Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Merkez Bankası’nın 100 baz puanlık faiz indirimi kararının henüz vatandaş ve esnafa yansımadığını belirtti. Ekonominin canlanması için bu indirimin yalnızca finansal piyasalarda değil, doğrudan halkın yaşamında hissedilmesi gerektiğini vurguladı.
Palandöken, “Merkez Bankası yaklaşık yüzde 39,5’lik orana denk gelen bir indirim yaptı. Ancak vatandaş kullandığı kredi kartında, esnaf ise çektiği kredide bu indirimi göremiyor. Faiz oranı düştü ama fiyatlar düşmedi, dolayısıyla ekonomide güven ortamı oluşmuyor” dedi.
“Hayat pahalılığı devam ediyor”
Palandöken’e göre faiz indirimi kararları kâğıt üzerinde kalıyor. Gıda, konut, sağlık ve eğitim gibi temel alanlarda indirimlerin etkisi hissedilmediği sürece enflasyon baskısı azalmıyor. “Sebze ve meyve fiyatları bu yıl don olaylarının etkisiyle zaten yüksek. Vatandaş haklı olarak ‘Merkez Bankası faizleri indirdi ama biz bunu neden hissedemiyoruz?’ diye soruyor” sözleriyle durumu özetledi.
TESK Başkanı, devletin zaman zaman kredi faizlerini sübvanse ettiğini hatırlatarak, “Esnaf bu indirimlerden tam anlamıyla yararlanamıyor. Oysa kredi maliyetlerinin düşmesi, küçük işletmelerin ayakta kalması için hayati önemde” diye konuştu.
“Bankalar sorumluluk almalı”
Palandöken, faiz indirimi kararının etkili olabilmesi için bankaların sorumluluk alması gerektiğini vurguladı. “Yapılan indirimin hemen ertesi gün vatandaşa yansıması gerekir. Ancak neredeyse bir hafta geçti, henüz somut bir adım yok. Bankalar bu noktada ekonomiye güveni yeniden tesis edecek aktörler olmalı” ifadelerini kullandı.
Palandöken, ayrıca sanayiden hizmet sektörüne kadar tüm alanlarda indirimin zincirleme bir şekilde vatandaşa ulaşması gerektiğini belirterek, “Faiz düşüyor ama kredi maliyeti düşmüyor. Bu durumda vatandaş ekonomideki iyileşmeyi hissedemiyor. Bu da güven kaybına yol açıyor” dedi.
"Ekonominin canlanması için ortak hareket şart”
TESK Başkanı, enflasyonla mücadelenin yalnızca Merkez Bankası politikalarıyla değil, tüm paydaşların iş birliğiyle mümkün olabileceğini ifade etti. “Sanayici, üretici, esnaf ve bankalar aynı hedefe odaklanmalı. Ekonominin canlanması ancak böyle bir güven zinciriyle sağlanabilir. Toplumsal bir bilinç ve dayanışma oluşmadan yapılan indirimlerin etkisi sınırlı kalır” değerlendirmesinde bulundu.