İzmir gündemini uzun süredir meşgul eden ve kentsel dönüşüm projelerindeki kooperatif modeli üzerinden yürütülen soruşturmada beklenmedik bir gelişme yaşandı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraki İZBETON üzerinden kurgulanan iş modeline yönelik açılan davada yargılanan isimlerin başında gelen eski CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, bir kez daha hukuki sürecin en sıcak noktasına çekildi. Daha önceki yargılama aşamalarında tutuklanan, ardından ev hapsi ile tahliye edilen ve son olarak hakkındaki adli kontrol tedbirleri tamamen kaldırılan Aslanoğlu’nun, özgür kaldığı düşünülen dosyada yeniden gözaltına alındı.
Duruşmaya günler kala gelen sürpriz hamle
Şenol Aslanoğlu ve diğer sanıkların, kooperatif davası kapsamında 5 Ocak 2026 günü saat 10.00’da hakim karşısına çıkması planlanıyordu. Yargılamanın yapılacağı Aliağa Şakran Cezaevi Kampüsü’ndeki duruşma salonunda, Aslanoğlu’nun tutuksuz sanık olarak savunma yapması bekleniyordu. Savcılık makamının talimatıyla gerçekleşen bu işlemin detayları henüz netleşmezken, Aslanoğlu’nun emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilmesi bekleniyor.
Özgürlükten tekrar belirsizliğe uzanan süreç
Aslanoğlu’nun bu soruşturma kapsamındaki hukuki serüveni, oldukça çalkantılı bir grafiğe sahip. Soruşturmanın ilk dalgasında tutuklanarak cezaevine gönderilen eski il başkanı, yapılan itirazlar ve dosya incelemeleri sonucunda cezaevinden tahliye edilmişti. Tahliyesinin ardından bir süre ev hapsi tedbiriyle denetim altında tutulan Aslanoğlu, ilerleyen süreçte bu tedbirin de kaldırılmasıyla normal yaşantısına dönmüştü. Adli kontrol şartlarının kaldırılması, kamuoyunda Aslanoğlu üzerindeki yargı baskısının hafiflediği şeklinde yorumlanmıştı. Ancak bugün yaşanan yeniden gözaltı kararı, bu yorumların erken yapıldığını ve yargı sürecinin sanıklar aleyhine sertleşebileceğini gösterdi.
Kooperatif soruşturmasında düğüm çözülmüyor
İzmir’deki kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması amacıyla devreye sokulan kooperatif modelinin mercek altına alındığı bu dava, sadece Şenol Aslanoğlu özelinde değil, yerel yönetim mekanizmaları açısından da büyük önem taşıyor. İddianamede yer alan suçlamalar ve kooperatiflerin işleyişine dair iddialar, davanın karmaşık yapısını koruduğunu gösteriyor. Aslanoğlu’nun siyasi kimliği, davanın sadece hukuki değil, politik bir zeminde de tartışılmasına neden oluyor. CHP tabanında ve İzmir yerel siyasetinde geniş yankı bulan bu son gözaltı kararı, 5 Ocak’taki duruşmanın atmosferini şimdiden değiştirdi. Mahkeme heyetinin, bu yeni gözaltı işlemi sonrası nasıl bir karar vereceği ve Aslanoğlu’nun tutukluluk durumunun tekrar gündeme gelip gelmeyeceği merak konusu.