Dokuz Eylül Gazetesi'nden Mert Yasin Alpdündar'ın haberine göre;  Ulusal Süt Konseyi (USK) 22 Ocak'ta geçerli olmak üzere çiğ süt tavsiye fiyatını 11.5 TL'den 13.5 TL'ye yükseltti. Böylece Çiğ süt fiyatlarında yüzde 17,4 artış yapılmış oldu. USK tarafından açıklanan tavsiye fiyatı ise üreticiyi memnun etmedi. Sektör temsilcileri yem fiyatlarının artması durumunda süt üreticilerinin maliyetleri karşılayamayamaması nedeniyle hayvanlarını kesime göndermek zorunda kalabileceği uyarısında bulundu. İTB Meclis üyesi Ali Koyuncuoğlu üreticiye yem desteğinin verilmesi gerektiğine vurgu yaptı. İTB Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer ise yem fiyatlarının daha da artması durumunda üreticinin maliyetleri karşılayamama tehlikesinin ortaya çıkacağını ve sonuç olarak hayvan kesimlerinin artabileceğini söyledi.

'YÜZDE 17'LİK ZAM VAHİM'

İzmir Ticaret Borsası (İTB) Meclis Başkanı Ömer Gökhan Tuncer, çiğ süt fiyatlarında yapılan artışı Dokuz Eylül Gazetesi'ne değerlendirdi. Tuncer, her şeyin yüzde 50'nin üzerinde zamlandığı bir dönemde çiğ süte yapılan zammın 'vahim' bir durum olduğunu dile getirdi. Süt üreticisinin bıçak sırtında olduğunu söyleyen Tuncer, "Kesimler artıyor demek yalan olur ama yem fiyatları artarsa insanlar ineğini kestirir" ifadelerini kullandı.

omer-gokhan-tuncer-1

'LİTRE FİYATI 15 TL BANDINA GELMELİYDİ'

Piyasada büyük üreticilerde çiğ sütün 15 TL'den satıldığını ama bu rakamın da üreticiyi kurtarmadığını vurgulayan Tuncer, bir litre çiğ sütün üretim maliyetinin 12 ila 13 TL arasına çıktığına dikkat çekti. Tuncer, "Hayvan kesimlerinin artması şu anda önümüzde bir tehlike olarak görünüyor. Kaygı verecek bir durum söz konusu. Sütün taban fiyatının 14.5-15 TL'lik bir banda gelmesi gerekiyordu. En azından insanlar maliyetlerini karşılayabilirdi" diye konuştu. Tuncer, çiğ süt fiyatlarının bu şekilde devam etmesi durumunda süt üretiminde azalma olabileceği uyarısında bulunarak sözlerine son verdi.
Süt üreticilerinin açıklanan fiyata tepki göstermekte haklı olduğunu söyleyen İTB Meclis üyesi ve Süt Ürünleri Toptan Ticareti Meslek Komitesi üyesi Ali Koyuncuoğlu ise   "Markette yarım litre suya 10 TL öderken, sütün 15.5 TL'den satılmasında gerçekten bir tezatlık var. Ama  15.5'tan süt alındığında toplanması bir maliyet, sütün fabrikalara gelmesi bir maliyet, asgari ücretin artışı ile işçi ücretlerinin artışı bir ilave maliyet. Bu maliyetler birbirinin üzerine koyulduğunda anormal bir maliyet ortaya çıkıyor" diye söyledi.

'SÜT MAMÜLLERİNDE ASTRONOMİK RAKAMLAR GÖRMEYE BAŞLADIK'

"Biz burada sadece sütü değerlendirmeyelim" diyerek sözlerine devam eden Koyuncuoğlu, "Süt ucuz ama mamül haline getirildiğinde bir kilo kaşar peyniri 11 ile 12 litre süt arasından imal oluyor. Sadece çıplak taze kaşarın maliyeti 170 TL'ye dayanıyor. Bir teneke tulum 200-220 kilo arasından doluyor. Süt ucuz ama mamül haline getirildiğinde anormal bir şekilde zamlar nedeniyle marketlerde astronomik rakamlar görmeye başladık" diye vurguladı.

'DEVLET YEM DESTEĞİ VERMELİ'

Devletin süt üreticisinin yükünü alabilmek için teşvik verilmesi gerektiğinin altını çizen Koyuncuoğlu, "Aslında baktığınız zaman işin ana fikri yem. Öyle bir hala geldi ki süt, yem parasını karşılayamıyor. Bundan kaynaklı da hayvanlar kesime gönderiliyor. Önüne geçebilmek için süte değil yeme teşvik yapsınlar. Gerekirse yem desteği versinler. Yem fiyatlarını kontrol altına almamız şart" ifadelerini kullandı.

'MARKETLER ÜRETİCİNİN YÜKÜNÜ ALMALI'

Koyuncuoğlu, "Zincir marketlerde kar marjlarına baktığımız zaman  arada uçurumlar olduğunu görüyoruz. Bizim 230 TL'ye satmış olduğumuz tulumlar marketlerde 380 TL'lik fiyatlara satılıyor. Burada marketlerinde bizim yükümüzü alması gerekiyor. Çünkü tüketimin düşmesi demek süte olan talebi azaltır. Talep azaldığı zaman da hayvan kesime gider" dedi. 
 

Kaynak: HABER MERKEZİ