Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ile görüştü.
Toplantının ardından basın açıklaması yapan Yılmaz, görüşmenin ana amacının, eylül ayında paylaşılması planlanan Orta Vadeli Program'la (OVP) ilgili tüm toplumsal kesimlerin fikirlerini almak ve bunları programa yansıtmak olduğunu söyledi.
Yılmaz, şunları paylaştı:
"Birincisi her üç sendika da katılım mekanizmaları üzerinde çok durdular. Sendikal örgütlenme ve karar alma süreçlerine katılım konusunda ortak bir görüşleri oldu. Daha fazla istişare, bu platformların daha etkin çalıştırılması, genel bir talep olarak ortaya kondu. İkincisi sadece sendikalı alanda değil, tüm alanlarda daha fazla demokratik standartların yükseltilmesi, yeni bir anayasayla, yeni bir toplumsal sözleşmeyle Türkiye'nin standartlarının, hukuk, demokratik haklar, özgürlükler alanında daha fazla geliştirilmesi hususunda yine bir genel anlayış birliği olduğunu ifade edebilirim."
KAYIT DIŞILIKLA MÜCADELE VURGUSU
Kayıt dışı konusunun da toplantıda gündeme gelen önemli bir başlık olduğunu aktaran Yılmaz, "Gerek çalışma hayatı ile ilgili gerekse genel anlamda kayıt dışılığın, olabildiğince azaltılması, kayıt dışılıkla mücadele, bunun ortaya çıkardığı haksız rekabetin engellenmesi ve herkesin eşit şartlarda rekabet ettiği bir düzenin güçlendirilmesi noktasında da yine genel anlayış birliği olduğunu ifade edebilirim" diye konuştu.
"VERGİ DÜZENİNİN SADELEŞTİRİLMESİ ORTAK BİR GÜNDEM"
Toplantıda, vergi konularının da gündeme geldiğini kaydeden Yılmaz, "Vergi reformu, vergi düzenimizin daha yüksek standartlara ulaştırılması, özellikle doğrudan ve dolaylı vergiler arasındaki dengenin, gelir dağılımını dikkate alan bir anlayışla, daha iyiye doğru değiştirilmesi konusunda bir genel beklenti ifade edildi. İş dünyasının da bu konuda bir beklenti ifade ettiğini burada hatırlatmak isterim. İş dünyasıyla yaptığımız toplantılarda da vergi düzeninin sadeleştirilmesi, reformların yapılması konusu ortak bir gündem olarak ifade edilmişti" sözlerini sarf etti.
Yılmaz, şöyle devam etti:
"Büyüyen ekonominin nimetlerini, toplumun bütün kesimlerine, bütün yörelerine dağıtacak, sosyal adaleti güçlendirici bir anlayışla hareket etme fikri, toplantıda güçlü bir şekilde ifade edildi. Bu çerçevede de tasarruf, israfın önlenmesi, üretken yapıların desteklenmesi ve Türkiye'nin kalkınmakta, gelişmekte olan bir ülke olarak kaynaklarını daha etkili, verimli kullanması konusunu da ele almış olduk.
Toplantıda, belli alanlarda uluslararası firmalara üretim yapan şirketlerin, düşük emekle hareket etmek zorunda kaldığının, oysa ki markalaşan, katma değeri ve verimliliği yükselten şirketlerin daha kalıcı bir şekilde ülkeye fayda sağladığı ifade edildi. Bu markalaşmanın, katma değeri yükseltmenin, çalışan kesimler açısından da öneminin altı çizildi. Kendi markalarını çoğaltan, katma değerini yükselten bir ülke, emek kesimlerine de tüm toplumsal kesimlere de daha fazla refahı yayma imkanına sahip olacaktır."
Yılmaz, toplantıda, deprem bölgesinde sadece konutların ve altyapının inşasının değil, sosyal ve ekonomik hayatın canlandırılması, istihdam imkanlarının artırılması gibi konuların da üzerinde durulduğunu aktardı.
Cevdet Yılmaz, iş sağlığı ve güvenliği ile çalışma hayatının daha güvenceli şekilde devam etmesi konularının da toplantının gündem başlıklarından olduğunu belirterek, bu istişare toplantılarının, farklı ortamlarda devam edeceğini, buralarda ifade edilen konuların OVP'ye mutlaka yansıyacağını savundu.