Hayırlara vesile olsun

Ziyaret Uluslararası Nükleer Güvenlik Zirvesi çerçevesinde yapılıyor. Zirvede devlet başkanları arasında ikili görüşmeler de yapılacak. Ancak Obama-Erdoğan görüşmesinin yapılıp yapılmayacağı henüz bir muamma. Bu konudaki girişimlerin henüz sonuçlanmadığı anlaşılıyor.

Büyükelçilikte bugün yapılacak 'Yahudi Zirvesi'de programlanan görüşmelerden. Erdoğan daha önce ödül aldığı American Jewish Comitee'nin Başkanı David Harris ile biraraya gelecek. Kimbilir belki Erdoğan'a yeni bir ödül daha verirler.

Yarın ise Washington'a 40 kilometre uzaklıkta olan ve geçen yıl hizmete açılan bir caminin açılışı yapılacak. Bütün ısrarlara rağmen Obama'nın açılışa katılmayacağı biliniyor.

Amerikanın önde gelen düşünce kuruluşlarından Carnegie Vakfı'nın ise Erdoğan tarafından gelen konuşma talebini reddettiği konuşuluyor kulislerde. Erdoğan onun yerine TUSİAD'ın girişimiyle Obama'ya yakın Broking Enstitüsünde bir konuşma yapacak.

Belirlenen program böyle. Peki program dışı neler olabilir? Bir düşünce kuruluşunca hazırlanan geniş kapsamlı bir "uyarı" mektubunun Erdoğan'a iletileceği söyleniyor. Mektupta özellikle Türkiye'deki basın özgürlüğü ihlallerinin ele alındığı, muhalif görüşlere karşı izlenen baskıcı tutumun sert bir şekilde eleştirildiği belirtiliyor.

Ya Rıza Sarraf konusu. Cumhurbaşkanı Erdoğan hareketinden önce yaptığı açıklamada Sarraf'ın tutuklanmasının ülkemizi ilgilendiren bir konu olmadığını söylüyor. Ancak gerçek biraz farklı. Türkiye'nin davaya dahil edilmesi her an mümkün.17-25 Aralık'ın uluslararası bir boyut kazanmayacağını söylemek çok zor. Davada Türk siyasetçilerini, yeni isimleri görebiliriz.

ABD'nin bir süredir AKP'nin politikalarından rahatsız olduğu yadsınamaz bir gerçek. AKP'nin kontrolden çıkmaya başladığını, kökten dinci yapılara göz kırptığını düşünüyorlar. İşte bu çerçevede özellikle de Rıza Sarraf'ın duruşmasının başlaması arifesinde ne tür planlar içinde bulunduklarını anlamak için bazı komplo teorileri kurmaya ihtiyaç yok.

Masaya Kürt devletinin kurulması, IŞİD'le mücadele, Kıbrıs sorunu gibi konularda istediklerinin alınması karşılığında neleri koyacaklarını zaman içinde öğreneceğiz.

Son dönemde Tayyip Erdoğan'ın yandaş basında ve AKP çevrelerinde parlatılma çabalarını iyi analiz etmek gerekiyor. Ne diyor AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker bir sempozyumda?

“Recep Tayyip Erdoğan milletin dik duruşunun sembolüdür. Erdoğan bertaraf edilirse Türkiye kolay bertaraf edilir.”

Peki Barzani'nin açıklaması acaba bu konuyla ilgili mi?;

“Eğer mevcut AKP Hükümeti bağımsız Kürdistan'ı tanımaz, kabul etmezse Türkiye'deki diğer hükümetlerden hiç birinin kabul edeceğini sanmıyorum.”

Anlaşılan Cumhurbaşkanı'nın ABD ziyareti, ziyaretin sonrası ve hayırsever Rıza'nın duruşması, önümüzdeki günlerde nefes-nefese izleyeceğimiz bir filmin konusunu oluşturacak.