Özge UYANIK- Hayat pahalılığı, artan kiralar ve yükselen gıda fiyatları, emeklilerin yaşamını her geçen gün daha da zorlaştırıyor. TÜİK'in açıkladığı 2025 zam oranları ise emeklilerin beklentilerini karşılamaktan uzak. İzmirli emekliler, açıklanan zamlarla geçinmenin imkânsız olduğunu belirterek tepkilerini dile getirdi.


TÜİK'in verilerine göre, SSK ve Bağ-Kur emeklileri yüzde 15,75, memurlar ve emekli memurlar ise yüzde 11,54 oranında zam alacak. Ancak İzmirli emekli vatandaşlar, açıklanan zam oranlarının gerçek enflasyonu yansıtmadığını belirterek tepki gösterdi.

Tek başına yaşayan 67 yaşındaki Şefik Dayap, hissedilen enflasyonun yüzde 80'in üzerinde olduğunu söyleyerek şu sözlerle isyan etti. "Bir gevrek peynir 50 lira yapıyor. Alacağımız üç kuruşla geçinmeye çalışıyoruz. Tasarruf yap diyenler çarşıya pazara hiç çıkıyor mu? TÜİK neye göre hesaplıyor belli değil. Ne yüzde 40-50'si, enflasyon şu an en az %80. Geçen gün lahanayı 70 liraya aldım. Sebzenin meyvenin yanına yaklaşılmıyor. Ben yalnız yaşadığım halde kara kara düşünüyorum yarını nasıl çıkaracağımı."

Dilek Çeçen


“En düşük maaş 20 bin lirayı bulmalıydı”


Cebinden faturasını çıkaran Ayhan Çelik ise kira ve faturaların emekli maaşını erittiğini söyledi:


"14-15 bin lira asla yeterli olmaz. En düşük emekli maaşı 20 bin lirayı bulmalıydı. Ev kiraları 16 bin lira olmuş. Bu sabah elektrik faturam gelmiş, 2 bin lira... Mümkün değil bu zamlarla geçinmek. Konak'ta ev kiraları en az 20 bin lira oldu. Çocukları, torunları olanları daha da zor günler bekliyor. Ay sonunu nasıl getireceğimi düşünüyorum."

Ayhan Çelik


"Pazardan elim boş dönüyorum"


Dört çocuk annesi Leyla Yağcı, temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiklerini dile getirdi:


 "Bize temelli ölün dediler. Pazara gidip hiçbir şey alamadan çıkıyorum.  4 çocuğumun hepsi asgari ücretle çalışıyor. Asgari ücretli de emekli de sürünüyor. Evin mutfak alışverişini yapmak için pazara 2 bin lirayla gitmek gerekiyor. Onu da emeklilerin vermesi mümkün değil. Seçim bitince emekliyi unuttular, diri diri mezara gömdüler. Yıllarca bu devlete hizmet ettik. En rahat etmemiz gereken yıllarda bize sadaka gibi verilen bu paralar reva mı? En az 25 bin lira maaş almamız gerekiyor ki doğalgazı, elektriği, kirayı ödeyebilelim." 


“Bir kilo kıyma almak hayal oldu”


Emekli Dilek Çeçen ise temel gıda fiyatlarının kontrolsüz arttığını ifade etti: "Emekli maaşıyla bir kilo kıyma alacak olsak kırk kere düşünüyoruz. En az 25 bin lira emekliye vermeleri lazımdı. TÜİK rakam açıklıyor ama neye göre açıkladıkları belli değil. O zaman çıkıp söylesinler domates ne kadar, biber ne kadar, et ne kadar... Tek tek masraf kalemlerinin hesabını versinler. Gelecek senemiz bu günden kötü olacak. Umudumuz kalmadı. Daha biz zamlı maaşı almadan her şeyin fiyatı artmaya başladı. TÜİK'e göre ekonomi büyüyor. Bu nasıl büyüme? Zengin cebini dolduruyor, yoksullar ölüp gidiyor. Eti bırakın, tavuğun yüzünü zor görür olduk.  Kabineden bir kişi çıksın 14 bin liraya bir ay boyunca ben geçinebiliyorum desin alnından öpeceğim. "

Leyla Yağcı
“Emeklinin hayatı nefes alıp vermekten ibaret”


Başaran Aktan ise emeklilerin sosyal hayatının kalmadığını şu sözlerle anlattı:

Yeni yılda da kadın cinayetleri sürüyor! Yeni yılda da kadın cinayetleri sürüyor!


Kiraların 20-25 bin lira olduğu bu dönemde, karın tokluğuna ancak çalışıyoruz. Pastanede 2 çay içsen 100 lira. Emeklinin yaşamı sadece nefes alıp vermekten ibaret artık. Dışarıda bir çorba içmek istesen, tavuk suyu çorba 280 lira. Mümkün mü 14-15 bin lira maaş alan emeklinin dışarıda yemek yemesi. 

Şefik Dayap

Kaynak: Özge UYANIK