İzmir’deki Ege Üniversitesi Hastanesi geçen hafta akıl almaz bir olayla gündeme geldi. Ameliyattan yeni çıkan bir doktor, susuzluğunu gidermek için uzandığı şişeden su yerine lavabo açıcı içti ve yemek borusu ciddi şekilde yandı. Olayı kamuoyuna duyuran isim, bilim insanı Prof. Dr. Oytun Erbaş oldu. Erbaş, canlı yayında yaptığı açıklamada yaşananların “hastane ortamında akla bile gelmeyecek bir ihmal” olduğunu söyledi.
Su şişesine konan madde felakete yol açtı
Prof. Erbaş’ın paylaştığı bilgilere göre olay, hastanenin Kadın Doğum Servisi'nde meydana geldi. Serviste kullanılan su ısıtıcısının dibinde kireç biriktiği fark edilince, temizlik amacıyla içine kostik özellikli lavabo açıcı döküldü. Temizlikten sonra su ısıtıcısında kalan kimyasalın bir kısmı ise iddiaya göre pet su şişesine boşaltıldı. Her şey bundan sonra zincirleme bir hataya dönüştü.
Buzdolabına kaldırılan bu şişe, personel tarafından sıradan bir içme suyu sanıldı. Ameliyattan çıkan ve terli halde su içmek isteyen genç doktor, bu şişedeki kimyasalı bir dikişte içti. Doktorun yemek borusunda derin bir yanık oluştu ve acil müdahale gerekti.
Olayı aktaran Erbaş, “Hastane gibi kontrollü bir ortamda böyle bir hata nasıl olur?” diyerek tepkisini dile getirdi. Yaşananların, sağlık çalışanlarının günlük iş yoğunluğu içinde nasıl büyük risklerle karşı karşıya kaldığını bir kez daha gösterdiğini belirtti.
Kostik maddelerin tehlikesi herkes için büyük
Prof. Erbaş açıklamalarında yalnızca bu olaya değil, kostik maddelerin genel tehlikesine de dikkat çekti. Özellikle sodyum hidroksit içeren ürünlerin solunması veya yanlışlıkla içilmesi halinde ağır yaralanmalara yol açtığını vurguladı.
Erbaş, “Bizim bölgede özellikle Ödemiş’te bu tür yanık vakalarını çok görürüz. Zeytinyağı sabunu yapılırken kullanılan baz maddesini çocuklar yanlışlıkla içebilir. Ege Üniversitesi Çocuk Cerrahisi neredeyse bu tür vakalarla doludur” diyerek yaşanan sorunun bölgesel değil, yaygın bir güvenlik problemi olduğunun altını çizdi.
Hastanede güvenlik ve hijyen süreçleri yeniden gündemde
Bu olay yalnızca bireysel bir ihmal olarak değil, hastanelerdeki temizlik, depolama, etiketleme ve güvenlik prosedürleri açısından önemli bir zafiyetin göstergesi olarak yorumlandı. Hijyen amacıyla kullanılan maddelerin rastgele şişelere doldurulması veya içme suyu kaplarıyla aynı yerde muhafaza edilmesi, böylesi tehlikeli sonuçlara yol açabiliyor.
Uzmanlar, sağlık tesislerinde kimyasal maddelerin mutlaka kapalı, kilitli, etiketli alanlarda tutulması gerektiğini; personelin bu konuda düzenli eğitim almasının şart olduğunu vurguluyor.