Bakan Lamola, yürütme başkenti Pretorya'da düzenlenen basın toplantısında, Türkiye'nin soykırım davasına müdahil olmasına ilişkin değerlendirmede bulundu.
Türkiye'nin davaya müdahil olmasını memnuniyetle karşıladıklarını belirten Lamola, bu durumun davanın sağlamlığına delil teşkil ettiğini söyledi.
Lamola, bunun davaya yeni bir bakış açısı kazandıracağını belirterek, "Türkiye'nin müdahil olması Divan'ın konuya yeni bir perspektiften bakmasını sağlayacak." dedi.
UAD'de İsrail aleyhine açılan soykırım davası
Güney Afrika Cumhuriyeti, 1948 tarihli Birleşmiş Milletler (BM) Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'ni ihlal ettiği gerekçesiyle 29 Aralık 2023'te İsrail aleyhine UAD'de dava açmıştı.
Güney Afrika, Gazze'deki durumun aciliyet teşkil etmesi sebebiyle UAD'den ihtiyati tedbirlere hükmetmesini istemiş ve tedbir talebine ilişkin duruşmalar 11-12 Ocak’ta Hollanda'nın Lahey kentindeki Barış Sarayı'nda yapılmıştı.
Divan, 26 Ocak'ta açıkladığı tedbir kararlarında, İsrail'in Filistinlilere yönelik soykırım fiillerinin işlenmesini önlemek için, Gazze'ye temel hizmetler ve insani yardımın sağlanması için ve soykırım delillerinin yok edilmesini önlemek için etkili ve acil tedbirler alınmasına hükmetmişti.
İsrail'in bu tedbir kararlarına uymaması üzerine Güney Afrika, 6 Mart ve 10 Mayıs'ta yaptığı başvurularda UAD'den acilen yeni tedbirlere hükmedilmesini talep etmişti.
Divan, 28 Mart ve 26 Mayıs'ta aldığı kararlarda, özellikle İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını durdurması ve insani yardımların Filistinlilere ulaşmasının sağlaması için ek tedbirlere hükmetmişti.
Davaya müdahil olmak için 8 Ağustos'ta UAD'ye bildirimde bulunan Türkiye, Nikaragua, Kolombiya, Libya, Meksika, Filistin ve İspanya'nın ardından UAD'deki Güney Afrika-İsrail arasındaki soykırım davasına müdahillik bildiriminde bulunan 7'inci ülke olmuştu.