Geçen hafta bir toplantı için “key note speaker” konuşmacı olarak davet edildiğim Sakarya’nın deprem sonrası iki katlı binalar ve geniş yollarla, ortası ağaçlı, çiçekli bulvarlarla ne kadar albenili ve estetik bir kent olduğunu görünce kent estetiğinin bir kent için ne kadar önemli olduğu ve İzmir’in bu estetik duygulardan ne kadar nasibini aldığı üzerine bir şeyler yazmak ihtiyacını hissettim.