ÖZEL/ Didar DEMİRCİ
Günümüzde köylerdeki yaşamın giderek zorlaşması oradaki insanların şehirlere göç etmesine neden olurken, tarımsal üretimde sekteye uğruyor ve insanlar üretimden elini ayağını çekiyor. Benzer bir sebepten ötürü Feray Çördük’ün ailesi de Çorum’un Karacuma köyünden 1996 yılında İzmir’in Çeşme ilçesine gelmiş. 6 Çocuklu bir ailenin 4’üncü çocuğu olan Feray Çördük ise hem okumuş hem de ailesine yardım etmiş. Eğitim hayatını Niğde Aksaray Üniversitesinde Turizm Otelcilik ve Muhasebesi okuyarak tamamlayan Çördük, iş yaşantısından elde ettiği tecrübe ve ailesinin yanında yetişirken öğrendiklerini hayatının odağına alarak, bugün 200’e yakın kadının ürettiklerinden para kazanmasını sağlıyor.
ÇÖP DİYE ATMADIK
Köyde yetiştiğini ve köyde yazın ürettiklerini salamura, turşu, konserve, kurutma gibi saklama şekilleriyle kışın tükettiklerini anlatan Çördük, “Salatalığın kabuğunu bile kurutuyoruz. Ya meze yaparız ondan ya da köfteye kabak gibi sararız. Yani aslında sizin çöp diye attığınız birçok şeyi biz ürün diye saklıyoruz” dedi. Bu anlayışın ve mesleğini hayatının merkezine koyduğunu aktaran Çördük, “Evimde de örneğin ben kızıma hep doğal ürünlerle bakmışımdır. Ben evde meyve suları yaparım. Karadutu konsantre haline getiririm onu bir kış kullanırız. Hem mesleğim hem de yetiştiğim kültür bir araya gelince evde de üretmeye başladım. Yaptığım ürünleri artık tüketemez hale gelince komşulara hediye ettik ama bu şekilde de olmayınca emeğimi paraya çevirmeye karar verdim. Sonra bana komşularım da katılmaya başladı. Hep beraber, sosyal medya üzerinden satış yapmaya başladık” diye konuştu.
BUCA’NIN ÜRETEN KADINLARI DOĞDU
Gelin geldiği Buca’daki komşularıyla birlikte ürettiklerini sosyal medya üzerinden sattıklarını aktaran Çördük, bir araya gelerek Buca’nın Üreten Kadınları’nı kurduklarını aktardı. Zamanla üretilen ürünleri sosyal medyada satmak yerine bir dükkanda satmanın daha görünür ve kolay olacağını düşündüklerini söyleyen Çördük, bunun için kadınlarla imza toplayıp belediyeden destek istediklerini ve sürecin devam ettiğini söyledi. Bu sırada da Buca’nın Kaynaklar Köyünde Buca’nın Üreten Kadınları satış alanında hem gözleme, çay, kahve gibi satışlar yaptıklarını hem de o alanda kadınların el emeği göz nuru ürünlerini kar elde etmeden sattıklarını belirtti. Satış yaptıkları alanın tüm maliyetini kendisinin karşıladığını aktaran Çördük, “Şu anda bir özel güvenlik kurumunun sorumlusu olarak çalışıyorum. Hafta sonu da burada satış yapıyorum. İşimden ayrılmamamın sebebi ise sermayeye ihtiyacımızın olması. Çünkü bu alanın, masalarından en küçük bardağına kadar bir maliyeti var. O nedenle hafta içi şehirdeki işimde hafta sonu da burada çalışıyorum. Aslında bu çok yorucu bir iş” diye konuştu.
KADINLAR PAZAR PARASINI ÇIKARIYOR
Daha çok yeni olduklarını ve 2 aydır Kaynaklar’da satış yaptıklarını belirten Çördük, “Onlar ürünlerini gönderiyor biz buradan satışını yapıyoruz. 200’e yakın kadınız. Şu an herkesin ürününü burada teşhir edilemiyor. Evde yapılan her şey var. Örneğin; terlik yapmışlar, panduf yapmışlar, konserve yapmışlar, baklava var. Her ürün kar elde etmeksizin satılıyor” ifadelerini kullandı. Belediyeden kendilerine küçük de olsa bir yer vermesini beklediklerini aktaran Çördük, “Biz bu işi ihtiyaçtan dolayı yapıyoruz. Her kadının para kazanmaya ihtiyacı var. Ben evet başka yerlerde de çalışıyorum ama sonuç olarak çalışmayan çok kadınız biz. Yaşlı olanı, eşi para getirmeyeni, bekar anne olanı var. Her kadın var burada. Ve o kadınları el emekleri ayakta tutmaya başladı. Haftalık pazar parası çıkmaya başladı insanların. Bu da bir çok insan için çok büyük bir şey” şeklide konuştu.