Fenerbahçe, kulüp tarihine damga vuracak seçimli olağanüstü genel kurul için gün sayıyor. Daha önce yeterli çoğunluk sağlanamadığı için ertelenen kongre, bu kez kesin olarak yapılacak. Sarı-lacivertli camia, yeni başkanını belirlemek üzere yeniden sandık başına gitmeye hazırlanıyor.
İlk buluşmada çoğunluk sağlanamadı
Fenerbahçe kongresi, 13-14 Eylül tarihlerinde yapılmak üzere duyurulmuştu. Ancak tüzük gereği aranan çoğunluk sağlanamayınca, kongre ileri bir tarihe ertelendi. Bu durum, taraftarların ve kongre üyelerinin beklentilerini daha da artırdı. Özellikle başkanlık yarışının yoğun ilgi görmesi, kulüp içinde hareketli bir atmosfer yarattı.
Yeni tarih ve saat resmen açıklandı
Kulüpten yapılan açıklamaya göre Seçimli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı, 20-21 Eylül 2025 tarihlerinde gerçekleştirilecek. Bu toplantıda yeterli çoğunluk aranmayacak ve kongre kesin olarak yapılacak. Toplantının, Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi ile bitişik eski Kenan Evren Lisesi arsasında kurulacak alanda saat 10.30’da başlayacağı bildirildi.
Sandıkta heyecanlı bir yarış bekleniyor
Kongrede en çok merak edilen konu, başkanlık koltuğuna kimin oturacağı. Mevcut başkan Ali Koç yeniden adaylığını koyarken, karşısında güçlü isimler yer alıyor. Hakan Bilal Kutlualp, Sadettin Saran ve Mahmut Uslu da başkanlık için yarışacak. Bu tablo, Fenerbahçe tarihinde uzun süredir görülmeyen kadar çekişmeli bir seçime işaret ediyor.
Aziz Yıldırım’dan net tavır
Fenerbahçe’nin efsane başkanlarından Aziz Yıldırım, bu süreçte aday olmayacağını yazılı bir açıklamayla duyurdu. Yıldırım, “Varlığını ve zamanlamasını onaylamadığım bu sürecin parçası olmayı reddediyorum. Eğer bir kongre yapılacaksa, bu haziran ayında yapılmalıydı” ifadelerini kullandı. Yıldırım’ın bu açıklaması, camiada farklı yankılar uyandırırken bazı kesimlerde üzüntü, bazılarında ise anlayışla karşılandı.
Taraftarlar sandığa odaklandı
Sarı-lacivertli taraftarlar, kongre sürecini büyük bir merakla takip ediyor. Özellikle sosyal medyada yapılan paylaşımlar, seçimin heyecanını günler öncesinden ortaya koyuyor. Tribün grupları ve kongre üyeleri, seçim atmosferinin sadece kulüp içinde değil, kamuoyunda da büyük yankı bulduğunu dile getiriyor.