Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, akaryakıt ve tütün ürünlerinde Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) düzenlemelerinin dikkatle ele alındığını ifade etti. Şimşek, "Bu alanlardaki fiyat ayarlamaları, enflasyon hedeflerini koruyacak şekilde yapılacak" dedi. Ayrıca, diğer fiyat düzenlemelerinin enflasyona etkisinin sınırlı olduğunu vurguladı.
2025 bütçe hedefleri açıklandı
Bakan Şimşek, ekonomik hedeflere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. 2025 yılı itibarıyla bütçe açığını yüzde 5'ten yüzde 3 seviyelerine indirmeyi planladıklarını belirtti. Bu azalmanın, dezenflasyon sürecine katkı sağlayacağını söyledi.
"Para politikalarının gecikmeli etkisi 18 aya kadar sürebiliyor" diyen Şimşek, bu politikalardan olumlu sonuçlar alınacağını belirtti. Doğal gaz ve elektrik fiyatlarındaki artış oranlarının da Merkez Bankası hedefleriyle uyumlu olduğunu ifade etti.
Gıda ve enerji arzına öncelik
Hazine ve Maliye Bakanı, gıda arzının artırılmasına yönelik adımların devam ettiğini dile getirdi. Tarım ve Orman Bakanlığı iş birliğiyle sulama, toplulaştırma ve gıda lojistiği gibi projelere destek verdiklerini açıkladı. Bunun yanında, enerji alanında dışa bağımlılığı azaltmayı hedefleyen projelerin, cari açık üzerindeki baskıyı hafifletmek açısından önemli olduğunu belirtti.
Şimşek, "Son 21 yılda Türkiye'nin enerji ithalatı, cari açığımızın yaklaşık 1,5 katına ulaştı. Bu alandaki bağımlılığı azaltmak, enflasyonist baskıları hafifletecek" dedi.
KKM politikalarında değişiklik sinyali
Bakan Şimşek, Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasına ilişkin süreç hakkında bilgi verdi. KKM bakiyesinin 144 milyar dolardan 30-35 milyar dolar seviyelerine gerilediğini belirten Şimşek, bu uygulamanın cazibesini azaltacak yeni adımların atılacağını söyledi.
Ayrıca, tüketici kredilerinin sübvanse edilmeyeceğini yineleyen Şimşek, tarım, ihracat ve yatırım alanlarında desteklerin sürdüğünü vurguladı. "Önümüzdeki dönemde finansmana erişim koşulları iyileşecek ve küresel şartlar daha destekleyici olacak" dedi.
Küresel entegrasyonun önemi
Şimşek, Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği'nin güncellenmesi gibi reformların dezenflasyon sürecine katkı sağlayacağını belirtti. "Rekabetin olduğu ortamda verimlilik ve inovasyon artar. Bu nedenle küresel entegrasyon, dezenflasyonist süreçte önemli bir role sahip" dedi.