Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında düzenlenen yılın ilk Kabine Toplantısı, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirildi. Yaklaşık üç saat süren toplantıda, ekonomi, dış politika ve toplumsal konular ele alındı. Toplantının ardından Erdoğan, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.
“Gazze’nin yalnız olmadığını haykırdık”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına Gazze halkıyla dayanışma mesajıyla başladı. “1 Ocak sabahı, 'Bir Güne Doğuyor' sloganıyla bir araya gelen yarım milyon vatandaşımız, Gazze’nin yalnız olmadığını İstanbul’dan tüm dünyaya haykırmıştır” diyen Erdoğan, bu sivil toplum hareketine tepki gösterenlere sert sözlerle yüklendi. Erdoğan, “Buna tepki gösterenler insanlıktan nasibini almamış vicdan fukaralarıdır. Türkiye'nin mazlumlarla dayanışması zalimleri rahatsız eder” ifadelerini kullandı.
Filistin davasına değinen Erdoğan, “61 yıllık Baas zulmünün ardından Suriye’de nasıl hak ve adalet kazandıysa, Filistin’de de adalet kazanacaktır. Filistin devleti muhakkak kurulacaktır” şeklinde konuştu.
İhracatta yeni hedefler belirlendi
Erdoğan, ekonomik gelişmeler ve ihracat hedefleriyle ilgili değerlendirmelerde bulunarak, 2024 yılı için yeni hedefler açıkladı. “2002’den bu yana eser ve hizmet siyasetimizi kesintisiz sürdürdük. 2023 yılında mal ihracatımız yüzde 2,5 artış gösterdi. Hizmet ihracatında ise 110 milyar dolarlık hedefi yakaladık” dedi.
2024 yılı için ihracat hedefinin 390 milyar dolar olarak belirlendiğini söyleyen Erdoğan, “Bu başarıyı tüm ihracatçılarımızla el ele, omuz omuza vererek yakalayacağız. Daha fazla çaba göstermenizi bekliyoruz” diyerek iş dünyasına çağrıda bulundu.
Erdoğan'ın toplantı sonrasında yaptığı konuşmadan satır başları şöyle:
Gazze'de barış umutlarını tekrar yeşertecek bir kapının aralanması için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Netice alıncaya kadar da buna devam edeceğiz.
Galata Köprüsü'nde vücut bulan insanlık ittifakına tepki gösterenler insanlıktan nasibini almamış vicdan fukaralarıdır.
Türkiye'nin mazlumlarla dayanışma içinde olması ancak zulm ile abad olmaya çalışanları rahatsız eder.
Allah sabredenlerle beraberdir.
Suriye'de nasıl inanç, iman ve sabır kazanmışsa inşallah Filistin'de de hak yerini bulacak.
1967 sınırları temelinde başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız Filistin devleti mutlaka kurulacaktır.
İktidar sorumluluğunu üstlendiğimiz 2002 yılından beri hep insanımıza hizmet oldu.
Sabun köpüğü misali gelip geçici başarılara değil kalıcı kazanımlara odaklandık.
"HALKIN FAHİŞ FİYAT UYGULAYANLARI BOYKOT ETMESİ ÖNEMLİ"
Enflasyon ve istihdamda çok iyi noktadayız. TÜİK tarafından açıklanan enflasyon verilerine göre doğru yoldayız. Düşüş trendi 2025'te daha da hızlanacak.
Serbest piyasa kuralsızlık demek değildir. Denetimlerimizin amacı serbest piyasaya müdahale değil işleyişin daha sağlıklı yürütülmesini temin etmektir.
Asgari ücretin artmasını bahane ediyorlar. Hayat pahalılığıyla mücadaleye vatandaşlarımızın katkı sunması önemlidir. Bunun yolu da fahiş fiyat uygulaması yapanları boykot etmekten geçiyor. Muhalefet rahatsız olsa da...
"DEMİR YUMRUĞU KULLANMAKTAN ÇEKİNMEYİZ"
Muhalefet anlamasa da bu coğrafyada masadaki gücünüz bileğinizden gelir. Sevr Anlaşması, Allah korusun zayıfladığımızda başımıza neler geleceğini gösteren bir ibret vesikası olarak kalmıştır. Milli Mücadele'yle bu anlaşmayı yırtıp attık. 2002'den bu yana bizim de temel hedefimiz milletimizin asla beka sorunu yaşamamasıdır. İçeride ve dışarıda attığımız adımların temelinde bu vardır.
Suriye'nin parçalanmasına, üniter yapısının bozulmasına rıza göstermeyiz. Bu konuda risk görürsek gerekli adımları süratle atarız. Açtıkları hendeklerle kantonculuk peşinde koşanları nasıl o çukurlara gömdüysek, bugün de aynı niyeti taşıyanlar çıkarsa bedelini onlara misliyle ödetiriz.Tercihini terörden ve şiddetten yana kullananları bekleyen tek akıbet silahlarıyla toprağa gömülmektir. Açık söylüyorum bunun önüne hiçbir güç geçemez.
Terör örgütü ve Suriye'deki uzantıları için çember daralıyor. Türkiye, bekasını koruma noktasında tavizsiz iradeye sahip olduğunu pek çok kez göstermiştir. İş o raddeye varırsa yine bir gece ansızın gelebiliriz.
Terörsüz Türkiye hedefimizi öyle veya böyle ama mutlaka gerçekleştireceğiz. Bu konudaki niyetimizi kamuoyuyla paylaştık. Biz bunun sükunetle olmasını bekliyoruz. Bu yol tıkanır veya dinamitlenirse devletimizin kadife eldivene sarılı demir yumruğu kullanmaktan çekinmeyiz.
"LGBT MESELESİ BUGÜN AİLENİN VARLIĞINA YÖNELİK EN CİDDİ TEHDİTLERİN BAŞINDA GELMEKTEDİR"
Küresel cinsiyetsizleştirme faaliyetleri sürmektedir. LGBT meselesi bugün ailenin varlığına yönelik en ciddi tehditlerin başında gelmektedir. 2023 yılında doğurganlık hızı 1,7 seviyesine gerilemiştir. bu durum alarm vericidir. Türkiye açısından varoluşsal bir meseledir. 3 çocuk çağrımızın ne kadar önemli olduğu görülmüştür. 2025 senesini aile yılı ilan etmeyi kararlaştırdık.
