Recm, Arapça kökenli bir kelime olup “taşlama” anlamına gelir. Dini literatürde ise, özellikle evli bir erkek veya kadının zina yapması halinde, topluluk önünde taşlanarak öldürülmesi anlamında kullanılır. Bu ceza, İslam hukukunda “had” cezalarından biri olarak kabul edilmiştir. Recm kelimesi, taş atmak, lanetlemek, kovmak gibi anlamlara da gelir.
Recm İslam’da var mı
İslam hukukunda recm cezası, dört büyük Sünni mezhebin tamamında kabul edilmiştir. Yani, evli bir kişinin zina yapması durumunda, belirli şartların sağlanması halinde taşlanarak öldürülmesi öngörülür. Ancak bu cezanın uygulanabilmesi için çok ağır şartlar gereklidir:
-
Zina fiilinin dört erkek şahidin gözleriyle görmesi veya
-
Suçlunun dört defa kendi isteğiyle açıkça itirafta bulunması gerekir.
Bu şartlar çok zor sağlandığı için, İslam tarihinde recm cezası pratikte neredeyse hiç uygulanmamıştır. Ayrıca, bazı İslam ülkelerinde bu ceza uygulanmazken, bazı ülkelerde ise geleneksel olarak uygulanmaya devam etmektedir.
Recm cezası nedir
Recm cezası, evli bir erkek veya kadının zina suçu işlemesi halinde, toplum önünde taşlanarak öldürülmesini ifade eder. Bu ceza, İslam hukukunda “had” cezası olarak kabul edilir ve caydırıcılığı yüksek bir yaptırım olarak görülmüştür. Kadınlar genellikle göğsüne kadar bir çukura gömülür, erkekler ise ayakta taşlanır. Cezanın infazı sırasında, suçlu ölene kadar taş atılır. Uygulamanın amacı, toplumda zinanın yayılmasını önlemek ve kamu düzenini korumaktır.
Recm Kur’an’da var mı
Kur’an-ı Kerim’de recm cezası açıkça yer almaz.
Kur’an’da zina suçu için öngörülen ceza, evli-bekar ayrımı olmaksızın “yüz sopa”dır (Nur Suresi, 2. ayet). Kur’an’da taşlama (recm) cezası geçmez. Bu nedenle, recm cezası Kur’an’a değil, hadis ve sahabe uygulamalarına dayandırılır. İslam hukukçuları, recm cezasının Kur’an’da yer almamasını, bu cezanın sünnetle sabit olduğu şeklinde yorumlamışlardır.
Recm ayeti
Recm ayeti olarak bilinen bir ayet Kur’an’da bulunmamaktadır. Ancak bazı rivayetlerde, Hz. Ömer’in “Kur’an’da recm ayeti vardı, neshedildi ama hükmü kaldı” şeklindeki sözlerine rastlanır. Bu ayetin metni Kur’an’da yoktur, sadece sözlü rivayetlerde geçer. Bu nedenle, recm cezası Kur’an’a değil, hadis ve sahabe uygulamalarına dayandırılır.
Osmanlı’da recm
Osmanlı İmparatorluğu’nda recm cezası, şer’i hukukun bir parçası olarak teorik olarak kabul edilmiştir. Ancak Osmanlı tarihinde recm cezasının uygulandığına dair çok az örnek vardır. Kayıtlara geçen tek uygulama 1680 yılında yaşanmıştır. Pratikte, delil şartlarının çok ağır olması ve toplumda infazın büyük tepki çekmesi nedeniyle recm cezası neredeyse hiç uygulanmamıştır. Osmanlı’da zina suçuna genellikle sopa cezası (celde) uygulanmıştır.
Recm hadisi
Recm cezası, çok sayıda sahih hadiste yer alır. Hz. Muhammed’in hem Müslümanlar hem de Yahudiler üzerinde recm cezası uyguladığına dair hadisler mevcuttur. Hadislerde, “Evli bir kimse zina ederse recmedilir” veya “Dulun dul ile zinasında recm vardır” gibi ifadeler yer alır. Bu hadisler, dört mezhebin recm cezasını kabul etmesinin temel dayanağıdır. Ayrıca, sahabe döneminde de recm uygulamalarına dair rivayetler bulunmaktadır.
Recm İslam’da nasıl tartışılıyor?
Recm cezası, günümüzde İslam dünyasında tartışmalı bir konudur. Birçok modern İslam hukukçusu, bu cezanın Kur’an’da yer almamasını ve insan haklarına aykırı olmasını gerekçe göstererek uygulanmaması gerektiğini savunmaktadır. Geleneksel yaklaşım ise, hadis ve sahabe uygulamalarını esas alarak recm cezasının geçerli olduğunu belirtir.