İzmir’de kahramanlar Mahallesi'nde bir apartmanda yapılan ilaçlama sırasında 1 yaşındaki bir bebeğin hayatını kaybetmesi büyük üzüntü yarattı. Olay sonrası açıklama yapan TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Ege Bölge Şubesi, bilinçsiz pestisit kullanımının ve denetim eksikliğinin doğurduğu tehlikelere dikkat çekti.
BİYOSİDAL ÜRÜNLERDE BİLİNÇSİZ KULLANIM TEHLİKESİ
Kimya Mühendisleri Odası, açıklamasında biyosidal ürünlerin doğru uygulanmaması durumunda zehire dönüşebileceğini vurguladı. Açıklamada, "Bazı uygulayıcıların, haşere problemini tek seferde çözmek ve etkili bir uygulama yapmak adına, seyretme oranlarına uymaması veya birden fazla biyosidal ürünü karıştırarak kullanmaları, ürün toksitesinin artmasına neden olmaktadır. Bu şekilde yapılan uygulamalarla, yalnızca hedeflenen zararlılara değil, aynı zamanda insan ve çevre sağlığına da ciddi zararlar verilmektedir" ifadeleri yer aldı.
FUMİGASYON YÖNTEMİNE ÖZEL DİKKAT
Oda yetkilileri, özellikle kapalı alanlarda yapılan fumigasyon işlemlerinin risklerine işaret etti:
"Bu tür uygulamalarda yeterli havalandırma yapılmaması, inhalasyon yoluyla zehirlenmelere yol açar. Vatandaşlarımızın ilaçlama sırasında ortamda bulunmaması ve sonrasında yaşam alanlarını mutlaka havalandırması gerekiyor."
DENETİM VE EĞİTİM ZORUNLULUĞU VURGUSU
Facianın ardından, ilaçlama firmalarının ve biyosidal ürün uygulayıcılarının sıkı denetimden geçirilmesi gerektiği belirtildi. Oda, yetkili kişilerin eğitim ve sertifika süreçlerinin yasal zorunluluk olduğunu hatırlattı.
KAMU SAĞLIĞINI KORUMAK İÇİN ÖNERİLER
Kimya Mühendisleri Odası'nın yazılı açıklamasında şu ifadeler kullanıldı;
"Bu üzücü olay, biyosidal ürün uygulamalarının daha sıkı denetlenmesi ve bilinçsiz uygulamaların önlenmesi gerektiğini açıkça göstermektedir. Bu çerçevede;
* Biyosidal ürün uygulayıcılarının yasal zorunluluk olan eğitim ve sertifikasyon süreçlerinin daha sıkı denetlenmesi,
* İlaçlama uygulamalarını daha etkin bir biçimde izlemek amacıyla bir sisteme taşınması, uygulayıcı kişinin ve uygulanan ilacın sertifikalı ürünler ve uygulayıcılar listesinden seçilerek yapılması,
* Kamuoyunun biyosidal uygulamalarda ve sonrasında alınması gereken önlemler konusunda bilgilendirilmesi,
* Konuya ilişkin detaylı bir teknik incelemenin yapılması ve sonuçların kamuoyuyla paylaşılması.
'SÜRECİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ'
Kimya Mühendisleri Odası, yaşanan bu üzücü olayın teknik olarak inceleneceğini ve sorumluların ortaya çıkarılması için süreci yakından takip edeceklerini duyurdu. Oda, halk sağlığı ve mesleki sorumlulukları gereği gerekli adımların atılacağını belirtti.
İŞTE AÇIKLAMANIN TAMAMI;
"İzmir’de bir binada yapılan ilaçlama sırasında 1 yaşındaki bir bebeğin hayatını kaybetmesi hepimizi derinden sarsmıştır. Bu trajik olay, pestisit uygulamalarında yaşanan denetim eksiklikleri ve bilinçsiz kullanımın ne kadar tehlikeli olabileceğini bir kez daha göstermiştir. Kimya Mühendisleri Odası olarak, konunun teknik boyutunu kamuoyuyla paylaşmak ve bu tür olayların tekrar yaşanmaması için bazı önerilerde bulunmak istiyoruz.
Biyosidal ürünler, kullanıma hazır olarak veya konsantre şekillerde piyasaya arz edilmektedir. Kullanıma hazır ürünler genel halkın kullanımına uygunken, konsantre ürünler eğitilmiş profesyonel kullanıcılar için üretilmektedir. Konsantre ürün grupları doğru uygulanmadığı takdirde etkili bir zehire dönüşebilirler. Bu nedenle konsantre ürünlerin satışı, sertifikalı eğitilmiş profesyonel kullanıcılara yapılmalı; seyretme ve ilaç uygulaması da bu kullanıcılar tarafından gerçekleştirilmelidir.
Biyosidal ürünlerde, ürünün uygulama dozu, haşere çeşidi ve metrekareye düşen etken madde miktarı, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre düzenlenmektedir. Bu nedenle konsantre ürünlerin seyreltilme oranları, haşere türüne göre değişiklik gösterebilir. Bilinçsiz yapılan uygulamalarda, ürünün etkinliğini arttırma amacıyla daha az seyretme yapılması, ürün toksitesini arttıracağından zehirlenme vakalarının yaşanması muhtemeldir. Uygulama yapacak profesyonel kullanıcı, bu seyreltme değerlerine uymalı, kişisel koruyucu donanımlarını kullanmalı ve uygulama yapılacak alandaki kişilerin ve çevrenin korunmasını sağlamalıdır. Tüm uygulayıcıların bu standartları titizlikle takip etmesi zorunludur.
Biyosidal ürün uygulayıcılarının eğitim almış, sertifikalı ve yetkilendirilmiş olması büyük önem taşımaktadır. Ayrıca kullanılan ürünlerin, Sağlık Bakanlığı tarafından ruhsatlı ürünler olması zorunludur. Pestisit uygulaması yapan firmalarda mesul müdür bulundurulmalı ve halk sağlığı tarafından düzenli olarak denetlenmelidir.
Bazı uygulayıcıların, haşere problemini tek seferde çözmek ve etkili bir uygulama yapmak adına, seyretme oranlarına uymaması veya birden fazla biyosidal ürünü karıştırarak kullanmaları, ürün toksitesinin artmasına neden olmaktadır. Bu şekilde yapılan uygulamalarla, yalnızca hedeflenen zararlılara değil, aynı zamanda insan ve çevre sağlığına da ciddi zararlar verilmektedir.
Olayın sebeplerinin net olarak anlaşılması için, uygulayıcı firmanın kullandığı ilacın Sağlık Bakanlığınca onaylı ruhsatının olup olmadığının kontrol edilmesi, olay yerinden swab yöntemiyle numune alınarak etken madde analizi yapılması ve uygulamanın doğru yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi gerekmektedir. Bu sayede hangi maddenin, nasıl bir etkileme mekanizmasıyla zehirlenmeye yol açtığı belirlenebilir.
Bebeğin ölümüne muhtemelen, inhalasyon yoluyla pestisit buharlarına maruz kalmanın neden olduğu düşünülmektedir. Kapalı alanlarda yapılan ilaçlamaların ardından yeterli havalandırma yapılmaması bu riskleri artırmaktadır. Özellikle problemi kesin bir şekilde çözmek adına kapalı alanlarda yapılmaması gereken fumigasyon işlemi ile uygulamanın yapılması, inhalasyon zehirlenmelerinin başlıca sebebidir. Fumigasyon işlemi tehlikeli bir uygulama yöntemidir ve özel izinlere tabidir.
Vatandaşlarımızın, uygulama sırasında uygulama yapılan ortamda bulunmamaları, bulunmalarının zorunlu olması halinde koruyucu ekipmanları kullanmalarını ve sonrasında yaşam alanlarını mutlaka havalandırmalarını bir kez daha hatırlatıyoruz.
Bu üzücü olay, biyosidal ürün uygulamalarının daha sıkı denetlenmesi ve bilinçsiz uygulamaların önlenmesi gerektiğini açıkça göstermektedir. Bu çerçevede;
* Biyosidal ürün uygulayıcılarının yasal zorunluluk olan eğitim ve sertifikasyon süreçlerinin daha sıkı denetlenmesi,
* İlaçlama uygulamalarını daha etkin bir biçimde izlemek amacıyla bir sisteme taşınması, uygulayıcı kişinin ve uygulanan ilacın sertifikalı ürünler ve uygulayıcılar listesinden seçilerek yapılması,
* Kamuoyunun biyosidal uygulamalarda ve sonrasında alınması gereken önlemler konusunda bilgilendirilmesi,
* Konuya ilişkin detaylı bir teknik incelemenin yapılması ve sonuçların kamuoyuyla paylaşılması.
Kimya Mühendisleri Odası olarak, kamu sağlığını ve mesleki sorumluluğumuzu ön planda tutarak bu sürecin takipçisi olacağımızı kamuoyuna duyururuz.
TMMOB Kimya Mühendisleri Odası Ege Bölge Şubesi Yönetim Kurulu"