İslam ticaret ahlakında Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in öğretileri, dürüstlüğün ve adaletin temel ilkelerini içermektedir. Satışta dürüstlük ve müşteri haklarına saygı, İslami ticaret ahlakının vazgeçilmez unsurlarıdır.
- Satılacak mal, sahip olduğu vasıfların dışında övülmemelidir.
- Satılacak malın varsa ayıpları ve gizli özellikleri saklanmamalıdır.
- Satılacak malın tartısında ve ölçüsünde hile yapılmamalıdır.
- Satılacak malın satış fiyatında da hile yapılmamalıdır.
Dürüstlük İlkesi
Bir tüccar, satacağı malı olmayan özelliklerle övmemelidir. Bir malda bulunmayan bir sıfatı varmış gibi göstermek, karşı tarafı aldatmak anlamına gelir ve bu da yalan söylemektir. Örneğin, kalem ticareti yapan bir kişi, satmak istediği kalem için "Bu dünyanın en iyi kalemidir." deme hakkına sahip değildir. Bunu söyleyebilmesi için dünyadaki tüm kalemleri bilmesi, incelemesi ve kullanması gerekir ki bu mümkün değildir. Bu nedenle, satıcının kaliteli bir kalem için "Piyasada bulunan kalemlerin en iyilerindendir." demesi daha doğru olur.
Müşteri Haklarına Saygı
Satılacak malın ayıplarının ve gizli özelliklerinin saklanmaması, müşteriye karşı dürüst olmanın gereğidir. Bir malın kusurlarını gizlemek, müşteriyi aldatmaktır ve İslam’da bu kesinlikle yasaktır. Müşteri haklarına saygı, ticaret ahlakının temel taşlarından biridir ve bu sayede güven ortamı sağlanır.
Adil Tartı ve Ölçü
Ticarette adaletin sağlanabilmesi için, satılacak malın tartısında ve ölçüsünde hile yapılmamalıdır. Hileli tartı ve ölçü kullanmak, müşteriyi kandırmak anlamına gelir ve bu da ticaretin güvenilirliğini zedeler. İslam, ticarette dürüstlüğü ve adaleti emreder.
Satış Fiyatında Hile Yapmamak
Son olarak, satılacak malın satış fiyatında da hile yapılmamalıdır. Hileli fiyatlandırma, müşteriye zarar verir ve bu da İslami ticaret ahlakına aykırıdır. Tüccarlar, satış fiyatlarını adil ve dürüst bir şekilde belirlemelidir.
