Narin Güran’ın ailesi, cinayete ilişkin basına yaptıkları açıklamada, kendilerine yöneltilen suçlamaların asılsız olduğunu savunarak, bu durumun dış güçler tarafından organize edildiğini öne sürdü.
CİNAYET ARAŞTIRMASI DEVAM EDİYOR
Diyarbakır'ın Bağlar ilçesi Tavşantepe köyünde, 21 Ağustos’ta kaybolan ve 19 gün sonra Eğertutmaz Deresi’nde cansız bedenine ulaşılan 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürüldüğü kesinleşti. Olayla ilgili olarak Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma devam ederken, gözaltına alınan 22 şüpheli, bu sabah adliyeye sevk edildi. Şüpheliler arasında Narin’in ailesinden birçok kişi de bulunuyor.
'HEDEF GÖSTERLİYORUZ'
Güran ailesi, cinayet soruşturması sürerken büyük bir toplumsal tepkiyle karşı karşıya kaldı. Aile, yaptığı yazılı açıklamada, "haksız yere hedef gösterildiklerini" belirtti. Aile, bir bireylerinin bu suça karışmış olma ihtimaline rağmen, tüm ailenin suçlanmasının adaletsiz olduğunu vurguladı.
'DİNİ DEĞERLERİMİZE SALDIRIYORLAR'
Ailenin açıklaması şu sözlerle devam etti:
"Kızımız Narin Güran’ın kaybolması, ülke gündemini uzun süre meşgul etti. Bu süreçte devletimizin tüm birimleri olayın çözümü için seferber oldu. Ancak, görsel ve yazılı medyada kızımızın ismi acımasızca suiistimal edilerek, ailemize iftiralar atıldı. Ayrıca bu olayın Kuran kurslarına ve dini değerlerimize saldırı bahanesi yapılmasını da kınıyoruz.
'DIŞ GÜÇLER BİZİ KARALIYOR'
Aile, açıklamasının devamında yaşananları "dış güçlerin bir oyunu" olarak nitelendirdi ve şunları söyledi:
"Biz, Diyarbekir’de asırlardır yaşayan Gevranizade ailesinin fertleriyiz. Eğer aile fertlerimizden biri suçluysa bile bu, tüm aileyi karalamak için bir sebep değildir. Bu durumun, dış güçlerin ve onların yerli uzantılarının bir oyunu olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca ilgi ve alakası olmadığı halde bu olay nedeniyle Kuran kurslarına ve Yüce dinimize saldırılar yapılmaktadır. Diyarbekirimiz de asırlarca yaşamını sürdüren kimi zaman da yöneticiliğini yapmış Gevranizade ailesinin fertleriyiz. Ülkemizin değişik coğrafyasında binlerce Güran ailesi ve yeğenleri yaşamaktadırlar, büyük ekseriyetiyle de vatana ve milletine bağlı fertlerdirler. Aile fertlerimizin kendi kızlarımızı öldürmelerini tahayyül edemiyoruz, ancak böyle bir durum varsa bile bir kişi yüzünden koca bir ailenin karalanmasını bir takım dış güçler ve onların yerli uzantılarına bağlamaktayız. Devletimize bağlı tüm güçlerin bu oyuna gelmemelerini istirham ederiz. Maalesef bazı muhafazakar yazarlar dahi hiç inceleme yapmadan aileyi vatan düşmanlığı ile itham etmektedirler. Sadece ailenin çok küçük bir kısmının yaşadığı, olayın vuku bulduğu Tavşantepe Mahallesinde yapılan seçim sonuçlarını tetkik ederlerse bu beyanları nedeniyle mahcup olacaklardır. Seçim neticeleri de ailenin iddia edildiği gibi diktatör olmadığının en büyük ispatıdır."