9 Eylül Gazetesi'nden Mert Yasin Alpdündar'ın haberine göre: Bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) nisan ayı enflasyon rakamlarını açıkladı. TÜİK’in verilerine göre Enflasyon nisanda aylık bazda yüzde 3,18 olurken, yıllık bazda yüzde 69,80 olarak gerçekleşti. ENAG’a göre ise ENAGrup Fiyat Endeksi (E-TÜFE) aylık bazda yüzde yüzde 5,02 arttı. ENAG, yıllık enflasyonu ise yüzde 124,35 olarak hesapladı. Enflasyon verilerinin açıklanmasının ardından 9 Eylül’e konuşan ekonomistler, konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
‘ENAG RAKAMLARI DAHA SAĞLIKLI’
Ekonomist Prof. Dr. Hüsnü Erkan, TÜİK’in enflasyonu düşük göstermek için bir çaba içerisinde olduğunu söylerken, “İstatistiklere yalan söyletmek her zaman mümkündür ama piyasaya çıktığınızda bu oranları görmüyorsunuz. ENAG ve TÜİK’in rakamlarının farklı olmasının bir nedeni de sepetlerin farklılığıdır. TÜİK, önemsiz, yükselmeyen ve toplumun çok az bir kesiminin kullandığı ürünleri sepete aldığında daha düşük bir enflasyon çıkabilir. Dolayısıyla önemli olan toplumun çoğunluğunun yani halkın tüketici enflasyonudur ve ENAG’ın rakamlarının daha sağlıklı olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
‘TCMB’NİN TAHMİNİ TUTMAYACAK’
TCMB’nin yıl sonu enflasyon tahmininin tutmayacağını öngördüğünü dile getiren Erkan, “Açıklanan verilere baktığımız zaman yıl sonu enflasyon tahmini olan yüzde 36’ya inmek pek mümkün görünmüyor. Biliyorsunuz Merkez Bankası en yüksek enflasyonun yüzde 75’e çıkabileceğini söyledi. Dolayısıyla enflasyonun yükseliş trendi sürüyor. Yıl sonu öngördükleri rakamı yakalamak çok zor. Yüzde 75’lere çıkmış bir enflasyonu 50’lere indirirlerse mutlu olsunlar” diye söyledi.
‘YIL SONU ENFLASYON YÜZDE 50’LERDE OLABİLİR’
Erkan, “Enflasyonu sadece talep enflasyonu olarak düşünmemek gerekiyor. Maliyet enflasyonunu da dikkate almak gerekiyor. İthal edilmiş enflasyonu dikkate almak gerekiyor. Çünkü Türkiye’de enflasyonun temel sebeplerinden biri de kur artışlarından kaynaklanıyor. İthal edilmiş ürün ve dövizinden yansıyan etkenleri de dikkate almak gerekiyor. Türk Lirası’nın değerini, üretimi artırmadan sadece talep enflasyonunu düşürmekle, enflasyonun engelleyemezsiniz. Dolayısıyla ben hükümetin öngördüğünden daha yüksek enflasyon çıkacağını düşünüyorum. Yıl sonunda yüzde 50’lerde bir enflasyon bekliyorum” dedi.
‘GIDA FİYATLARI MAKUL GELMEDİ’
TÜİK’in açıkladığı verilere dair 9 Eylül’e değerlendirmelerde bulunan ekonomist İris Cibre, “Gıda fiyatlarındaki artış oranı bana çok makul gelmedi. Bunun çok üzerinde olduğunu düşünüyorum. Zaten İTO’nun da verilerinde böyle. Dolayısıyla giyim tarafında mevsimsellik etkisinden bahsedebiliriz. Yeni sezon açılışı nedeniyle mayısa da sarkacak olabilir ama gıda fiyatlarını açıklayamıyorum” ifadelerini kullandı.
MERKEZ BANKASININ TAHMİNİNE ULAŞMASI ZOR
Cibre, “Merkez Bankası, politikaların gerektirdiği şekilde ilerlerse, aylık enflasyonu ortalama yüzde 1.75 geldiği takdirde yıl sonu enflasyon tahminine ulaşıyor ama benim gözümde bu zor. Çünkü beklentileri yönetemediler. Dolayısıyla beklentileri çapalayamazsanız tüccar, üretici vs. fiyatlarına kur her an patlayacakmış gibi ya da algı bozuk olduğu için fiyatlara ekstra yük koyarak artırımlara devam edecektir. Dolayısıyla beklentileri yönetmek çok önemli. Bu doğrultuda Merkez Bankası’nın da daha ulaşılabilir bir dataya yükseltmesi doğru olacaktır diye düşünüyorum” diye belirtti.
Yıl sonu enflasyon beklentisini de açıklayan Cibre, “Ben 2024 sonunu yüzde 50 seviyelerinde bekliyorum. Tabii Haziran’dan sonra ne yapacaklarını görmek lazım ama şu anki gidişatta yüzde 50 seviyelerinde bekliyorum” dedi.