NASA, Güneş sistemimizin en uzak noktasında görev yapan Voyager 1 uzay aracının çığır açan bir keşfe imza attığını duyurdu.
Dünya’dan 14 milyar kilometre uzakta yolculuğuna devam eden tarihi sonda, heliopause olarak bilinen sınır bölgesinde yaklaşık 30 bin °C sıcaklığa ulaşan bir “ateş duvarı” tespit etti.
Bu olağanüstü keşif, insanlığın evrendeki konumuna dair bilgileri yeniden şekillendirebilir. NASA bilim insanları, bu bölgenin Güneş’ten gelen yüklü parçacıkların, yıldızlararası ortamla çarpıştığı enerji yoğun bir geçiş alanı olduğunu açıkladı.
“Ateş duvarı”: Güneş’le evren arasındaki kozmik sınır
Bilim insanlarının “ateş duvarı” olarak adlandırdığı bu fenomen, klasik anlamda bir alev değil; ışık hızına yakın hızla hareket eden yüklü parçacıkların oluşturduğu aşırı enerjik bir bölge.
Bu parçacıklar, uzayın neredeyse boş ortamında nadiren çarpıştıkları için yüksek sıcaklıklara rağmen Voyager 1’in güvenle ilerlemesine olanak tanıyor.
Araştırmaya göre, bu sınır Güneş’in etkisinin sona erdiği ve yıldızlararası uzayın başladığı noktayı işaret ediyor.
Harvard-Smithsonian Astrofizik Merkezi tarafından 2023’te yayımlanan bir çalışma, heliopause’un anlaşılmasının, kozmik ışınların ve galaktik radyasyonun yayılımını çözmede büyük önem taşıdığını belirtmişti.
46 yıllık efsanevi görev
Voyager 1, 1977 yılında Güneş Sistemi’nin dış gezegenlerini incelemek üzere fırlatıldı. Başlangıçta Jüpiter ve Satürn’ün çarpıcı fotoğraflarını dünyaya gönderen sonda, daha sonra yönünü yıldızlararası uzaya çevirdi.
Bugün hâlâ çalışan cihazları sayesinde bilim insanlarına veri gönderen Voyager 1, insan eliyle yapılmış en uzak nesneunvanını elinde bulunduruyor.
NASA, sondanın geçtiği bölgede sıcaklık, parçacık yoğunluğu ve basınçta ani artışlar tespit ettiğini, bu verilerin heliopause’un doğasını anlamada kritik bir adım olduğunu açıkladı.
Bilim dünyası heyecanlı: “Kozmik kalkanı anlamanın anahtarı”
Heliopause, Güneş rüzgarlarının yıldızlararası ortama karıştığı bu sınırda, adeta kozmik bir kalkan görevi görüyor.
Bu bölge, Güneş sistemini yüksek enerjili galaktik radyasyondan koruyor.
NASA yetkililerine göre Voyager 1’in tespit ettiği “ateş duvarı”, sadece Güneş sistemimizin değil, diğer yıldız sistemlerinin de sınır yapısını anlamak için benzersiz bir model sunuyor.
Uzayın en derin sessizliğinde insan imzası
Voyager 1’in bu tarihi keşfi, insanlığın evrendeki izini bir kez daha hatırlattı.
Uzay aracının gönderdiği sinyaller, Dünya’ya ulaşmak için yaklaşık 22 saat yol alıyor.
Bilim insanları, bu keşfin “Güneş sisteminin sınırlarını anlamak” kadar, insan merakının ve keşif tutkusunun da bir simgesi olduğunu vurguluyor.