağız, yazmaya devam edeceğiz”
Gazetecilerin sahada kamu görevini yerine getirdiğini belirten Eriş, saldırının tüm basın camiasına yapılmış sayıldığını ifade etti. Eriş, “Bu saldırıyı sadece dört meslektaşımıza değil, hepimize yapılmış kabul ediyoruz. Suçlular cezalandırılıncaya kadar konunun takipçisi olacağız. Bir kez daha ilan ediyoruz; bilsinler ki susmayacağız, dün olduğu gibi bugün de yazmaktan vazgeçmeyeceğiz.”
AGC üyeleri, açıklamanın ardından sessiz bir yürüyüş düzenledi. Ellerinde kalem ve not defterleri taşıyan gazeteciler, dayanışma mesajları verdi.
“Basın özgürlüğü güvence altına alınmalı”
Eylemde konuşan bazı gazeteciler, Türkiye’de basın çalışanlarının sahada maruz kaldığı şiddet olaylarının giderek arttığını dile getirdi. Katılımcılar, hem gazetecilerin can güvenliği hem de halkın doğru haber alma hakkı için daha güçlü yasal koruma çağrısında bulundu.
Basın meslek örgütleri, saldırının yalnızca bir adli vaka değil, ifade özgürlüğü ve demokrasiye yönelmiş bir tehdit olduğunu belirterek sürecin takipçisi olacaklarını açıkladı.