9 Eylül Gazetesi’nden Fevzi Efe SEKİTMEZ ve Utku ÇELİK’in haberine göre: Okulların açılmasıyla birlikte beklenen temizlik krizi Türkiye genelinde kendini göstermeye başladı. Yeterli temizlik personeli bulunamaması nedeniyle tuvalet ve sınıf temizlikleri velilerin ve hatta öğretmenlerin omuzlarına yükleniyor. Temizlik işçisi olarak çalışan kadrolu memurların iptal edilmesinin ardından sözleşmeli olarak gelen temizlik personelleri de sistem değişikliğine kurban gitti. Geçtiğimiz yıl temizlik görevlileri en az asgari ücretle çalışırken, bu yıl sistem değişikliğiyle birlikte ücret 8 bin 447 liraya düşürüldü. Bu yıl iptal edilen sistemle günlük 500 TL yevmiye verilecek. Personelin İŞKUR bünyesindeki İşgücü Uyum Programı'ndan karşılanmasına karar verilirken ayrıca haftada üç gün olmak üzere 22,5 saat çalışma süresinde karar kılındı.
Eğitim Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Nafiz Ceylan, “Okullarda temizlik yapmak velilerin, öğretmenlerin ya da öğrencilin görevi değildir. Kamusal bir görev olan temizlik hizmetini Milli Eğitim Bakanlığı yerine getirmek zorunda” dedi.
“EMEKLİLİK VE SİGORTASI YOK”
Ceylan, İşgücü Uyum Projesi kapsamında haftanın üç günü, 500 TL gibi düşük bir ücretle temizlik personeli çalıştırılmasının çok sayıda soruna yol açtığını vurguladı. “Bu şartlarda pek çok insan çalışmak istemiyor çünkü emeklilik ve sigorta hakları yok. Haftanın üç günü çalışıp, iki günü okulun temizlenmeden kalması kabul edilebilir değil. Az parayla çalıştırmaya dayalı bu uygulamanın yanlışlığını dile getiriyoruz. Çocuklarımızın sağlıklı bir eğitim ortamında bulunabilmesi için kalıcı çözümler bulunmalı. Okul idaresi ve öğretmenler ne yapacağını bilemiyor. Milli Eğitim Bakanlığı'nın ise okullar açılmış olmasına rağmen bu sorunu çözmek için hiçbir çabası yok. Şu anda birçok okulda veliler, çocuklarının sağlığını düşünerek temizlik yapıyor. Bu durum yalnızca çocukları değil, öğretmenleri ve diğer personeli de etkileyen ciddi bir sağlık tehdidi oluşturuyor. Öğretmenlerin hastalanması, öğrencilerin derslerden geri kalması anlamına gelir. Bu nedenle Milli Eğitim Bakanlığı'nın bir an önce sorumluluk alarak kalıcı bir çözüm üretmesi gerekiyor.” dedi.
AÇIK 30 BİN BAŞVURU 20 BİN
Veli Der İzmir 1 No'lu Şube Başkanı Necati Kalafat ise okullardaki temizlik personeli atamalarının kaldırılmasının hijyen sorunlarını artırdığını belirterek şunları söyledi;
“Yalnızca günlük iş kazalarını kapsayan sigortayla 500 liralık yöğmiye ile çalışan temzilikçi için başvuru yapan insan sayısı ise toplam 20 bin. Fakat İzmir'de şuan okullarda temizlik işçisi açığı 30 bin. Bu açığı nasıl kapatacaklar bu çocuklar okulda nasıl güvende olacak?Ayrıca 500 liraya çalışacak olan işçiler de açlık seviyesinin altındaki bu çalışma koşullarında fazla dayanmaz giderler. Veliler isyanda; kendi aralarında para toplamaya çalışıyorlar. Dışarıdan şirket tutmaya çalışıyorlar. Öğretmenler temzilik yapıyor. Tuvaletler temzilenmiyor.Önümüzdeki günlerde okullarda neredeyse hiç temizlik personeli kalmayacak."
'ÇOCUKLARIMIZ NASIL GÜVENDE OLACAKLAR?'
"Okullarda emekli olan temizlik personellerinin yerine yenilerini almamaya başladılar. Kadrolu memurlar yerine sözleşmeli personel, şimdi de onları kaldırıp günlük 500 TL ile çalışan, sadece iş kazalarını kapsayan sigortası olan geçici temizlikçilerle çalışacaklar. Haftanın yalnızca 3 günü temizlik yapılacak. Bu durum yeterli değil ve olmayacak da. Bazı okullar kendi temizliklerini yapmaya başladı. Öğretmenler aralarında para toplayıp temizlik malzemeleri alıyorlar. Sonuçta burası bir eğitim yuvası ve kimse çocuğunu mikrop dolu bir ortama göndermek istemez. Önümüz kış, hastalıklar artacak. Temizlik olmazsa ne olacak? Bu açığı nasıl kapatacaklar? Çocuklarımız okulda nasıl güvende olacak?”"