Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin beş yıllık kredi risk primindeki (CDS) dikkat çekici düşüşle ilgili sosyal medya üzerinden bir değerlendirme yaptı. Şimşek, söz konusu gerilemenin Türkiye ekonomisine duyulan güveni ve programın başarısını somut bir şekilde ortaya koyduğunu belirtti.
"Ekonomi Programımızın Gücünü Gösteriyor"
Şimşek, yaptığı açıklamada, Türkiye'nin CDS priminin 250 baz puanın altına düştüğünü vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
"2020 yılı Şubat ayından bu yana görülen en düşük seviyeye gerileyen CDS, ekonomi programımıza olan güvenin ve elde edilen kazanımların en açık göstergelerinden biridir."
Şimşek, Türkiye’nin kredi risk primindeki bu düşüşün, diğer gelişmekte olan ülkelerle kıyaslandığında oldukça önemli bir fark yarattığını ifade etti.
"456 Baz Puanlık Düşüş Kaydedildi"
Şimşek’in açıklamalarında, 2023 yılı Mayıs ayından bu yana CDS primindeki değişim dikkat çekti. Şimşek, "Gelişmekte olan ülkelerde CDS primi ortalama 49 baz puan düşerken, Türkiye'de bu rakam 456 baz puana ulaştı. Bu iyileşme, hem dış finansmana erişimi kolaylaştırıyor hem de finansman maliyetlerini azaltıyor" dedi.
Türkiye’nin CDS Primi 36 Ayın En Düşük Seviyesinde
Son veriler, Türkiye’nin beş yıllık kredi temerrüt takası (CDS) priminin 348,2 puana kadar gerilediğini gösteriyor. Bu rakam, Şubat 2020'den bu yana görülen en düşük seviyeye işaret ediyor. Kısa süre önce 364 puana düşen CDS, küresel piyasalarda yaşanan olumlu gelişmelerle birlikte istikrarlı bir şekilde gerilemeye devam etti.
Küresel Piyasaların Etkisi
Para piyasalarındaki fiyatlamalar, özellikle ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz politikalarına ilişkin beklentilerin değiştiğini gösteriyor. Faiz artışı olasılığının neredeyse tamamen ortadan kalktığı bir dönemde, Fed'in önümüzdeki yıl faiz indirimlerine başlayabileceği beklentisi öne çıkıyor. Bu gelişmeler, yalnızca Türkiye değil, dünya genelinde de kredi risk primlerinde düşüşe yol açıyor.
Risk Primindeki Düşüşün Önemi
Kredi risk primindeki gerileme, Türkiye'nin dış finansman maliyetlerini düşürürken, hem kamu hem de özel sektörün borçlanma faizlerini azaltıyor. Bu durum, ülkenin ekonomik büyüme hedeflerine ulaşmasında önemli bir avantaj sağlıyor.
Türkiye’nin CDS primindeki bu olumlu seyir, uluslararası piyasalarda Türk ekonomisine yönelik algıyı güçlendiren en önemli göstergelerden biri olarak değerlendiriliyor.
