Her devletin ve hükümetin var olma amacı, halkını refah içinde mutlu mesut yaşatmaktır.
Binlerce yıl öncesinin düşünürleri de, günümüzün başarılı devlet adamları da hep bunun altını çizmiştir.
Örneğin; Ünlü Yunan düşünür Aristoteles devletin amacının sadece yaşamı sürdürmek değil;iyi yaşamı sağlamak olduğunu vurgular. İyi yaşamla da mutluluğu kasteder.
İslam felsefesinin öncülerinden olan bilim insanı Farabi ise ideal devleti şöyle tanımlar: Halkını erdemli kılan ve onları mutluluğa ulaştıran devlet.
Platon, nam-ı diğer Eflatun, “Devlet” adlı eserinde “Gerçek bilgeliğe sahip olmayan bir yönetici, halkı mutluluğa ulaştıramaz” diyerek mutlu bir halk için nasıl yöneticilere sahip olmak gerektiğini yazar.
Amerikan Bağımsızlık Bildirisi'nin başyazarı, ABD’nin kurucularından ve eski başkanlarından Thomas Jefferson da “Hükümetin amacı, bir ulusun insanlarının güvenlik ve mutluluk içinde yaşamasını sağlamaktır” sözüyle iktidarların görevinin altını çizer.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk de “Hükümetin iki amacı vardır: Biri milletin korunması, ikincisi milletin refahını sağlamaktır. Bu iki şeyi sağlayan hükümet iyi, sağlamayan kötüdür” diyerek konuya son noktayı koyar.
*
Bugün ülkemizde yapılan araştırmalar ve genel tablo bize halkın büyük bölümünün mutsuz olduğunu ve refah içinde yaşamadığını gösteriyor. Zaten bunu anlamak için araştırmalara, istatistiklere de ihtiyaç yok. Hepimiz birebir kendi hayatlarımızda bunu deneyimliyoruz.
Halkın sesi, talepleri, yardım çığlığı Ankara’dan duyulmuyor olacak ki; bugün halka rağmen bir avuç zengini daha da zenginleştirmek için uğraş verildiğine şahit oluyoruz.
Kamuoyunda Zeytin Yasası olarak da adlandırılan torba kanun yüzünden bu ülkenin doğası, zeytinlikleri, ormanlık alanları, meraları büyük tehdit altında.
Halkın gözyaşları içinde yaptığı eylemlere, STK’ların çağrılarına, muhalefetin tepkisine rağmen geçirilen bu yasanın ülkemize faydası çok az, zararı ise çok fazla olacak.
*
Şu an Akbelen’de durum içler acısı. Akbelenliler mutsuz. Akbelenliler üzgün ve kızgın.
Yasa çıkmasın diye çok uğraşan, Akbelen Direnişi’nin simgesi olan Zehra Nine’nin cenazesinden saatler sonra büyük kıyım başladı.
Bir ay sonra yapılacak hasat bile beklenmeden kökünden sökülen, kamyonların arkasına atılırken parçalanan zeytin ağaçları, hepimizindi…
Bir maden uğruna, bir maden şirketi daha da zenginleşecek diye yüzlerce yaşındaki, verimli ağaçlarımız onlara nesiller boyu gözü gibi bakan köylüden alındı.
Ömrü kısacık olan ama geride telafisi mümkün olmayan bir doğa tahribatı yaratan madenler için bize binlerce yıl ürün veren zeytin ağaçlarından vazgeçtik. Şaka gibi!
Aslında hepimizin geleceği çalınıyor şu anda… Soframızdaki zeytin; salatamıza, yemeklerimize koyduğumuz zeytinyağımız çalınıyor. Torunlarımızın hakkı çalınıyor. Kuşun, böceğin besini, yuvası çalınıyor.
Devletin bu işten kazancı ne, derseniz; kazancın çok azı devlete kalıyor, çok büyük bölümümaden şirketinin kasasına giriyor!
Peki halk? O hiçbir şey kazanmıyor. Hep kaybediyor.
Hani nerede halkın mutluluğu, refahı?
Düşünen, umursayan var mı bizleri?
Doğaseverler 4-5 Ekim’de kuşları gözleyecek
Göçmen kuşların zorlu göç yolculuğuna dikkat çekmek ve bu canlıların korunması adına farkındalık yaratmak için her yıl Avrupa'da Kuş Gözlem Günü etkinlikleri düzenleniyor.
BirdLife International (Dünya Kuşları Koruma Kurumu) tarafından bu yıl 33.'südüzenlenecek olan Avrupa Kuş Gözlem Günü yine birçok ülkede önemli etkinliklere sahne olacak. Sadece Avrupa’yı değil Orta Asya’yı da kapsayan etkinlikler bu yıl 4-5 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilecek.
Türkiye her yıl olduğu gibi bu yıl da Avrupa Kuş Gözlem Günü’nün değişmez adreslerinden biri olacak.
Türkiye’nin birden çok şehrinde kuş gözlem etkinlikleri düzenlenerek hem Avrupa Kuş Gözlem Günü kutlanacak hem de farkındalık yaratılacak.
Doğa Derneği’nin öncülüğünde kuşlar için önemli göç yollarında ve yaşam alanlarında yapılacak olan gözlemler ve kaydedilen veriler, kuş araştırmaları, izleme programları ve koruma çalışmalarında da kullanılabilecek.
Ankara, Çanakkale, Denizli, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kayseri, Konya, Muğla’nın farklı noktalarında gerçekleşecek olan çok sayıda etkinlik doğa ve kuş severleri de bir araya getirecek.
Etkinliklerin İzmir durağında buluşma yer ve saatleri şöyle:
• 4 Ekim sabah 09.00 Alaçatı Sulak Alanı, Gözlem Parkı
• 4 Ekim 10.00 Gediz Deltası, Kuş Cenneti Ziyaretçi Merkezi
• 5 Ekim 09.00 Gediz Deltası, Mavişehir Tramvay Durağı
Etkinliklere katılmak isteyenler Doğa Derneği ile iletişime geçebilirler.
NATO’dan sera gazı emisyonunu artıracak hamle
Sıcaklık değerlerinin uzun süre boyunca 40 derecenin üzerinde seyrettiği, mega orman yangınlarının yaşandığı bir yazı geride bırakırken küresel ısınma yine çevrecilerin ve bilim dünyasının gündeminin baş sırasında yer almaya devam ediyor.
IPCC (Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli) raporlarında küresel ısınmanın temel nedeni insan kaynaklı sera gazı emisyonları olarak gösteriliyor. Kömür, petrol gibi fosil yakıt kullanımı, orman alanlarının kaybı ve endüstriyel faaliyetler ise sera gazı miktarını artırıyor.
Küresel ısınmanın frenlenmesi için uzmanlar ülkelerin fosil yakıt kullanımlarını azaltmaları ve böylece sera gazı salınımlarını düşürmeleri çağrısını yaparken tam tersi bir adım NATO’dan geldi.
Scientists for Global Responsibility’de yayınlanan yeni bir rapora göre, NATO’nun savunma bütçesinde yapmayı planladığı artış, önümüzdeki on yıl içinde yaklaşık 1,320 milyon ton CO₂ ek emisyona neden olabilir. Sadece askeri harcamalardaki bu artışın etkisi, Brezilya’nın yıllık emisyonu ile eşdeğer seviyede.
İngiliz Guardian Gazetesi’nin haberinde askeri emisyonların genellikle gizli tutulduğu ve Paris Anlaşması gibi uluslararası iklim anlaşmalarında askeri faaliyetlerin emisyonlarının çoğunlukla şeffaf biçimde rapor edilmediği vurgulandı. Haberde, hükümetlerin bir yandan iklim krizine karşı politikalar geliştirmek üzere adımlar atarken diğer yandan askeri harcamalarda artış yapmalarının önemli bir çelişki yarattığının altı çizildi.
KULAĞIMIZA KÜPE OLSUN
“Doğayla savaş halindeyiz. Eğer kazanırsak, kaybedeceğiz.”
- Hubert Reeves/ Kanadalı Astrofizikçi