İklim değişikliği ve küresel ısınma, Türkiye'de turizm sektörünü de etkiliyor. Mevsim normallerinin üzerinde seyreden sıcaklıklar, yaz turizm sezonunu uzatma potansiyeli taşıyor; ancak su kaynaklarının tüketimi, kış turizminin olumsuz etkilenmesi ve aşırı turizm gibi dezavantajlar da beraberinde getiriyor.
Yaşar Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Turizm Rehberliği Bölümü Başkan Vekili Prof. Dr. Orhan İçöz, küresel ısınma nedeniyle Türkiye'de yaz turizm sezonunun uzayabileceğini, ancak bunun su gibi kaynakların aşırı tüketimi ve kış turizminin olumsuz etkilenmesi gibi sonuçları olabileceğini söyledi.
İÇÖZ: "HEDEF KİTLE DEĞİŞMELİ"
Prof. Dr. İçöz, uzayan sıcak günlerin Türkiye'de turizm sezonunu uzatabileceği konusunda "iyimser bir yaklaşım" olsa da, mevcut turist profiline göre bunun pek mümkün görünmediğini belirtti. "Yaz ve deniz turizmi pazarı genellikle Haziran-Eylül dönemlerinde seyahat edebilen genç ve orta yaşlı kesimden oluşuyor" diyen İçöz, "Yüksek sezon dışında ülkeye gelecek turistler genellikle çalışma yaşamı sona ermiş olan ve tüm yıl boyu seyahat olanağı bulunan 3. yaş grubudur. Bu yaş grubu ise sıcak hava ve deniz yerine kültür, sağlık ve yürüyüş gibi aktiviteleri tercih ediyor. Dolayısıyla uzayan turizm mevsiminin hedefi, yaz turistinden ziyade kültür ağırlıklı ve yılın her mevsimi seyahat edebilecek insanlar olmalıdır." şeklinde konuştu.
"SERİN BÖLGELER AVANTAJLI HALE GELEBİLİR"
Avrupa Birliği'nin yaptığı bir araştırmaya göre, küresel ısınmanın devam etmesi halinde, İskandinavya gibi daha serin Avrupa bölgeleri turistler için daha cazip hale gelebilir.
İÇÖZ: "HEDEF DAHA AZ VE NİTELİKLİ TURİST OLMALI"
İçöz, küresel ısınma ve yoğun turist ziyaretlerinin enerji tüketimini ve su kaynaklarının kullanımını artırdığına dikkat çekerek, "Ülkemizin daha fazla turist hedeflemek yerine, elit turizm, sürdürülebilir turizm ve eko turizm gibi daha nitelikli turizm modellerine yönelmesi gerekiyor." dedi.
