“Tasarruf yerine enerji israfı”
Türkiye'de 2016'dan beri devam eden kalıcı yaz saati uygulamasına tepkiler sürüyor. TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Gülhan Gürler, uygulamanın enerji tasarrufu sağlamadığını, aksine enerji tüketimini artırdığını açıkladı. Gürler, “2016 ve 2017’nin kış dönemlerinde enerji tüketiminde 7 milyon kWh’lik artış tespit ettik. Bu uygulama tasarruf değil, israf getirdi” dedi.
Gürler, kalıcı yaz saati uygulamasının dayandırıldığı bilimsel raporların hâlâ kamuoyuyla paylaşılmadığını belirterek, “İstanbul Teknik Üniversitesi’nin bir rapor hazırladığı söylendi, ama bu raporu 8 yıldır gören yok. Biz ise elimizdeki verilerle enerji tüketiminin arttığını ortaya koyuyoruz. Bu uygulama istatistiklerle savunulamıyor” diye konuştu.
“İkili saat dilimine geçilsin”
Danıştay’ın 2017’de verdiği “yürütmeyi durdurma” kararına rağmen uygulamanın Cumhurbaşkanlığı kararıyla devam ettiğini hatırlatan Gürler, çözüm önerilerini şöyle sıraladı:
İkili Saat Dilimi: “Türkiye’nin doğusu ve batısı arasında 76 dakikalık zaman farkı var. Bu fark göz önüne alınarak, ikili saat dilimi uygulamasına geçilebilir.”
Okul ve Mesai Saatleri Düzenlenmeli: “Çocuklar sabah karanlığında okula gitmek zorunda kalıyor. Mesai ve okul saatleri gün ışığına göre düzenlenebilir.”
Gürler, enerji yönetiminde bilimin ve mühendisliğin rehber alınması gerektiğini belirterek, uygulamanın toplum üzerinde yarattığı olumsuz etkilerin göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguladı.
“Çocuklar ve Çalışanlar Mağdur”
Kalıcı yaz saati uygulaması nedeniyle sabah karanlığında yollara düşen öğrenciler ve çalışanlar en çok etkilenen kesim. Gürler, “Gün ışığından daha fazla yararlanmayı hedefleyen bu uygulama, toplumun yaşam kalitesini düşürdü. Çocuklarımız sabah karanlığında okula gidiyor, çalışanlar ise güneş ışığını ancak mesailerinin ilerleyen saatlerinde görebiliyor. Bu konuda valilikler ve ilgili kurumlar adım atmalı” çağrısında bulundu.
Kalıcı yaz saati uygulamasının 8. yılı geride bırakırken, kamuoyunda uygulamanın kaldırılması veya revize edilmesi yönündeki talepler her geçen gün artıyor. Tasarruf sağlamak için başlatılan bu uygulama, enerji tüketiminde artış ve toplumda mağduriyet yaratarak amacını sorgulatmaya devam ediyor.
