Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Işıkhan, dün akşam yaptığı bir açıklamayla, 1 Ocak 2025 tarihinden geçerli olacak asgari ücretin net 22 bin 104 lira olarak belirlendiğini duyurdu. Işıkhan’ın açıklamasının ardından Erdoğan'da X hesabından bir paylaşım yaparak, “2025 yılında asgari ücret, yüzde 30 artışla net 22.104 TL olarak uygulanacaktır. Ülkemize ve milletimize hayırlı olsun” ifadelerini kullandı.
Asgari ücret zammına tepkiler büyürken, TİP Genel Başkanı Erkan Baş da dün akşam X üzerinden yayınladığı videoda, “Utanmadan, gözümüzün içine baka baka ‘Hayırlı olsun’ diyor” sözleriyle Erdoğan’ı eleştirdi.
‘SİZ VİDEOYU İZLERKEN SARAY BİR AYLIK MAAŞINIZ KADAR PARA HARCADI’
Erkan Baş, “Asgari Ücret açıklaması, Türkiye’nin dünyadaki en büyük köle pazarı olduğunun ilanıdır. Siz aşağıdaki videoyu izlerken Saray bir aylık maaşınız kadar para harcadı! Lanet olsun böyle düzene!” notuyla paylaştığı videoda şunları kaydetti:
“Sabah 11 işçi kardeşimizin adına ‘kaza’ denilen bir cinayette hayatını kaybetmesiyle başladığımız günü, akşam milyonlarca işçinin nefes alıp veren ölülere dönüştürüleceği bir asgari ücret teklifiyle bitirmek üzereyiz. Çalışanların en az yarısına ayda 22 bin lirayı, 22 bin liralık bir yaşamı reva gören bir iktidarla karşı karşıyayız. ‘Resmi enflasyon oranından bile düşük bir zam size yeter’ demiş oldular. Bunun anlamı açık, AKP döneminde Türkiye dünyanın en büyük köle pazarı olmuştur. Sarayında oturuyor, halkı soyup soğana çeviriyor, yedi sülalesini zengin etmiş, tüm patronların göz bebeği, bir de utanmadan, gözümüzün içine baka baka ‘Hayırlı olsun’ diyor.
‘BU HALKIN ONURU SARAY’DAN DA SENİN 22 BİN 104 LİRANDAN DA BÜYÜKTÜR!’
İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de, Antalya'da bu paraya tek göz ev tutamazsın, bu asgari ücret hayırlı olacakmış, aldığı maaş akşamında tükenen milyonlarca insana hayırlı olacakmış. Sarayında bir buçuk dakikada harcadığı para milyonlarca insanın bir aylık maaşı olacak öyle mi? Lanet olsun bu düzene! Buna ses çıkarmayan, işçiyi, emekçiyi hak aramaktan vazgeçirmek dışında neredeyse hiçbir görevi olmayan söze sendikacılara, ‘Aman ağzımızın tadı bozulmasın’ diye etliye sütlüye karışmayan sözle muhaliflere, işçinin, emekçinin derdini bir kez olsun yazmayan yandaş gazetecilere, semirdikçe semiren patron yandaşlarına, halk çocuklarını ya suça ya tarikatlara iten veya ülkesini terk etmek zorunda bırakan bu düzene lanet olsun! Bu halkın onuru Saray’dan da senin 22 bin 104 lirandan da büyüktür!”
