Röportaj/Levent ARIÖZ
Pınar Karşıyaka geçen sezon yarım kalan hikayesini bu yıl tamamlamaya kararlı. Hatırlanacağı üzere Kaf Kaf, 2019-2020 sezonunda Basketbol Süper Ligi'nde ve FIBA Europe Cup'ta çok iddialı durumdayken koronavirüs salgını sebebiyle sezonun iptal olmasıyla hayallerini ertelemişti. Yeni sezonda iskelet kadrosunu bozmayan yeşil kırmızılılar, önemli eklemelerle yarım kalan serüveninde bu kez daha sağlam adımlarla geliyor. Ligde 2. sırada bulunan İzmir ekibi, FIBA Şampiyonlar Ligi'nde son 16 takım arasında bulunuyor. Koç Ufuk Sarıca'nın sezon başında yaptığı önemli transferlerden biri de Mahir Ağva oldu. Darüşşafaka Tekfen'den transfer edilen 24 yaşındaki pivot,
uzun ve yoğun maratonda aynı pozisyonda oynayan Raymar Morgan ve Semih Erden'le önemli bir forma rekabeti verdi. Ligde ve Avrupa'da 19 karşılaşmaya çıkan Almanya doğumlu basketbolcu, Sarıca'nın en güvendiği isimlerin arasında yer aldı. Mahir, Milli takım arası sebebiyle liglere verilen arada takımının son durumu, kariyeri, hedefleri ve özel hayatıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Sahaya enerjimi koyuyorum
Özellikle sezonun belli bir döneminde takımdaki kovid vakalarının çokluğu nedeniyle iniş-
çıkışlar yaşadıklarını kaydeden Mahir Ağva, "Sonrasında toparladık ve iyi bir ritim yakaladık, kişisel olarak sakatlık ve eksiklerin yoğun olduğu dönemlerde ve fırsat bulabildiğim zamanlarda sahaya enerji ve mücadele ortaya koyarak takımıma yardımcı olmaya çalıştım, şu an iyi bir hava yakaladığımızı düşünüyorum" dedi. Almanya doğumlu olan, Alman Milli Takımı'nın alt yaş kategorilerinde oynayan ve uzun süre Almanya 1. Basketbol Ligi'nde oynayan 1996 doğumlu basketbolcu, Türkiye'ye uyum sürecini de şöyle anlattı: "Geçen sene Darüşşafaka'da Türkiye'deki ilk sezonumdu ve ister istemez hem lige hem de sisteme uyum sağlama konusunda sıkıntılar yaşadım ama bu sene Pınar Karşıyaka'da uyum sorununu büyük ölçüde aştığımı düşünüyorum" ifadelerini kullandı.
Avantajlı bir kura çektik
"Avrupa'da hedefimiz şampiyonluk" ifadelerini kullanan Mahir Ağva, " Geçen seneden kalan yarım kalmış bir hesap var, tabi adım adım ilerlememiz gerekiyor ama avantajlı bir kura çektiğimizi düşünüyorum. Son 8'e kalmayı başarırsak da bubble sistemi(pandemi sebebiyle dış dünyadan korunmak için sağlanan ortam) için şansımız yüksek olacaktır. Ligde ise ilk olarak normal sezonu
ilk 2 sıra içerisinde bitirmek ve daha sonra adım adım play-off finallerine yürümek istiyoruz.
Morgan ve Semih'ten çok şey öğreniyorum
Pivot pozisyonunda yaşadığı rekabetten bahseden 1996 doğumlu uzun, "Raymar Morgan ve Semih Erden hem kalite hem de tecrübe olarak çok iyi uzunlar ve gerek antrenmanlarda
gerekse maçlarda onlardan çok şey öğreniyorum. Onlar da bana her zaman destek oluyorlar" dedi.
Uzun süre oynadığı Almanya Basketbol 1. Ligi'yle, Basketbol Süper Ligi'ni kıyaslayan Mahir Ağva, "Tabii ki Türkiye Basketbol Ligi, Almanya'ya göre daha rekabetçi ve zorlu. Özellikle oyuncu ve
koç kalitesi ile Avrupa Kupası'nda mücadele eden takım sayısı, ayrıca bütçeler göz önüne alındığında, Türkiye liginin ve Türk basketbolunun Almanya ile karşılaştırıldığında daha ileride olduğunu söylemek doğru olacaktır" cümlelerini kullandı.
Gurbetçi basketbolcular gelecek
Futbolda oldukça sık rastlanan yurtdışında yetişip, ülkemizde oynayan gurbetçi futbolcular gibi basketbolda da bu sayının artabileceğini kaydeden Mahir, " Aslında son dönemde basketbolda da gurbetçi oyuncular Türkiye'yi tercih etmeye başladı diyebiliriz. Son 2 yılda ben, İsmet Akpınar, Thomas Akyazılı Türkiye'de oynamaya başlayan gurbetçi basketbolcular. Zamanla bu sayının artacağını düşünüyorum" ifadelerinde bulundu.
Oyunumda ofansif yönümü geliştirmek için çalışıyorum
"Özellikle oyunun ofansif yönünde geliştirmesi gereken noktalar olduğunu kaydeden Mahir Ağva, " Bunun için çalışıyorum. Özel idmanlarla, antrenörler eşliğinde faydalı antrenmanlar yapıyorum. Ancak bu biraz da takım içerisinde aldığınız rolle de ilgili olabiliyor çoğu zaman. Çalışma disiplininden kopmadan, her zaman daha iyi bir basketbolcu olabilmek için sıkı bir şekilde antrenmanlara devam ettiğimi söylemek isterim" dedi.
Türk Milli Takımı'nda oynamak çok isterim
Alt yaş gruplarında Alman Milli Takımı'nda oynayan 24 yaşındaki basketbolcu, Türk Milli Takımı'ndan oynamanın gurur vereceğini belirtti. Mahir, "Henüz bir davet almadım ama ileride Türk Milli Takımı'nda oynamak isterim ve bu benim için çok büyük bir onur kaynağı olacaktır, umarım bir gün Ay-Yıldızlı formayı giyebilirim. Türk oyuncu havuzunda çok önemli pivotlara sahibiz. Semih Erden, Sertaç Şanlı çok beğendiğim uzunlar. Umarım hepsiyle birlikte oynama fırsatı buluruz" ifadelerini kullandı
Avrupa'da Türk Telekom, Burgos AEK ve Bamberg güçlü rakipler
FIBA Şampiyonlar Ligi son 16 grubundaki rakiplerini de değerlendiren genç sporcu, "Tofaş her zaman zorlu bir rakip olmuştur, İsrail ekibi Holon ve İtalyan takımı Brindisi de güçlü rakipler ama gruptan çıkacağımıza olan inancımız tam. Genel olarak ise kupada Türk Telekom, geçen senenin şampiyonu Burgos, yine geçen senenin finalisti AEK ve Bamberg güçlü ve iddalı ekipler gibi görünüyor" dedi.
Sol kolumdaki annemin portresi olan dövmemin anlamı çok büyük
Basketbol dışında futbola ilgisi olduğunu söyleyen başarılı pivot, " Futbol tıpkı Almanya'daki gibi Türkiye'de de oldukça popüler bir spor. Ayrıca ben çocukken babam boks yapardı ve antrenmana beni ve ağabeyimi de götürürdü, şimdi yazları ağabeyim ve babam boks dersleri alıyor ve ağırlık çalışıyorlar" dedi. Dövmelerinden de bahseden gurbetçi basketbolcu, "Birkaç dövmem var ve hepsinin farklı anlamı var ama benim için en değerlisi sol kolumdaki annemin portresi olan dövme" cümlelerini kullandı.