Hemşireler ve Tüm Sağlık Profesyonelleri Sendikası'nın (HEP-SEN) düzenlediği Uluslararası Hemşirelik Zirvesi, Beşiktaş Mustafa Kemal Kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Zirve; Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Portekiz, Yunanistan, Güney Kore, İtalya ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden (KKTC) sağlık sendikası liderlerine ev sahipliği yaptı. Gün boyu devam edecek zirvede Emeğin Ekonomik Geleceğinde Sivil Toplumun ve Çalışanın Rolü, Örgütlü Güç: Ülkelerinde Neler Başardılar, Nasıl Başardılar? konulu başlıklardan oluşan panellerle hemşirelerin yaşadığı zorluklar ve bu konuda neler yapılması gerektiği konuşuldu.
Sağlık, Hemşirelik ve Göç başlığıyla düzenlenen panelde ise İlber Ortaylı, Fatih Altaylı ve Celal Şengör, konuşmacı olarak yer aldı.
ŞİMŞEK: ZİRVEYE ALTI ÜLKE VE ÜÇ KITADAN KATILIM VAR
Zirveye ilişkin açıklamalarda bulunan HEP-SEN Sendikası Genel Başkanı Yunus Şimşek, “Bugün ülkemizde ilk defa uluslararası hemşire merkezli sendikaları bir araya getirdik. Zirveye altı ülke ve üç kıtadan katılım var. Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Portekiz, Yunanistan, Güney Kore, İtalya ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden (KKTC) katılım sağlandı. Türkiye’de HEP-SEN’in ev sahipliğinde bu büyük hemşirelik zirvesini bugün gerçekleştiriyoruz. Büyük bir katılım ve büyük bir coşku var. Salonumuzda 1200’e yakın katılımcı ve aynı zamanda dışarıda bekleyen akademisyen, klinisyen ve öğrenci hemşireler var, bu zirveye büyük ilgi gösteriyorlar.
Burada hem ülkemizdeki sağlık hizmetlerinde hemşerilerin öncü rolünü, hem de dünya ülkelerindeki hemşerilerin sorunlarını ve sağlık sorunlarını konuşacağız. Daha yaşanabilir bir dünya için vatandaşlara, topluma, insanlığa daha kaliteli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için şartların ve durumların nasıl ve ne şekilde düzeltilmesi gerektiğini burada deklare edeceğiz” dedi.
“ŞİFA ELİ UZATAN KİŞİLERİZ”
Şimşek, “Sadece bir çalışan değiliz; aynı zamanda insanlığın geleceğini savunan, insanları hastalıklardan koruyan, hastalık ve yaralanma gibi durumlarda şifa eli uzatan kişileriz. Toplumlar ve insanlık için vazgeçilmez unsurlarız. Bugün gururluyuz. Sadece ülkemizde değil, 3.5 yılda 73 kez meydanlara inmiş, halk sağlığı, hastalar ve sağlık sistemimiz için mücadele eden birer hemşire ve sağlık emekçisi olarak bugün sadece Türkiye’de değil, dünyada da söz sahibi olabilmek için HEP-SEN bir adım attı.
Bugün sadece kamuda 250 bin, özelle beraber 500 bin hemşirenin ülkemizde hizmet ettiğini düşünecek olursak başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere hemşirelere temsil hakkının verilmesi lazım. Bilhassa Sağlık Bakanlığı merkez teşkilatında hemşirelerin ne yazık ki bir makamı bulunmuyor. Biz buradan gerek Sağlık Bakanımıza gerekse ülkemizdeki yetkililere sesleniyoruz. Sadece kendimiz için değil; toplumumuz için, vatandaşlarımız için, hemşirelerin bilgi birikimine ve onların adımlarına güvenelim.
Bu uluslararası zirvede şunun altını çizmek istiyorum. Avrupa’da ilk hemşirelik fakültesi, 1955 yılında Türkiye’de açılıyor. Bu kadar tarihsel ve akademik birikim boşuna değil. Akademik eğitim anlamında Avrupa’yı da geride bırakmışız. Şu an ülkemizde 160 üniversitede hemşireler lisans, yüksek lisans ve doktora programlarından mezun oluyor. Hemşirenin sorununu hemşireler çözmeli. Hemşirelerin istihdam edilmesi, güvenli bir çalışma ortamı ve sağlıkta şiddete hepimiz dur demeliyiz diyorum” diye konuştu.
“AMACIMIZ, ULUSLARARASI ARENADA PAYDAŞLARIMIZLA BERABER AKTİF ROL ALMAK”
Hemşirelerin ve sağlık emekçilerinin çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini söyleyen Şimşek, “Şartlar iyileştirilsin ki biz de topluma şifa olalım, iyileştirelim. Bu zirve, aslında Türkiye’deki hemşirelerin dünyadaki rolünün artırılması ve dünyada aktif rol alması için bir milat. Bizim eğitimimiz, yıllara dayanan akademik ve tarihsel birikimimiz var. Hedefimiz; bundan sonraki süreçte de sadece ulusal değil, uluslararası arenada da paydaşlarımızla beraber aktif rol almak ve bu deneyimi paylaşmak” dedi.
"TÜRKİYE'DE ÇOK GÜZEL BİR KAMU SAĞLIK HİZMETİ VAR, BUNA SIKICA SARILIN"
Ulusal Hemşireler Birliği Genel Başkanı (National Nurses United) Jean Ross, “Bugün burada olmaktan ve HEP-SEN’in yapmış olduğu bu uluslararası zirveye davet edilmekten dolayı çok mutluyuz, onur duyuyoruz. Ben de 40 seneyi aşkın bir zamandır hemşireyim. Başka ülkelerin kültürlerini tanımamız için çok güzel ve faydalı bir zirve olduğunu düşünüyorum.
Hemşire olarak dünyanın neresinde çalışırsanız çalışın karşılaştığınız zorluklar, dünyanın her yerinde aynı. Dünyanın her yerinde olduğu gibi Amerika Birleşik Devletleri’nde de en büyük sorunumuz istihdam. Eğitimli hemşirelerimiz olmasına rağmen yeterli sayıda hemşire atanmaması ve az sayıda hemşireyle hasta bakımını yapmaya çalışmamız, zorluklarımızın en başında gelen durumlar. Bu zirvede bilgi paylaşımı yapacağız ve deneyimlerimizden faydalanacağız. Birlikte çalışarak öğreniyoruz.
Türkiye daha çok yeni, yolun başında. Biz, Amerika olarak 120 senelik bir organizasyonuz. Türkiye’nin çok yeni ve genç bir ekip olmasına rağmen kısa bir zamanda bu kadar büyük bir zirveyi organize ettikleri için de gurur duyuyoruz. Türkiye’de benim gördüğüm ve çok doğru yapılan bir şey, burada çok güzel bir kamu sağlık hizmeti var. Bunu hiçbir zaman değiştirmeyin, sıkıca sarılın, geliştirin ve bu yolda ilerleyin. Amerika’da her şey para demek ama hizmet almak insan haklarına özgü ve biz orada baskıyla, yasa ve tüzüklerle haklarımızı korumaya çalışıyoruz” dedi.
"HEMŞİRELERİN DAHA ÇOK DEĞER GÖRMESİNİ İSTİYORUM"
Portekizli Hemşireler Sendikası (SEP) Ulusal Lider Guadalupe Simoes, “İstanbul’da bütün hemşirelerle birlikte olmak, benim için gurur kaynağı. Burada uluslararası hemşirelere güç vermekten gurur duyuyorum. Ben de 35 yıldır hemşirelik yaptım. Ülkemizde hemşire sayısıyla ilgili eksikler var, hemşirelerin daha çok değer görmesini istiyorum. Bunun için daha fazla hemşirenin yetişmesi lazım” diye konuştu.
"ÖTANAZİ, BİZİ ENDİŞELENDİRİYOR"
Ulusal Hemşirelik Profesyonelleri Sendikası (SNPI) Genel Başkanı Virginie Flamisset, “Burada olmak, benim için çok önemli. Çok mutluyum. Gençlerin bugün burada var olması beni çok mutlu etti. Bütün ülkeler olarak hep beraber aynı endişeleri paylaştığımız için kendimi biraz rahat hissediyorum.
Şu aralar Fransa’da ötanazi konusu gündemde. Bazı Avrupa ülkelerinde bu, yasallaşmış bir hak. Bu konu, bizi oldukça endişelendiriyor çünkü devlet, bunu bir yasal hak olarak tanımak istiyor.
Diğer bir konu olarak da şunu söylemek istiyorum; sağlık bakımından hemşireler tarafından verilen hizmetin devamlılık şeklinde verilmesini istiyoruz ancak personel bakımından yetersiz kaldığımız için bu, maalesef bazı zamanlarda mümkün olmuyor” dedi.