Esat Erçetingöz/Geçtiğimiz günlerde Kuşadası Altın Güvercin Müzik Yarışması Ofisi'nden yapılan bir açıklama ile 27. Kuşadası Altın Güvercin Müzik Yarışması”nın yapılamayacağı duyuruldu.
Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Cumhurbaşkanlığı Tasarruf Genelgesi kapsamında, ülkemizin yaşadığı ekonomik zorluklar sebebiyle kültür, sanat faaliyetlerinde kısıtlama ve tedbir dönemine girmiş bulunmaktayız. Bu sebeple Altın Güvercin Beste Yarışması’nı bu sene gerçekleştiremeyeceğimizi üzülerek bildiriyoruz. Yıllardır birçok sanatçının hayatına dokunan Altın Güvercin’i ülkemizin daha iyi şartlarda olduğu günlerde tüm ihtişamıyla kanatlandırmaya devam edeceğiz. Notaların ekonomik engellere takılmadığı, refah bir Türkiye’de önümüzdeki sene buluşabilmek dileğiyle…”
Bu açıklamadan sonra işin doğrusunu öğrenebilmek adına yarışmanın yaratıcısı sevgili ağabeyim Ali Rıza Türker’i aradım. İşte onun ağzından konuyla ilgili gerçekler;
Ülkemizin geleneksel anlamda yaşayan tek etkinliği, Kuşadası Altın Güvercin Müzik Yarışması 27 inci yaşında yapılamadı ve yapılamıyor. 1986 – 2024 yılları arası…El cümle hayatımızın büyük bir bölümü. 38 yılın 26 sında yarışmanın geleneksel ünvanını koruyabildik ama diğer yıllarda genellikle finans sorununa takılan olumsuz gerçeklerde yalnız kaldık. Yarışmanın kurucusu ve Genel Koordinatörü olarak bu nitelikli uğraşta POPSAV Genel Sekreterliği’ni üstlenirken Kuşadası’nda yine bir yapılamayacak gerçeğiyle karşılaşmıştık. O dönem 1991 ,92 ve 93 yıllarında TC Kültür Bakanlığı’nın da desteğiyle İstanbul’da BEYAZ GÜVERCİN MÜZİK YARIŞMASI adıyla düzenledik ve sonrasında Güvercin yuvasına dönmüştü.
Uzun yıllar sonra 2018 de Yerel Seçimler öncesinde bugünkü Kuşadası Belediye Başkanı Sayın Ömer Günel’le bir buluşmamız oldu. Bu sohbette kendisine şu tavsiyede bulunmuştum. Müzik kültürümüze başarıyla hizmet eden bu yarışmayı Belediye Meclis kararlarından çıkarıp bir vakıf çatısı altında yaşatmanın vakti gelmiştir. Bu adımı atarsanız Altın Güvercin geleneksel öneminde kurumsallaşmış olur. Ömer Bey, bu tavsiyeme uydu ve Başkan seçildikten sonra KUŞADASI ALTIN GÜVERCİN KÜLTÜR VE SANAT TANITIM VAKFI nı kurdu. 2019 yılında faaliyete geçen bu vakıf Belediye nin de desteğiyle hem Altın Güvercin’ yaşattı hem de Kervansaray’da ve Güvercinada gibi Ada’nın simge yerlerinde nitelikli konserler düzenledi. Ada Modern adıyla bir kültür yuvası bir Galeri yaratıldı ki ülkemizin önemli ressamlarının tabloları sergilenerek Kuşadası’na önemli bir kültür hizmeti sağlandı.
Açıklıkla ifade etmem gerekirse KUSAV kurulduktan sonra Altın Güvercin’in yaşatılması konusunda umutlanmıştım. Ancak 5 yıl sonra bugünlere geldiğimizde ülkemizde yaşanan ekonomik zorluklar ve bu sorunlardan etkilenen sponsorlar maddi desteği çekince 27. Yılında Kuşadası Altın Güvercin Beste Yarışması yapılamadı.
Bundan sonra ne olur?
Bu sorunun cevabını vermek benim açımdan çok zor. Aklımıza gelen ilk cevap Türkiye ‘nin ekonomik yapısı düzelmedikçe böylesine bir yarışmayı yaşatmak zordur.
Evet zordur…Ama bir başka gerçek de ülkemizde İKSV gibi İstanbul’da yıllardır kültür festivali yaşatan vakıflar da var, onlar nasıl sürdürüyor acaba? Ekonomik yapıyı nasıl sağlam tutuyorlar? İşte bu soruların cevaplarını incelemek gerek.
Altın Güvercin i sürdürmek önem taşıyorsa bu organizasyona emek veren kurmaylarla bir toplantı düzenleyip yarınlara bakılamaz mıydı?
Maalesef ben böyle bir davet almadım. Oysa Altın Güvercin kutsal bir hizmetti. Gençlerin umudu ve yeteneklerin müzikseverle buluşmasıydı. Şeffaflık ve doğruluk ilkeleriyle dolu YARIŞMA ŞARTNAMESİ tüm Türkiye ‘de örnek olarak gösterilmişti. Övünç kaynağı olan bu şartname sebebiyle 26 kez yapılan yarışmada ,yarışmacılarla hiçbir hukuki sorun yaşanmamıştı.
Bir başka yönden bakıldığında, sektörel bir önemi ve gücü vardı Altın Güvercin’in. Genç müzisyenleri beste yapmaya teşvik ederken, aranjörler ve ses kayıt stüdyoları bir kulvar coşkusu yaşadılar.
Organizasyonun yıllık beste başvuru sayısına bakıldığında ortalama 400 eser denilebilir bu da 26 yılın toplamında 10.400 eser demektir.
Bu güçlü özelliklerle Kuşadası Altın Güvercin Beste Yarışması bir ilçe adıyla anılan ve Dünyada benzeri olmayan kültür hizmeti olarak tarihe geçeceğidir.
TEŞEKKÜRLERİMLE …
Yaşadığım tecrübelere dayanarak gelecek adına hüküm sürmeden bugünkü duygularımın sesini dinleyerek Altın Güvercin’in markalaşmasında katkıları olan önemli imzaları hatırlatmak , şükran duygularımı ve işten teşekkürlerimi sunmak isterim:
Yarışmanın temelinde büyük harcı olan 1986 yılının Kuşadası Belediye Başkanı Sayın Engin Berberoğlu dostuma…
Altın Güvercin’in örnek şartnamesini hazırlayan ve kendisinden çok şey öğrendiğim rahmetli Avukat Özdemir Arkan’a ,,,
Yarışmamızın ölümsüz Ağabeyi isim babası Çok Değerli Halit Kıvanç'a. (Mekanı cennet olsun)
Çok değerli jüri üyelerimi temsilen her zaman kalbimde yaşattığım jüri Başkanlarım, rahmetle andığım Timur Selçuk Hocama ve Büyük Usta Atilla Özdemiroğlu’na …
Büyük Orkestra Şeflerim; Turhan Yükseler, Metin Özülkü ve Hakan Süersan’a …
Altın Güvercin’in müzik kamuoyuna duyurulması uğraşımda MESAM, MSG ve MÜYORBİR Yönetim Kurullarına...
Koordinasyonda büyük emeği geçen yardımcım Mihrican Yorulmaz ve kahrımızı çeken Çağatay Sükan ‘a...
Tüm yarışmalar boyunca haberleri ile bizleri yalnız bırakmayan basın emekçilerine...
Ve tabii ki Yarışmamızı yaşatan Kuşadası Belediye Başkanı Av.Ömer Günel ve KUSAV Yönetim Kurulu Başkanı Levent Köylü’ye içten teşekkürlerimi sunuyorum.
38 yılı adımlarıyla hatırlamak kolay değil. Özellikle jürilerimizde yer alan müzik otoritelerine ve isimlerini unuttuğum yol arkadaşlarımıza da teşekkürü bir borç bilirim.”
Umarım başta Kuşadası belediye Başta sevgili dostum Av. Ömer Günel ve KUSAV Başkanı sevgili dostum Levent köylü olmak üzere tüm Kuşadası halkı tarihe geçen bu organizasyona yeniden sahip çıkar.