Bursa Yemek Sanayicileri Derneği (BUYSAD) Başkanı Coşkun Dönmez, gıda sektöründe özellikle kırmızı ve beyaz et ile süt ürünlerinde yaşanan fahiş fiyat artışlarına sert tepki gösterdi. Dönmez, bu zamların ekonomik bir gerekçesi olmadığını belirterek tüketicilere boykot çağrısında bulundu.
Et ve süt ürünlerinde anormal artış
Başkan Dönmez, döviz kurlarında ve enerji fiyatlarında ciddi bir değişim yaşanmamasına rağmen, et ve süt ürünlerinde yapılan yüksek oranlı zamların kabul edilemez olduğunu söyledi. "Pandemi sürecinde başlayan talep enflasyonu, fırsatçılar tarafından daha da körükleniyor," diyen Dönmez, bu artışların ahlaki bir sorun haline geldiğini ifade etti.
Zamlar ekonomik gerçeklerle örtüşmüyor
Dönmez, gıda fiyatlarında yılbaşında yaşanan yüzde 50'lere varan artışların, işçilik maliyetlerindeki yüzde 30 oranındaki yükselişi bile aştığını vurguladı. Bu durumun hiçbir ekonomik temele dayanmadığını belirten Dönmez, “Bazı fırsatçılar, enflasyonla mücadelede alınan tedbirleri hiçe sayarak zam yapmaya devam ediyor” dedi.
Yemek sanayicileri tepki göstermeye başladı
Yemek sanayicilerinin, hammadde alımlarında daha bilinçli hareket ettiğini dile getiren Dönmez, gereksiz fiyat artışlarını sorgulamaya başladıklarını ifade etti. "Bu sadece sanayicilerin değil, tüketicilerin de ortak mücadelesiyle mümkün olabilir. Boykot, en etkili tepki olacaktır" dedi.
Ahlak enflasyonu uyarısı
Coşkun Dönmez, üreticiler arasında yaygınlaşan 'Ahlak Enflasyonu' sorununa dikkat çekti. Bazı üreticilerin, maliyet yerine piyasa kıyaslamasıyla fiyat belirlediğini belirten Dönmez, bu durumun enflasyonla mücadelede engel oluşturduğunu söyledi. "Fiyatlar, maliyet temelli olarak belirlenmelidir," ifadelerini kullandı.
Tüketicilere boykot çağrısı
Dönmez, tüketicilere de seslenerek, yüksek fiyatlı ürünleri almama yönünde boykot çağrısı yaptı. "Enflasyonu düşürmek, yalnızca devletin değil, tüm toplumun ortak sorumluluğudur," dedi. Dönmez, sektörün sürdürülebilirliği için herkesin duyarlı davranması gerektiğini sözlerine ekledi.
Gıda sektöründeki dalgalanmaların kontrol altına alınması ve ahlaki sorumlulukların yerine getirilmesi için hem üreticilere hem de tüketicilere büyük görevler düştüğü belirtildi.
