Türkiye Psikiyatri Derneği, 3 Temmuz 2025 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu’ndan geçen ve tıbbi kenevir kullanımını düzenleyen yasa teklifine ilişkin kapsamlı bir açıklama yayımladı. Dernek, teklifin mevcut haliyle toplum sağlığını tehdit edebileceği uyarısında bulundu.
Açıklamada, yeni düzenlemeyle birlikte tıbbi kenevir ve kenevirden üretilen ürünlerin yalnızca eczanelerde ve hekim reçetesiyle satılabileceği, kullanım alanlarının ise Sağlık Bakanlığı yönetmelikleriyle belirleneceği ifade edildi. Ayrıca üretimden satışa kadar tüm sürecin Tarım ve Orman Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı tarafından denetleneceği ve elektronik sistemle izleneceği belirtildi.
Ancak Türkiye Psikiyatri Derneği, “teklifin yasalaşmasıyla birlikte kamuoyunda kenevirin ‘zararsız’ ve ‘yasal’ olduğu yönündeki algının daha da güçleneceği” uyarısında bulundu. Açıklamada, “Tıbbi amaçlı kullanımlarda dahi kannabis kullanım bozukluğu ve bağımlılık riski bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Bu nedenle böylesine etkili bir maddenin düzenlenmesi bilimsel, sosyal ve yasal açılardan bütünlüklü değerlendirme gerektirir” ifadelerine yer verildi.
"Sıkı Denetim Şart, Keyfi Kullanıma İzin Verilmemeli"
Dernek, tıbbi kenevir kullanımının ancak uygun doz, süre ve protokollerle, sıkı bir gözetim altında gerçekleşmesi gerektiğini vurgularken şu önerilere yer verdi:
-
Kamuya açık bilgilendirme kampanyaları düzenlenmeli, tıbbi kullanım ile keyfi kullanım arasındaki fark net bir şekilde ortaya konulmalı.
-
Kannabis içeren ilaçlara kolay ulaşım algısı engellenmeli, bu nedenle güçlü bir denetim ve izleme sistemi kurulmalı.
-
Tedavi amaçlı kullanım aşamalı olarak yaygınlaştırılmalı, her aşama dikkatle değerlendirilerek uzun vadeli bir strateji oluşturulmalı.
-
Veri temelli kararlar için bağımlılık riski ve toplumsal etkiler sistematik olarak izlenmeli ve analiz edilmeli.
"Bilim Kurulları Kurulsun, Şeffaflık Esas Alınsın"
Türkiye Psikiyatri Derneği ayrıca, tüm bu sürecin sağlıklı yürütülebilmesi için farklı disiplinlerden uzmanların yer alacağı bilim komisyonlarının kurulmasını önerdi. Bu komisyonların üyeleri ve stratejilerinin de kamuoyuyla açıkça paylaşılması gerektiğini belirtti.
