Avrupa basketbolunun en büyük sahnesi olan EuroBasket 2025'te, grup aşamasını namağlup lider tamamlayarak madalya yolunda ne kadar iddialı olduğunu gösteren A Milli Erkek Basketbol Takımımız, "tamam ya da devam" niteliğindeki son 16 turu mücadelesinde, turnuvanın sürpriz potansiyeli taşıyan ekiplerinden İsveç ile karşı karşıya geldi. Letonya'nın başkenti Riga'da oynanan ve baştan sona büyük bir çekişmeye sahne olan nefes kesen mücadelede, "12 Dev Adam" ilk yarısını geride kapattığı maçı, ikinci yarıdaki muhteşem geri dönüşüyle 85-79 kazanarak adını son sekiz takım arasına yazdırmayı başardı. Bu zorlu zafer, takımımızın sadece yetenekli oyunculardan kurulu olmadığını, aynı zamanda büyük bir mücadele ruhuna ve karaktere sahip olduğunu da tüm Avrupa'ya bir kez daha gösterdi.
Geriden gelip gelen zafer
Maç, beklendiği gibi yüksek bir tempoda ve karşılıklı basketlerle başladı. Grup aşamasındaki dominant performansının ardından mutlak favori olarak sahaya çıkan Millilerimiz, İsveç'in disiplinli savunması ve organize hücumları karşısında ilk anlarda ritmini bulmakta zorlandı. Ercan Osmani ve Cedi Osman'ın sayılarıyla oyuna tutunmaya çalışan takımımız, İsveç'in dış şutlardaki yüksek yüzdesine engel olamayınca ilk çeyreği 23-20 geride kapattı. İkinci periyotta da benzer bir senaryo devam etti. Savunmada istediği sertliği bir türlü oturtamayan ve hücumda basit top kayıpları yapan Ay-yıldızlılar, soyunma odasına 42-37'lik skorla, 5 sayı geride gitmenin şokunu ve hayal kırıklığını yaşadı. Ancak "12 Dev Adam"ın gerçek karakteri, maçın ikinci yarısında ortaya çıkacaktı.
Soyunma odasından çok daha motive ve konsantre bir şekilde dönen Milliler, üçüncü çeyreğe fırtına gibi bir başlangıç yaptı. Savunmada vidaları sıkan, rakibine kolay sayı şansı tanımayan ve hücumda topu Alperen Şengün ile daha etkili buluşturan takımımız, isyan ateşini yaktı. Shane Larkin'in kritik anlarda devreye girmesiyle birlikte maçta ilk kez öne geçmeyi başaran Ay-yıldızlılar, oyunun kontrolünü tamamen eline aldı. Üçüncü çeyreğin sonunda skorbordda 63-55'lik Türkiye üstünlüğü yazarken, bu periyottaki etkili oyun, zaferin de habercisi oldu.
Alperen Şengün yıldızlaştı, takım omuzladı
Bu kritik galibiyette başrolü, NBA'deki gururumuz Alperen Şengün oynadı. Maç boyunca pota altında İsveç savunmasına büyük bir üstünlük kuran Alperen, hem sırtı dönük oyunları hem de yüzü dönük penetreleriyle rakip savunmanın dengesini bozdu. Maçı 24 sayı ile tamamlayarak takımımızın en skorer ismi olan genç yıldız, aldığı kritik ribauntlar ve yaptığı asistlerle de galibiyette kilit bir rol oynadı. Ancak zafer, sadece Alperen'in bireysel performansıyla değil, tam bir takım oyunuyla geldi. Özellikle maçın son periyodunda İsveç farkı kapatmaya çalışırken sahneye çıkan tecrübeli oyun kurucu Shane Larkin, attığı kritik üçlükler ve soğukkanlı oyunuyla takımına adeta hayat öpücüğü verdi. Savunmada ise genç pivot Adem Bona, yaptığı nefis bloklarla İsveç hücumlarını durdurarak tribünleri ayağa kaldırdı ve takımına büyük bir enerji kattı. Cedi Osman'ın tecrübesi, Şehmus Hazer'in enerjisi ve Ercan Osmani'nin pota altındaki katkısı, bu önemli zaferin diğer yapı taşlarını oluşturdu.
Kırılma anları ve kritik hamleler
Nefes kesen mücadelenin kaderini belirleyen birçok kırılma anı yaşandı. Üçüncü çeyreğin ortalarında, maç başa baş giderken Shane Larkin'in yaktığı isyan ateşi ve ardından gelen seri sayılar, Millilerimizin maçta ilk kez psikolojik üstünlüğü ele almasını sağladı. Son periyotta ise, İsveç'in farkı eritip maça yeniden ortak olduğu anlarda, Adem Bona'nın rakip oyuncuya çemberi göstermediği ve nefis bir blokla sonuçlandırdığı savunma pozisyonu, maçın en kritik anlarından biriydi. Bu blok, sadece bir sayıyı engellemekle kalmadı, aynı zamanda tüm takımın ve salondaki Türk taraftarların enerjisini tavan yaptırdı. Bu pozisyonun hemen ardından gelen hücumda bulunan basket, İsveç'in direncini kıran son hamle oldu. Maç boyunca Alperen Şengün ve Ercan Osmani arasında kurulan ikili oyun bağlantısı da, hücumda takımımızın en etkili silahlarından biri olarak öne çıktı.
Şimdi rakip Polonya ya da Bosna Hersek
Bu zorlu ve yıpratıcı galibiyetle adını çeyrek finale yazdıran A Milli Takımımız, şimdi madalya yolundaki bir sonraki rakibini beklemeye başladı. "12 Dev Adam"ın çeyrek finaldeki rakibi, bugün oynanacak olan Polonya - Bosna Hersek karşılaşmasının galibi olacak. Her iki takım da, farklı oyun tarzlarına sahip ancak tehlikeli rakipler. Polonya, tecrübeli kadrosu ve disiplinli takım oyunuyla dikkat çekerken, Bosna Hersek ise NBA yıldızları ve fiziksel gücüyle her takıma sorun çıkarabilecek bir potansiyele sahip. Millilerimiz, bu maçın galibiyle çeyrek finalde karşı karşıya gelerek, adını Avrupa'nın en iyi dört takımı arasına yazdırmak ve madalya hayalini gerçeğe dönüştürmek için ter dökecek. Grup aşamasındaki namağlup performans ve son 16 turunda gösterilen bu müthiş karakter, tüm Türkiye'nin madalya umutlarını daha da artırmış durumda.