The Athletic'e konuşan Oxlade-Chamberlain, geçtiğimiz yaz birçok yıldız ismin yolunu tuttuğu Suudi Arabistan'dan kendisine de ilgi olduğunu itiraf ederken Beşiktaş tercihinin perde arkasını anlattı.
30 yaşındaki orta saha oyuncusu, "Açıkçası bu ilgi, beni de cezbetmişti. Başta gerçekçi gelmiyordu fakat transfer döneminin devamında durum değişti. Avrupa'dan birçok önemli oyuncu oraya transfer oldu. Elbette ben de 'Asla oraya gitmem' demiyordum. Giden oyunculara da saygı duyuyorum. Şu an orada oynayan isimlere baktığınızda gayet güzel bir lig gibi duruyor" dedi.
"İstanbul, Londra'ya daha yakın"
Suudi Arabistan yerine Beşiktaş'a transfer olmasında iki faktörün rol oynadığını söyleyen Oxlade-Chamberlain, "Londra-Riyad, uçakla altı saat sürüyor. Örneğin Dammam gibi başka bir şehirde oynuyorsanız üç saati bulan aktarma yapmanız gerekiyor. Aile ziyaretleri, bu açıdan hoş olmayan tecrübelere dönüşebilirdi" diyerek ilk faktörün İstanbul'un konumu olduğunu dile getirdi.
"Beşiktaş, büyük bir kulüp"
İkinci faktörün ise futbol olduğunu söyleyen Ox, "Şenol Güneş'le konuştuğumda benim için önemli olan şeyin bir an önce forma giymek olduğunu söyledim. Beşiktaş, büyük bir kulüp. İstanbul, Londra'ya uzak değil. Ailem, buraya kolayca gelip geri dönebilirdi. O yüzden mantıklı geldi. Takım, geçen sezon ligi üçüncü sırada bitirmiş. Bazıları, Beşiktaş'ı şampiyon olma şansı az olan bir takım olarak görüyor. Bu durum, bir açıdan hoşuma gidiyor çünkü bunu bir meydan okuma olarak görüyorum. Futbolda gerçekten istendiğiniz ve sizi sahada görmek istedikleri bir yere gitmeniz önemli. Her zaman farklı bir lig ve kültürü deneyimlemek de istemiştim" diye konuştu
"Türkler futbolu yaşıyor"
Daha önce Arsenal formasıyla Beşiktaş ve Galatasaray'a karşı oynadığına da dikkat çeken Oxlade-Chamberlain, "Beşiktaş'la Atatürk Olimpiyat Stadyumu'nda oynamıştık. 0-0 bitmişti. Gerçekten zor bir maç olmuştu. Sahaya çıktığımda tribünler, siyah beyaz bayraklardan oluşan bir deniz gibiydi. Rakip takım oyuncusu olarak bu tarz atmosferlerde oynamak gerçekten zor ancak ev sahibi takımın oyuncusuysanız bir o kadar da güzel.
Türkiye, gerçekten özgün bir ülke. Futbolu yaşıyorlar. Muhteşem bir tutku var. Taraftarlar, büyük takımların her maçını kazanmasını bekliyor. Eğer kazanıyorsanız daha iyi bir yerde olamazsınız ancak işler iyi gitmediğinde size hemen hissettiriyorlar. Taraftarların kulüplerle olan ilişkisi, İngiltere'ye göre daha farklı. Kulüplerin yapısı da öyle. Burada kulüplerde başkanlık seçimi yapılıyor" dedi.
"Şenol Güneş'e borcumu ödemek isterdim"
Şenol Güneş'in ayrılığını ve Burak Yılmaz'ın geçici teknik direktörlük görevine gelişini de yorumlayan Oxlade-Chamberlain, "Şenol Güneş'in ayrılığını görmek, elbette hiç güzel olmadı. Beni buraya o getirdi. Bunun karşılığını ona biraz daha verebilmek isterdim. Yine de başarılı olacağımızı düşünüyorum. Burak Yılmaz'ın iyi işler yapacağını düşünüyorum. Oyuncular, ona büyük saygı duyuyor. Bu saygı üzerinden iyi bir şey inşa edeceğini umuyorum" ifadelerini kullandı.
