9 Eylül Gazetesi'nden Utku Çelik'in haberine göre, Okullarda dini içerikli yayınların dağıtımı ve siyasi figürlerin sınıf ziyaretleri tartışmalara neden oluyor. İzmir Selçuk ilçesinde yaşanan olay, bu tartışmaları yeniden alevlendirdi. AKP Selçuk İlçe Başkanı ve İlçe Milli Eğitim Müdürü’nün okulları ziyaret ederek, öğrencilere kitap dağıtırken sınıflarda fotoğraf çekilmesi ve bir devlet memuru olan İmam Hatip Lisesi Müdürü'ne “Temel İslam Ansiklopedisi” verilirken görüntülenmesi veliler ve eğitim sendikalarından sert tepkiyle karşılandı.

AKP Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve İlçe Milli Eğitim Müdürü Ali Serkan Atlan

AKP Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve İlçe Milli Eğitim Müdürü Ali Serkan Atlan "Temel İslam Ansiklopedisi" dağıtıyor

ÇEDES projesi tartışmaları yeniden alevlendi

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yürütülen ve pilot bölge olarak İzmir'in seçildiği ÇEDES (Çevreme Duyarlıyım Değerlerime Sahip Çıkıyorum) projesi kapsamında okullara imam, hatip, vaiz, müezzin ve Kuran kursu öğreticisi görevlendirilmesi yapılmıştı. Bu görevlendirmelerin ardından yaşanan ansiklopedi dağıtımı olayı, projenin amacını ve uygulamalarını bir kez daha sorgulattı.

AUZEF final sınavı ne zaman? AUZEF bütünleme sınavı ne zaman? AUZEF final sınavı ne zaman? AUZEF bütünleme sınavı ne zaman?

Veli̇ Der Başkani Necati̇ Kalafat

Veli-Der İzmir Şube Başkanı Necati Kalafat

“ÇEDES seküler kentlerde başlatıldı”

Veli-Der İzmir Şube Başkanı Necati Kalafat, ÇEDES projesinin özellikle İzmir, Tekirdağ ve Eskişehir’de başlatıldığını belirterek “Başlatılmasının arkasında bir bilinçaltı çıkıyor.  Türkiye'de en seküler kentleri olan Tekirdağ, Eskişehir ve İzmir gibi yerlerde. Niye ÇEDES uygulamasını başlatırsınız? Bunun okuması şudur: "Biz bizim gibi düşünmeyen insanları yok sayıyoruz, ÇEDES’e tepki verecek insanların kentlerinde, çocukları için iyi eğitim isteyen insanların okullarında bu uygulamalarla artık sizi yok sayıyoruz" dedi.

"Tarikatlar sivil toplum kuruluşu paydaşı" açıklamasına tepki

Milli Eğitim Bakanının konuşmasına atıfta bulunan Kalafat “Meclis kürsüsünden “Bu tarikatlar sivil toplum kuruluşlarının paydaşlarıdır” diye konuşma yaptığında, ÇEDES’i İzmir’den, Tekirdağ’dan, Eskişehir’den başlattıklarında Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli, hiçbir pedagojik bir özü olmayan bir modül olmasına rağmen temel bir reformmuş gibi sunuldu. Kraldan çok kralcı ilçe eğitim müdürleri, okul müdürleri yaranmak için, sistemin aktığı yere doğru akmak için bu tür şeyler yapıyor.” diye konuştu.

Kalafat, Selçuk Milli Eğitim Müdürü’ne şu soruları sordu:

Okullarda temizlik personelinin olmadığı, okullarda öğretmen eksikliğinin olduğu ve ücretli sözleşmeli öğretmenlerle tamamlandığını bir yerde. Selçuk Milli Eğitim Müdürü’nün sorunu “Temel İslam Ansiklopedisi”nin dağıtımı mıymış? Bu şekilde mi sorunlarını çözeceklermiş?

“Ansiklopedi dağıtmak yoksulluğu örtbas etmez”

Okulların durumunun araştırılmasını öneren Kalafat “Biraz okullara gitseler görecekler ki çocuklar yoksulluk sınırının çok altındalar. Okula beslenme getiremiyor, kıyafeti ve botu olmadığı için okula gönderilmiyor. Bu sorunları çözmekle yükümlü kamu görevlisi, sistemde bir yerlere erişmek için “Temel İslam Ansiklopedisi” dağıtarak kendine pozisyon açmaya çalışıyor. Biz de sorunu burada görüyoruz. Sıkıntıyı burada görüyoruz. “Temel İslam Ansiklopedisi” dağıtması, dini şeyler yapması, bu alandan öte bir şey var. Bir yoksayış, sorunların üstünü ancak böyle örtebilecekleri ve böyle bir kariyer planlama peşine düşüyor. Bu hataya Selçuk Milli Eğitim Müdürü de düşmüş.” ifadelerini kullandı.

Eğitim İş İzmir 6 No'lu Şube Başkanı Rıza Gürbüz

Eğitim-İş İzmir 6 No'lu Şube Başkanı Rıza Gürbüz

“ÇEDES projesi Selçuk'ta da uygulamaya çalışılıyor”

Eğitim-İş İzmir 6 No'lu Şube Başkanı Rıza Gürbüz ise ÇEDES Projesi’ne atıfta bulunarak “ Bu proje Bornova'da başladı. Şimdi bunu Selçuk'ta yapmaya çalışıyorlar. Dün de hatta biz bununla ilgili bir toplantı yaptık. İzmir'de diğer temsilci şube başkanlarıyla beraber.” dedi.

“Öğretmenlerin yeri okul, din görevlilerininki cami”

Pedagojinin önemine değinen Gürbüz “Bizim savunduğumuz olan şu: Okula pedagoji formasyonlu öğretmen gerekir. Öğretmenlerin yeri okuldur. Orada formasyonu olmayan bir din görevlisinin yeri yoktur. Onların yeri camidir.” diye konuştu.

Gürbüz, şu ifadeleri kullandı:

Bugün bir lise öğretmenini tutup da ilkokula derse sokabiliyor musunuz? Sokamıyorsunuz, yeterliliği yok diye. Ama bugün camideki imamı sınıfa sokuyorsunuz. Dolayısıyla siz tutup da ilkokula, ortaokula, sınıfa, liseye sokup bir şey anlatmasına izin veriyorsunuz.

Kaynak: HABER MERKEZİ