İzmir’de tiyatro sezonu, çocuklardan yetişkinlere uzanan coşkulu bir buluşmayla taçlandı. İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları (İzBBŞT), dünya edebiyatının en bilinen karakterlerinden Don Kişot’u çağdaş bir yorumla sahneye taşıdı. “Don Kişot – Çağdaş Bir Masal” adlı oyunun prömiyeri, İsmet İnönü Sahnesi’nde gerçekleşti ve daha ilk geceden kapalı gişe oynayarak seyirciden güçlü bir karşılık aldı.
Sahne ışıkları altında çok kuşaklı bir buluşma
Prömiyer gecesi, tiyatro salonu yalnızca koltuklarını değil, duygularını da doldurdu. Minikler, oyunun renkli dünyasında kahkahalarla yol alırken, yetişkinler Cervantes’in zamansız metninin bugüne bakan aynasında kendilerine dair ipuçları yakaladı. Oyun boyunca yükselen alkışlar ve sahneden salona yayılan neşe, gecenin tonunu belirledi. İzBBŞT’nin sezonu “Cadı Kazanı” ile açmasının ardından gelen bu ikinci yeni yapım, tiyatronun çocuk ve aile odaklı repertuvarının güçlü bir halkası olarak dikkat çekti.
Klasikten bugüne uzanan bir masal
Miguel de Cervantes’in ölümsüz eserini çocuk ve aile tiyatrosu fikriyle yeniden ele alan yapım, klasik bir hikâyeyi çağdaş bir dille anlatmayı hedefliyor. Don Kişot’un idealizmi, hayal gücü ve adalet arayışı; bugünün dünyasına temas eden sahnelerle, tempolu bir anlatım içinde aktarılıyor. Metnin evrensel çatısı korunurken, sahneleme dili ve ritmi güncel bir dinamizm sunuyor. Bu yaklaşım, oyunu hem ilk kez tiyatroyla tanışan çocuklar hem de metni yıllardır bilen yetişkinler için erişilebilir kılıyor.
“Bizi yalnız bırakmayın”
Oyun sonrası seyirciyle buluşan yönetmen Ahmet Ayaz Yılmaz, gecenin anlamını sahneden yapılan kısa ama içten bir konuşmayla özetledi. Yılmaz, oyunu yetişkinlerle çocukların aynı anda ve aynı duygularla deneyimlemesini hedeflediklerini belirterek, bu amacın karşılık bulduğunu görmenin mutluluğunu paylaştı. Tüm ekip arkadaşlarına teşekkür eden Yılmaz, sürecin başındaki tereddütlerini ve bu yolda kendisine cesaret veren isimleri anarak, oyunun sahnede yaşamaya devam edeceğini vurguladı. Yönetmenin “Bizi yalnız bırakmayın” çağrısı, salondan yükselen alkışlarla karşılık buldu.
Sahne arkasında kolektif bir emek
Oyunun başarısında sahne üzerindeki performans kadar, sahne arkasındaki kolektif emek de belirleyici oldu. Uyarlama ve yönetmenlikte Ahmet Ayaz Yılmaz’ın imzasını taşıyan yapımın dekor tasarımı Anıl Işık, kostüm tasarımı Deniz Bilgili, ışık tasarımı Can Tangal tarafından hazırlandı. Koreografide Seranay Oğuz, müzik ve bestelerde Yavuz Cingöz’ün çalışmaları oyunun ritmini güçlendirdi. Dramaturji Halil Ünsal’a emanet edilirken, sahne gerisinde de geniş bir ekip uyum içinde çalıştı.
Oyuncu kadrosu sahneyi taşıdı
Sahnedeki anlatıyı canlı kılan unsurların başında oyuncu kadrosunun uyumu geldi. Cengiz Eşiyok, Başak Akbay Barmanbek, Yiğit Aksütlü, Dine Altıok, Mehmet Onur Atbaş ve Ercan Erdil, karakterlere kattıkları enerjiyle oyunun temposunu diri tuttu.