9 Eylül Gazetesi'nden İnci Ongun'un haberine göre, Konak’a bağlı Lale Mahallesi’nin sakinleri, Türkiye'nin 3. Büyük şehri olan İzmir’de, modern çağın getirdiği imkanlardan uzak bir yaşam sürdürüyor. Akşam saatleri artan elektrik kullanımı nedeniyle yetersiz kalan altyapı bu yükü kaldırmıyor, elektrikler sürekli kesiliyor. Mahallede çocuklar gaz lambası ışığında ders yapıyor, genç kızlar iş dönüşü evlerine bir yakılarının desteğinde karanlık sokaklardan geçerek gidebiliyor, birçok evde oksijen desteği alan yaşlılar ise sürekli hastanelere taşınıyor. Olmayan elektrik nedeniyle evdeki elektronik cihazlar da süs eşyası gibi duruyor.
Sorunlarının yıllardır devam ettiğini, çözüm için defalarca başvuruda bulunmalarına rağmen hiçbir sonuca ulaşmadığını anlatan mahalle sakinleri, vatandaşa sağlanması gereken hizmet için sürdürdükleri mücadelede karşılaştıkları ilgisizlikten şikayet ediyor. Muhtarı Sumru Benligil, basit bir meseleyi dahi çözüme ulaştıramadıklarını aktararak “artık tahammül edilemez bir noktaya geldik” diyor.
Muhtarı Benligil, yaşadıkları sorunları ve çabalarını şu şekilde anlatıyor:
Mahallemiz, İzmir’in dezavantajlı, düşük gelirli insanlarının yaşadığı bir bölge. Genelde iki-üç katlı yapılar olduğundan, kent merkezinde olmamıza rağmen hala doğalgaz planlamasına alınmadı. Çoğunluğu yaşlı nüfus olduğundan daha önce kömürle ısınırken, yaşanan zehirlenmeler ve bunun yanında kolay olduğundan elektrik sobası tercih etmeye başladılar. Hanelerde elektrik kullanımı artığından bu kez elektrik kesintileri başladı. Bu konu yaklaşık 20 yıldır sürüyor. Trafo gücü kaldırmıyor ve elektrikler kesiliyor. Hemen hemen her akşam aynı sorunu yaşıyoruz. Mahalleli, karşılarında tek muhatap olarak beni bulduğundan konuyu sürekli bana iletiyor. Arızanın çözümü için bir ekibin gelip, trafodaki şaltere müdahalesi gerekiyor, ama bu 3-4 saat sürüyor. Ekip gittikten sonra yine şalter atıyor. Çocuklar, yaşlılar evlerinde soğukta battaniyelere sarılarak oturuyor. Çocuklar, mum ışığında ders yapıyor, genç kızlarımız, kadınlarımız sabah ve akşam işe gidip gelirken karanlık sokakta yürüyemiyor. Oksijen tüpü destek ünitesine bağlı yaşlılarımız var, her elektrik kesintisinde ambulansla hastaneye kaldırmak zorunda kalıyoruz, büyük sorunlar yaşanıyor. Televizyon gibi elektrikli cihazlar ise evde süs eşyası olarak duruyor.”
Yıllardır devam eden ve çözülmeyen sorunların vatandaşlarda bezginlik yarattığını kaydeden muhtar Benligil, valilik, kaymakamlık ve bölge müdürlükleri dahil her kapıyı çaldıklarını, halledilecek denilerek geri gönderildiklerini anlattı. Elektirik sağlayıcıyla yaptığımız görüşmeyi de aktaran Benligil “Hastalarımızın sıkıntı yaşadığını söyledik. Bize verilen cevap, ‘kesinti olduğunda bizi beklemeyin hastalarınızı hastaneye kaldırın, fazla elektrik kullanmayın’ oldu. Bu yaklaşım mahalle sakinlerini derinden yaraladı. Biz sadece insanca bir yaşam istiyoruz. Elektrik gibi temel bir ihtiyacın sağlanması için bu kadar mücadele etmek zorunda kalmak kabul edilemez” diye konuştu.
Gelen ekiplerin çözümün basit olduğunu aktardığını dile getiren Sumru Benligil, “Kesintiler yetersiz altyapıdan kaynaklanıyor. 161 ve 2315 numaralı elektrik kabinlerini besleyen kabloların yıllardır değiştirilmedi, acilen yenilenmesi gerekiyor. Aslında soru bu kadar basit ve ekonomik. Voltaj düşüklüğü yaşanan bölgeye bir direk dikilip kablolar güçlendirilse, o da hallolacak. Ancak harekete geçilmiyor. Her seferinde ‘Planlamaya alınacak’ deniliyor, ama hiçbir somut adım atılmıyor. Elektrik bizim için lüks değil, can güvenliğimiz, bu mahallede yaşayan insanların hayatı. Bunu neden anlamak istemiyorlar. Biz vergimizi ödüyoruz, faturalarımızı gününde yatırıyoruz. Kaçak elektrik kullanmıyoruz. Ay başı geldiğinde faturalarımızı tahsil etmek için koşturuyorlarsa, arızalarımızı çözmek için de aynı şekilde koştursunlar. Sorumluluk sahibi bir mahalle olarak hak ettiğimiz hizmeti bekliyoruz” dedi.
Vatandaşlar ise yaşanılan soruna ilişkin şu görüşleri aktarıyor:
Fatma Gümüş
Fatma Gümüş: Annem oksijen makinesine bağlı yaşıyor. Elektrik kesilince makineleri kullanamadık, annem fenalaştı. Hastaneye zor yetiştirdik. 4 gündür hastanedeyiz, her gece elektrikler kesiliyor. Eğer evde olsaydık, belki de bugün annem hayatta olmayacaktı. Bu kesintiler hayatımızı riske atıyor.
Murat Kaya
Murat Kaya: Torunum iki yaşında ve son üç gündür elektrik kesilmesin diye dua ederek bekliyoruz. 25-30 yıldır bu çileyi çekiyoruz. Daha önce elektrik tellerinin kopması nedeniyle iki kişi hayatını kaybetti. Elektrik idaresi bu kişiler için haksız yere 'tel çalıyorlar' diye suçlamada bulundu. Mahalleli olarak dilekçeler verdik ve sonunda ölenlerin masum olduğu ispatlandı. Artık bu sorunların çözülmesini istiyoruz.
Yusuf Çınar
Yusuf Çınar: Evimizde küçük çocuklar var. Sobayı bırakıp elektrikli ısıtıcılarla ısınıyoruz, ama voltaj düşüklüğü yüzünden bir cihaz çalışırken diğerini çalıştıramıyoruz. Elektrik sık sık gelip gidiyor. Kesintiler nedeniyle televizyonum bozuldu çalışmıyor. Aynı apartmanda bir katta elektrik varken, diğer katta olmuyor. Yaşlı komşumuz kiracısına sığındı ısınmak için. Bu şartlarda nasıl yaşayacağız?
Tuncay Taburoğlu
Tuncay Taburoğlu: Çocuğum yüzde 87 engelli, gelişimi ile alakalı derslerini bilgisayar üzerinden yapıyor. Elektrik kesilince her şey sıfırlanıyor, tekrar başlamak zorunda kalıyoruz. Ders çalışamıyor. Çocuklar üşüyor, battaniyelere sarılıyor. Biz İzmir'de yaşıyoruz, güya. Bu altyapı sorunları bizi perişan ediyor. Çözüm bekliyoruz.
Satılmış Doyuran: Eşim bipolar hastası, yüzde 70 engelli. Elektrik kesilince çok korkuyor, sakinleştirmek için iki kez ilaç vermek zorunda kalıyorum. Ayrıca elektrik kesildiğinde televizyonun patlama riski oluyor. Elektrik kesintileri hem maddi hem manevi büyük sorunlar yaratıyor. Yetkililer bir çözüm bulmalı.
Osman Şener
Osman Şener: Son 3-4 aydır elektrik kesintisi sistematik hale geldi. Voltaj dengesizliğinden televizyonlar bozuluyor, cihazlarımız zarar görüyor. Yetkili servis ücretleri ateş pahası. 2025'e elektriksiz, karanlıkta ve soğuk gireceğiz. Yetkililerden bir çözüm bekliyoruz, ama kimse bu sorunla ilgilenmiyor.
