Özge UYANIK- Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) Ülkü Ocakları ile 31 Aralık 2024 tarihinde protokol imzaladığı ortaya çıktı. Protokole göre, yaygın eğitim kapsamında genel, mesleki ve teknik kurslar düzenlenmesi planlanıyor. Ancak bu anlaşma, kamuoyunda ve eğitim çevrelerinde ideolojik bir tartışmayı da beraberinde getirdi.

Söz konusu yazıda şu ifadeler yer aldı:

"Bakanlığımız Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü ile Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı arasında yaygın eğitim faaliyetleri kapsamında genel, mesleki ve teknik kurslar düzenlemesi amacıyla hazırlanan Protokolün 31 Aralık 2024 tarihinde imzalanan yürürlüğe girdiğine ilişkin ilgili yazı örneği ve eki ilişikte gönderilmiştir"

Ggl7J90 W Q A A Pb G6-1

“Yasalar açıkça ihlal ediliyor”

Eğitim-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Nafiz Ceylan “Eğitim siyasi partilerin ideoloji yeri değildir” diyerek protokole tepki gösterdi. Ceylan açıklamasında laiklik vurgusu yaparak ”Son dönemde eğitim kurumlarında yaşanan bazı olaylar, eğitimin tarafsızlık ve laiklik ilkesinin ne kadar tehdit altında olduğunu bir kez daha gözler önüne sermektedir. Millî Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Merkezi, MHP’nin yan kuruluşu olan Ülkü Ocakları ile “yaygın eğitim faaliyetleri kapsamında genel, mesleki ve teknik kurslar düzenlenmesi” için protokol imzalamıştır. İktidar ortağı olan bir partinin gençlik örgütlenmesi olan Ülkü Ocakları’nın “sivil toplum örgütü” olarak gösterilmek istenmesi, okulların siyasetin propaganda alanlarına dönüştürülme çabalarının somut bir örneğidir ve asla kabul edilemez. Bu tür girişimler sadece eğitimin niteliğine zarar vermekle kalmamakta, aynı zamanda yasaları açıkça ihlal etmek anlamına gelmektedir.” Diye konuştu.

Whatsapp Image 2025 01 07 At 00.26.47

Dolar Kaç TL, 1 Dolar Ne Kadar? 8 Ocak 2025 Döviz Kuru ve Güncel Fiyatlar Dolar Kaç TL, 1 Dolar Ne Kadar? 8 Ocak 2025 Döviz Kuru ve Güncel Fiyatlar

“Okullarda eğitimi öğretmen verir”

Milli Eğitim Bakanlığı’na seslenen Ceylan açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı:

“MEB milli olmaktan çıkmıştır. Nerede gereksiz dernek, vakıf ve tarikat varsa onlarla protokol yapmaktadır. Yaptığı bütün protokoller bilimden, eğitim ve öğretimden uzaktır. Bunların okullarımıza ve öğrencilerimize vereceği hiç bir  değer yoktur. Okullarda eğitimi öğretmen verir. Okullarımız, demokratik düşüncenin, sorgulamanın ve bilimsel bilginin hâkim olduğu yerler olmalıdır. Öğrencilerimiz geleceğe böyle hazırlamalıyız. Ancak görüyoruz ki iktidar, Ülkü Ocakları gibi geçmişi karanlık yapıları okullara sokarak, yasaları ve hukuku çiğnemektedir.“

"Eğitimle doğrudan alakası olmayan bir topluluk..."

Protokolün detaylarının açıklanmasının ardından eleştiriler art arda geldi. Veliler, eğitimde laiklik ve eşitlik ilkelerinin zarar görebileceği endişesini dile getirirken, Veli-Der İzmir Şube Başkanı Necati Kalafat şu ifadeleri kullandı:

"Devlet, kamusal eğitim vermekle yükümlüdür. Her çocuğa eşit, adil, bilimsel ve laik bir eğitim sunarak onların eğitim hayatlarını düzenlemek zorundadır. Ancak son dönemde bu tip haberleri daha sık duymaya başladık. Örneğin, Ülkü Ocakları’yla veya TÜGVA gibi kuruluşlarla çeşitli protokoller imzalanıyor. Eğitim sisteminin bu tür anlaşmalarla şekillendirilmeye çalışılması, eğitimin adalet ilkesine uygun görünmüyor.

Bu durum, ideolojik bir tercih değil midir? Kendileri gibi düşünmeyen insanları göz ardı ettiklerini ve bu konuda umursamaz bir tavır sergilediklerini düşünüyoruz."

Velilerin En Buyuk Derdi Okul Alisverisi Okul Masraflari Ne Kadar Oldu0

MEB'in politikalarını eleştiren Kalafat şu sözlerle tepki gösterdi:

"Eğitimle doğrudan bir alakası olmayan bir topluluk olmasına rağmen, onlarla protokol imzalanıp yeni bir konsept yaratılmaya çalışılıyor. Bu yaklaşımın arkasında, Yusuf Tekin’in meclis kürsüsünde yaptığı açıklamalar yatıyor: “Tarikatlar ve cemaatler, sivil toplum kuruluşudur. Bunlar bizim paydaşlarımızdır ve beraber yol yürümeye devam edeceğiz.” Bu açıklamanın ardından, Ülkü Ocakları’yla protokol imzalanması ve aynı zamanda "Maarif Yüzyılı" modeliyle yeni bir öğrenci tipi yaratılmaya çalışılması dikkat çekiyor.

Amaç, kendilerine biat eden, geleceği ve beklentisi olmayan bir nesil yetiştirmek gibi görünüyor. Bu hedefe ulaşmak için tarikatlar, cemaatler ve Ülkü Ocakları gibi topluluklar araç olarak kullanılıyor."

CHP'den tepki: İptali için mücadele edeceğiz

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milli Eğitim Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş da tepki gösterdi. Özçağdaş, Milli Eğitim Bakanlığı’nın eğitim alanındaki sorumluluklarını tarikatlar ve siyasi gruplara devrettiğini belirterek şu açıklamayı yaptı:

“Pedagoji eğitimi olmayan kişilerin yaygın eğitim kapsamında kurs düzenlemesi kabul edilemez. Milli Eğitim Bakanlığı, binlerce uzman ve öğretmen varken Ülkü Ocakları gibi bir yapı ile protokol yaparak eğitimi siyasallaştırmaktadır. Eğitim kurumlarına siyasi çıkarlarınızı dayatmanıza izin vermeyeceğiz. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu protokolün iptali için mücadele edeceğiz.”

Protokolün yürürlüğe girmesiyle birlikte illere bilgilendirme yazıları gönderilmeye başlandı. Eğitim çevreleri ve muhalefet, bu adımı, eğitimin laiklik ve eşitlik ilkelerinden uzaklaşması olarak değerlendiriyor."

Kaynak: Özge UYANIK