İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Esenler'deki Yuvamız İstanbul Kreşleri'nin toplu açılış töreninde önemli açıklamalarda bulundu. İmamoğlu, okul öncesi eğitimin çocukların geleceğini şekillendirmedeki kritik rolüne değinerek, bu alandaki eksikliklerin giderilmesinin Türkiye’nin geleceği açısından hayati olduğunu vurguladı.
Gelir adaletsizliğine karşı güçlü bir adım
İBB tarafından açılan kreşlerin, megakentte gelir adaletsizliğine karşı önemli bir çözüm sunduğunu belirten İmamoğlu, bu projelerin dar gelirli aileler için büyük bir destek olduğunu ifade etti. "Bir çocuğumuzun bile kendini eksik hissetmesine tahammülümüz yok. Eğitimde fırsat eşitliği sağlamak, hem bireylerin hem de toplumun geleceği için en temel adımdır," dedi.
Bilimin ışığında eğitim politikası
İmamoğlu, bilim insanlarının okul öncesi eğitimin çocukların zihinsel gelişimindeki etkisini yüzde 90 oranında belirleyici olarak gördüğüne dikkat çekti. "Bilim, bu yaşlarda alınan eğitimin, çocuğun hayata bakış açısını ve öğrenme kapasitesini büyük ölçüde şekillendirdiğini söylüyor. Bu nedenle, okul öncesi eğitimi bir lüks değil, temel bir hak olarak görüyoruz," ifadelerini kullandı.
"Gerçek mega proje budur"
İmamoğlu, "Eğer güçlü bir devlet ve millet inşa etmek istiyorsak, mega proje diye tanımlayacağımız şey, her çocuğa kreş eğitimi sunmaktır. Bu, toplumun dayanıklılığını artırır, devlet kurumlarını güçlendirir ve barışı teminat altına alır," dedi. Ayrıca, kreşlere yapılan yatırımların sadece eğitimle sınırlı olmadığını, aynı zamanda aile bütçesine ve ekonomik dayanışmaya da büyük katkı sağladığını ifade etti.
Kreş projeleriyle sağlıklı dayanışma modeli
İBB'nin kreş projeleri, sadece çocukların eğitimine değil, aynı zamanda ailelerin ekonomik kalkınmasına da katkı sağlıyor. İmamoğlu, "Bugün bir kreş eğitiminin maliyeti, hane halkının bütçesine büyük destek sağlıyor. Üstelik bu, ebeveynlerin çalışma hayatına katılmasını kolaylaştırarak ekonomik döngüye de pozitif bir etki yaratıyor," dedi.
İmamoğlu, projelerinin "yardım temelli" değil, uzun vadede bireylere kalıcı gelir sağlayacak bir dayanışma modeli üzerine kurulu olduğunu da sözlerine ekledi.