Türkiye’yi sarsan Yenidoğan Çetesi davasının ikinci günü, önemli isimlerin katılımıyla Bakırköy Adliyesi’nde devam ediyor. Çete üyeleri, birçok bebeği öldürmek ve sakat bırakmakla suçlanıyor. Dava kapsamında 22’si tutuklu toplam 47 sanık yargılanıyor.
Davanın ilk celsesi, mahkeme salonunda yaşanan tartışmalarla dikkat çekmişti. Mahkeme başkanının avukatlarla yaşadığı gerilim sonrası bazı avukatlar polis eşliğinde duruşma salonundan çıkarılmıştı. Tartışmaya dahil olanlar arasında Gelecek Partisi avukatları da bulunuyordu.
Davutoğlu çifti adliyede
Duruşma, gerginliklerle sürerken Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı eşi Sare Davutoğlu bugün duruşmayı takip etmek için Bakırköy Adliyesi’ne geldi. Davutoğlu çiftinin duruşmaya katılması, hem davaya duyulan toplumsal hassasiyeti artırdı hem de kamuoyunun dikkatini tekrar bu yargılama sürecine çekti.
Mahkeme salonunda gerginlik devam ediyor
Davanın ikinci celsesi de oldukça gergin başladı. Yenidoğan Çetesi üyelerinin savunmaları sırasında mahkeme salonunda tansiyon yükselirken, mağdur ailelerin tepkileri dikkat çekti. Sanık avukatlarının bazı beyanları, duruşma salonunda tansiyonun daha da artmasına neden oldu.
Davanın önemi ve toplumsal etkisi
Yenidoğan Çetesi, Türkiye’nin adalet sisteminde şimdiye kadar görülen en vahşi suçlarla anılıyor. Bebeklerin hedef alınması, bu davayı sadece hukuki bir mesele olmaktan çıkararak toplumsal bir travmaya dönüştürdü. Davutoğlu çiftinin katılımı, bu travmanın siyasi ve sosyal boyutlarının da ele alınması gerektiğini gösteriyor.
Ahmet Davutoğlu, davanın adil ve şeffaf bir şekilde yürütülmesi gerektiğine vurgu yaparken, eşinin tıbbi uzmanlığı da davanın sağlık boyutuna dair kamuoyundaki farkındalığı artırıyor.
Davanın seyri ne olacak?
Türkiye’nin yakından takip ettiği bu dava, adaletin sağlanması adına kritik bir süreç olarak değerlendiriliyor. Mahkeme sürecinin ilerleyen günlerinde sanıkların alacağı cezalar ve davanın toplumsal etkileri daha fazla tartışma yaratacak gibi görünüyor. Davutoğlu çiftinin katılımı, bu hassas davanın sadece yasal değil, ahlaki ve toplumsal yönleriyle de ele alınması gerektiğini bir kez daha gündeme taşıdı.
