Eğitim-İş İzmir Şubesi, 2024-2025 eğitim öğretim yılının ilk yarısında yaşanan sorunları değerlendiren kapsamlı bir basın açıklaması yayınladı. Eğitim sistemindeki aksaklıkları ve öğretmenlerin zorlu çalışma koşullarını ele alan açıklamada, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e çözüm çağrısında bulunuldu.

Eğitim İş İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Özgür Şen, düzenlediği basın toplantısında eğitim sistemindeki çarpıklıklara dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:


"Ne yazık ki eğitimde yaşanan sorunlar her geçen yıl katlanarak artmaktadır. Bugün yaklaşık bir buçuk milyon öğrenci örgün eğitim dışında kalmıştır. MEB’in uyguladığı politikalar, eğitimde dinselleşme ve piyasalaşmayı artırarak çocuğun üstün yararını göz ardı etmektedir."


Şen ayrıca devlet okullarında yaşanan altyapı eksiklikleri, öğretmenlerin düşük ücretleri ve özel okullarda velilere yüklenen yüksek maliyetler gibi sorunların eğitimde fırsat eşitliğini yok ettiğini belirtti.

Whatsapp Image 2025 01 17 At 15.01.14


Kalabalık sınıflar, yetersiz kaynaklar


Başta deprem bölgeleri olmak üzere, ülke genelinde derslik ve okul ihtiyacının karşılanmadığına dikkat çeken Şen, büyük şehirlerde 40 kişiyi aşan sınıfların yaygınlaştığını ifade etti. Ayrıca, kamusal eğitime yeterli bütçenin ayrılmaması nedeniyle eğitimin "paran kadar hizmet" anlayışıyla piyasalaştırıldığını söyledi.


Çocuk yoksulluğu ve beslenme sorunu


Türkiye’de 6,5 milyon çocuğun aşırı yoksulluk içinde yaşadığını belirten Şen, “Her beş çocuktan biri yeterli beslenememektedir. Seçim vaatlerinden biri olan okullarda ücretsiz yemek dağıtımı hâlâ hayata geçirilmemiştir” dedi. 

Rıza Akpolat görevden uzaklaştırıldı! Rıza Akpolat görevden uzaklaştırıldı!


Eğitimde dinselleşme tepkisi


Şen, ÇEDES Projesi ve Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in politikalarını eleştirerek, “Okullarda cami temizliği yaptırılıyor, din görevlileri öğretmenlerin yerine getiriliyor. Bu uygulamalar, eğitim sistemini bilimsel temellerden uzaklaştırmaktadır” şeklinde konuştu.


"Ücretsiz yemek vaadi yerine getirilmedi"


Şen, okullarda ücretsiz yemek dağıtımı vaadinin yerine getirilmediğini ve Türkiye'deki çocuk yoksulluğu oranının arttığını belirterek, "6,5 milyon çocuk aşırı yoksulluk içinde yaşamaktadır" dedi. Şen, eğitimdeki piyasalaşmanın da büyük bir sorun oluşturduğunu ve AKP iktidarının kamusal eğitimi niteliksizleştirerek özel okullara yönlendirdiğini vurguladı.


Okullarda temizlik ve güvenlik sorunu git gide büyüdü


Öğrenci başına yapılan harcamaların OECD ülkeleri arasında en düşük seviyede olduğunu söyleyen Şen, okulların temizlik ve güvenlik sorunlarının giderek büyüdüğünü ifade etti. İzmir’in Bayraklı ilçesinde yaşanan güvenlik sorunlarına dikkat çekerek, okullardaki temizlik ve güvenlik ihtiyaçlarının geçici değil, kalıcı istihdamla karşılanması gerektiğini söyledi. Şen'in konuşmasının devamı şöyle:  


"Milyonlarca öğrencinin eğitim gördüğü okulların temizliği yapılamamış, okul tuvaletlerinde tuvalet kağıdı ve sabun dahi bulunamamıştır. Bakanlık, bu durumu geçici ve güvencesiz istihdam biçimleriyle, İŞKUR’dan kısa süreli çalıştırma gibi yöntemlerle çözmeye çalışmaktadır.  İşgücü Programlarının Yürütülmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik, kamu kurumlarında kalıcı istihdam yerine geçici ve düşük ücretli sömürünün önünü açmıştır. Bu yönetmeliğe göre haftanın 3 günü 8 bin 447 TL’ye çalıştırılacak kişilerle okulların ne güvenliği ne temizliği sağlanabilir, üstelik bu asla kabul edilemeyecek bir emek sömürüsüdür."

Whatsapp Image 2025 01 17 At 15.01.14 (2)


Eğitim emekçileri yoksulluk sınırının altında


Şen, ayrıca eğitim emekçilerinin yaşadığı ekonomik zorluklara da değindi. "Eğitim emekçileri, yoksulluk sınırının altındaki maaşlarla çalışmakta. 2002’de yeni göreve başlayan bir öğretmen 17 çeyrek altın alabilirken, 2024’te bu rakam 9 çeyrek altına düşmüştür" dedi. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun öğretmenleri ayrıştırdığını ve ataması yapılmayan öğretmenlerin sayısının 1 milyona ulaştığını belirtti.


Bakan Tekin'e öneriler:


Eğitim İş, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e, eğitim sistemindeki sorunların çözümüne katkı sağlaması adına ara tatil için çeşitli göndermeler yaparak 'önerilerde' bulundu. Öneriler arasında, Bakan Tekin’in Anayasa ve Milli Eğitim Temel Kanunu’nu okuması, bir okul öncesi eğitim kurumunda derslere katılım sağlanması ve bir organize sanayi işletmesinde işçi olarak çalışılması, bir gün okula aç gitmesi, günü bir simit bir ayranla geçirmesi ve musluktan su içmesi gibi maddeler sıralandı.
 

Kaynak: Özge UYANIK