CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Sanayi Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Türkiye ekonomisindeki derin krizi çarpıcı verilerle ortaya koydu. Gürer, 2025’in ilk yarısına dair icra, konkordato ve şirket kapanış verilerini değerlendirerek, ekonomik daralmanın artık sektörel değil, toplumsal bir boyut kazandığını vurguladı. “Ekonomi yönetimi büyüme masalları anlatırken, gerçekte icra yoluyla satılan fabrikalar, kapanan şirketler ve borç yükü altında ezilen yurttaşlar var” dedi.
Temmuzda 6 fabrika icradan satışta
Yalnızca temmuz ayında Türkiye genelinde 6 fabrikanın icra yoluyla satışa çıkarıldığını hatırlatan Gürer, şunları söyledi:
“Afyonkarahisar’dan Gaziantep’e, Salihli’den Seydişehir’e kadar farklı sektörlerde faaliyet gösteren fabrikalar icra listelerine düştü. Makine sanayisinden tekstile, gıda üretiminden tarım sanayisine kadar üretim yapan tesisler iflas noktasına gelmiş durumda.”
Konkordato başvuruları patladı
Gürer’in paylaştığı verilere göre, 2025’in ilk altı ayında toplam 2.776 firma konkordato talebinde bulundu. Haziran ayında yapılan 541 başvurudan 292’sine geçici mühlet, 132’sine kesin mühlet verildi. 19 firma ise iflas etti. Gürer, “Bu başvurular, işletmelerin iflası öncesindeki son çığlığıdır” dedi.
Şirket kapanışlarında sert artış
2025'in ilk yarısında kurulan şirket sayısında %0,9, kurulan kooperatif sayısında ise %24,9’luk düşüş yaşanırken; aynı dönemde kapanan şirket sayısı %14,6, kapanan kooperatif sayısı %6,4 arttı. Haziran ayında ise kapanan şirket sayısı geçen yılın aynı ayına göre %27,1 arttı. Bir ayda 14 bini aşkın şirket kapandı.
“Ekonomi çöküyor, memleket elden gidiyor”
Ekonomik krizin artık sokakta, çiftlikte, fabrikada, esnaf tezgâhında hissedildiğini belirten Gürer, şöyle konuştu:
“Üretmeyen, yatırım çekemeyen, borçla dönen bir ekonominin sürdürülebilirliği yok. Emekli geçinemiyor, çiftçi üretimden çekiliyor, sanayici kapısına kilit vuruyor. Bu, ‘büyüyoruz’ diye anlatılan ekonominin aslında nasıl çöktüğünün kanıtıdır.”
“Ne olacak bu memleketin hali?”
“Bankalar ve finans kuruluşları 2025’in ilk beş ayında 1 milyon 400 binden fazla yurttaşı icraya verdi. Kredi kartı ve bireysel kredi borçları ödenemiyor. Bu tablo artık sadece ekonomik değil, sosyal bir krize dönüşmüş durumda. Herkesin dilinde aynı soru var: Ne olacak bu memleketin hali?”
Gürer, hükümete çağrıda bulunarak “Gerçeklerle yüzleşin, yurttaşın sesini duyun. Ekonomik göstergeleri manipüle ederek sorunlar gizlenemez. Önlem alınmazsa bu dar boğaz derinleşir ve telafisi zor bir toplumsal krize dönüşür” uyarısında bulundu.