9 Eylül Gazetesi'nden Fevzi Efe Sekitmez'in haberine göre; 2024-2025 eğitim öğretim yılı, okullardaki temizlik sorunuyla başladı. Önceki yılların sorunları üzerine eklenen bu kriz, özellikle yoksul ailelerin ve dezavantajlı bölgelerdeki okulların durumunu daha da zorlaştırıyor. İzmir Menderes'te düzenlenen Eğitim Platformu'nun basın açıklamasında, "Eski sorunlara okulların temizlik sorunu eklendi" diyen yetkililer, bu yılın temizlik kriziyle daha zorlu geçeceğini belirtiyor. Öğrenciler, hijyenik olmayan koşullarda eğitim görmeye mecbur bırakılıyor.

GEÇİCİ İŞÇİ UYGULAMASI TEPKİ TOPLUYOR

Yıllar önce, okullarda kadrolu temizlik personeli istihdam edilirken, bu sistem AKP iktidarı döneminde kaldırıldı. Yerine getirilen Toplum Yararına Program (TYP) ile okullar, geçici olarak İŞKUR'dan gelen işçilerle temizlenmeye başladı. "AKP iktidarı döneminde bu uygulama kaldırılarak Toplum Yararına Program (TYP) uygulamaya kondu" sözleriyle eleştirilen bu sistem, artık yerini İşgücü Uyum Programı (İUP) adı verilen yeni bir uygulamaya bıraktı.

Kestelli: ‘İzmir’in geleceği için iş birliğine ihtiyacımız var’ Kestelli: ‘İzmir’in geleceği için iş birliğine ihtiyacımız var’

İUP NEDİR VE NASIL İŞLİYOR?

İUP kapsamında, eğitim öğretim yılının ilk 4 haftasında temizlik personeli okullarda 5 gün hizmet veriyor. Ancak 4 haftadan sonra bu sayı haftada 3 güne düşüyor. "Temizlik hizmeti alınmadığı 2 gün ne olacaktır?" sorusuna ise yetkililer, velilerden bağış toplanarak hizmet alınacağını, yoksul ailelerin ise okulları bizzat temizlemelerinin isteneceğini dile getiriyor. Bazı okullarda öğretmenlerin dahi temizlik yapmasına yönelik talepler dillendirilmeye başlandı.

VELİLER VE ÖĞRETMENLER TEDİRGİN

Okulların hijyenik olmaması, salgın hastalık riskini artırıyor. Veliler, çocuklarının sağlığını tehlikeye atacak bu durumdan dolayı büyük bir tedirginlik yaşıyor. Eğitim-öğretim yılının daha ilk haftalarında birçok okulda çöplerin biriktiği görüntüler sosyal medyada ve haberlerde yer almaya başladı. "Birçok okulda çöp yığınlarının oluştuğu haberleri basında yer almaya başladı" sözleriyle bu sorun basına da yansıdı.

TEMZİLİK İŞÇİLERİNİN ZOR ŞARTLARI

Temizlik hizmetlerini sağlayan işçiler ise zor şartlar altında çalışıyor. Günlük 566,73 lira kazanan bu işçiler, haftada yalnızca 3 gün çalışabiliyor ve aylık maaşları asgari ücretin yarısı kadar. Ayrıca, emeklilik sigortaları bulunmuyor, yalnızca kaza sigortası yapılıyor. "Kadrolu, iş güvenceli, insanca çalışma koşullarında hizmetliler istihdam edilmelidir" diyen yetkililer, bu şartların iyileştirilmesi gerektiğini vurguluyor.

Okullardaki temizlik krizi, ülkenin genel ekonomik politikalarına da eleştirilerin artmasına neden oldu. Eğitim, sağlık ve diğer temel haklar için kaynak bulunamadığını belirten birçok kesim, hükümetin kaynakları yanlış kullandığını öne sürüyor. "Emekçi halkın eğitim, sağlık, barınma, beslenme gibi en temel haklarına kaynak bulamayan İktidar, sermayeye para aktarma araçları söz konusu olduğunda kaynak hemen yaratılıyor" sözleriyle eleştirilen bu yaklaşım, eğitimde daha büyük bir krize işaret ediyor.

Veliler ve öğretmenler, temizlik personeli istihdamının kalıcı hale getirilmesini ve okullara yeterli bütçenin ayrılmasını talep ediyor. Ayrıca, çocukların sağlıklı bir eğitim ortamında bulunmaları için hükümetin acil adımlar atması gerektiğini belirtiyorlar. "Çocuklarımızın sağlıklı ve hijyenik ortamda güvenle ders görebilmeleri sağlanmalıdır" diyen veliler, bu konuda hükümetten somut adımlar bekliyor.

Kaynak: Haber Merkezi