POLİTİKA

Müsavat Dervişoğlu’ndan flaş Demirtaş açıklaması

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Selahattin Demirtaş hakkında yaptığı açıklamada, “Eylemlerine ve söylemlerine katılmıyorum ama bir insanın özgürlüğü siyasette değil hukukta tecelli etmelidir” dedi.

Abone Ol

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Selahattin Demirtaş hakkında verdiği hak ihlali kararının kesinleşmesine ilişkin değerlendirmede bulunan Dervişoğlu, “Dünkü karardan malumatım var. Bu kararların siyasetle uygulanmasını doğru bulmuyorum” dedi.

Dervişoğlu, “Bu meselelerde çıkarlar değil, hukukun ve adaletin geçerli olması esas alınmalıdır. Bu çerçevede ortak bir tavrın sahibi olmamız gerektiğine inanıyorum” ifadelerini kullandı.

“Eylemlerine katılmıyorum ama…”

Dervişoğlu, açıklamasının devamında Demirtaş’ın tutukluluğuna dair kişisel değerlendirmesini de paylaştı.
“Ben Selahattin Demirtaş’ın eylemlerine ve söylemlerine katılmıyorum” diyen Dervişoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ancak bir insanın hürriyetinin sınırlandırılması ya da iade edilmesi, siyasilerin değil, hukukun ve adaletin konusu olmalıdır. Hürriyetin tecelli yeri siyaset değil, hukuktur.”

İYİ Parti liderinin bu sözleri, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin geçtiğimiz günlerde yaptığı “Demirtaş’ın tahliyesi Türkiye için hayırlı olacaktır” açıklamasının ardından dikkat çekici bir yeni yorum olarak değerlendirildi.

“AİHM kararı siyasetten bağımsız değerlendirilmeli”

Dervişoğlu, AİHM’in Türkiye’nin itirazını reddederek Demirtaş hakkındaki hak ihlali kararını kesinleştirmesinin, hukuki bir süreç olarak görülmesi gerektiğini vurguladı.
“Bu tür kararların siyasi saiklerle değil, hukuk ilkeleriyle uygulanması gerekir. Aksi durumda adalet duygusu zedelenir” diye konuştu.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 4 Kasım 2025’te Demirtaş’ın tutukluluğu hakkındaki ihlal kararını kesinleştirmiş, Türkiye’nin itirazını reddetmişti.
Kararın ardından Demirtaş’ın avukatları, müvekkillerinin tahliyesi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuruda bulunmuştu.