Avrupa Birliği’nin uzun süredir üzerinde çalıştığı Elektronik Giriş-Çıkış Sistemi (EES) artık devrede.
Yeni sistemle birlikte Schengen Bölgesi’ne giren ya da çıkan AB vatandaşı olmayan tüm yolcuların bilgileri dijital olarak kaydedilecek. Uygulamanın amacı, hem sınır güvenliğini artırmak hem de seyahat sürecini dijitalleştirerek hızlandırmak.
Ancak uzmanlar, sistemin ilk etapta devreye girdiği noktalarda yoğunluk ve uzun kuyrukların yaşanabileceği uyarısında bulunuyor. Özellikle ilk kez EES kaydı yaptıracak yolcuların sınır kapılarında parmak izi ve yüz taraması işlemlerinden geçmesi gerekecek.
Parmak izi ve yüz tanıma kaydı zorunlu hale geliyor
EES sistemi, mevcut pasaport damgalama uygulamasının yerini alacak.
Artık Schengen sınırlarında pasaportlara damga vurulmayacak, bunun yerine yolcunun biyometrik verileri alınarak dijital veri tabanına kaydedilecek.
Bu kapsamda her yolcudan parmak izi ve yüz görüntüsü alınacak; bilgiler pasaportla ilişkilendirilerek sınır geçişleri elektronik olarak izlenecek.
Sistem, 29 Schengen ülkesinde uygulanacak. Bunlar arasında Almanya, Fransa, İtalya, Hollanda, İspanya ve Yunanistan gibi Türk vatandaşlarının en sık seyahat ettiği ülkeler de bulunuyor.
Avrupa Komisyonu, sistemin 6 ay içinde tamamen faaliyete geçeceğini açıkladı. Yani 10 Nisan 2026 itibarıyla tüm Schengen kapılarında EES zorunluluğu başlayacak.
Türk vatandaşları için yeni dönem
Yeni sistem, Türkiye’den Schengen Bölgesi’ne seyahat eden tüm yolcuları doğrudan etkileyecek.
Artık geçerli bir Schengen vizesi ile seyahat eden Türk vatandaşları da bu dijital kayıt sistemine tabi olacak.
Sınır kapılarında pasaport kontrolü sırasında biyometrik veriler alınacak ve bu bilgiler EES veri tabanında saklanacak.
Bu sayede AB ülkeleri, vize süresinin aşılması gibi durumları anlık olarak tespit edebilecek.
Yani bir Türk vatandaşı vizesinde belirtilen süreden daha fazla Schengen bölgesinde kalırsa, sistem bunu otomatik olarak fark edecek.
EES’in Türk vatandaşlarına yansımalarının başında, sınır geçiş sürelerinin uzaması geliyor.
Özellikle sistemin ilk aylarında, yeni kayıtların yapılması sırasında havaalanlarında ve kara sınırlarında yoğunluk bekleniyor.
Güvenlik ve denetim kolaylaşacak ama riskler de var
Avrupa Komisyonu, EES’in temel amacını “güvenliği artırmak, yasa dışı göçü ve vize ihlallerini önlemek” olarak açıklıyor.
Yeni sistemle birlikte her yolcunun giriş-çıkış tarihleri, seyahat geçmişi ve kalış süresi merkezi veri tabanında saklanacak.
Bu da ülkelerin vize süresi aşımlarını veya yasadışı kalışları kolaylıkla tespit etmesini sağlayacak.
Ancak gizlilik uzmanları, sistemin kişisel verilerin korunması konusunda dikkatli yönetilmesi gerektiğine vurgu yapıyor.
Biyometrik verilerin güvenliği, olası siber saldırılara karşı en hassas konulardan biri olarak öne çıkıyor.
Seyahat öncesi ne yapılmalı?
Uzmanlar, Türkiye’den Schengen ülkelerine seyahat edecek vatandaşlara şu uyarılarda bulunuyor:
-
Pasaport süresi ve vize tarihlerini önceden kontrol edin.
-
Sınır geçişlerinde parmak izi ve yüz taraması yapılacağı için yeterli zaman ayırın.
-
İlk kez EES sistemine kayıt yaptıracak yolcular, ilk seyahatlerinde ekstra süre planlamalı.
-
Verilerin kaydedilmesi sonrasında sonraki seyahatlerde geçiş işlemleri daha kısa sürecek.