MERT YASİN ALPDÜNDAR- Tekstil ve hazır giyim sektöründe, geçen yıl başlayan kriz derinleşerek devam etti. Sektör temsilcileri, dolar bazında artan işçi maliyetleri, enerji fiyatları, uzun vadeli kredilere ulaşımdaki zorluklar ve faiz oranlarının yüksekliğinden kaynaklı sektörün ciddi bir zorluk içerisinde olduğunu ifade etti. Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, kurun yükselmesinin kendilerine motivasyon verdiğini yalnız asgari ücretin açıklanması ile birlikte eskisinden daha kötü durumlara geldiklerini söyledi. Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (EHKİB) Başkanı Burak Sertbaş“ En katma değerli üretim yapan üretici bile zarar eder durumda.” ifadelerini kullanırken, Buca Ege Organize Sanayi Bölgesi (BEGOS) Başkanı Toygar Narbay ise ihracatçının dolar kurunun 30 liranın üstüne çıkmasını beklediğini söylerken, “Çünkü tüm dünyada fiyatlar düşerken siz yurtdışı müşterilerinize fiyat artışıyla gidemezsiniz, pazarınızı kaybedersiniz” dedi. Ege Hazır Giyim Sanayicileri Derneği (EGSD) Yönetim Kurulu Hayati Ertuğrul ise sektörde işten çıkarmaların başladığın ve ileri süreçte bunun artacağını beklediklerini dile getirdi. 

‘ESKİSİNDEN DAHA KÖTÜ DURUMA GELDİK’ 

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı ve Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Jak Eskinazi, döviz kurunun yükselmesinin ihracatçılara motivasyon verdiğini lakin asgari ücretin artışının bütün hesaplarını altüst ettiğini dile getirdi. Asgari ücretin açıklanmasıyla eskisinden daha kötü duruma geldiklerini söyleyen Eskinazi, “Beklemediğimiz bir durumdu. Asgari ücretin artırılmasına karşı değiliz ama kurlardaki duruş bizi eski karamsarlığımıza götürdü, tekrar fiyat tutturamaz duruma geldik. Tekstil için geçtiğimiz yıl en kötü yıllardan biriydi. Türkiye pamuk ithal ederken, üretimi kadar pamuğu devreder duruma geldi. Talep olmayınca stoklarda şişmeler var” diye söyledi. 

jak_eskinazi

‘REKABATÇİLİĞİMİZİ MALİYETLER YÜZÜNDEN KAYBETTİK’

Rakip ülkelerde asgari ücretin 200 dolar bandındayken Türkiye’de asgari ücretin brüt 800 dolar bandında olduğu bilgisini veren Eskinazi,  “Rusya-Ukrayna savaşından sonra dünyada enerji fiyatlarının üç misline çıktı ama bir buçuk sene sonra geriye geldi. Biz yüzde 15-20’lik dilimler halinde bu fiyatları düşürdük. Rekabetçiliğimizi maliyetlerden dolayı kaybettik. Biz emek yoğun bir sektörüz. Bizde ücretler net 480 dolar brüt 800 dolar bandındayken rakip ülkelerde 200 dolar civarında. Bizim dünya ile rekabet edebilme şansımızın azaldığı buradan belli. Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek’in göreve geldikten hemen sonra ifade ettiği Türk ekonomisi rasyonel bir zemine oturacak söylemi vardı. En büyük ümidimiz Türk ekonomisinin rasyonel bir zemine oturması.” ifadelerini kullandı. 

‘YILIN İLK YARISINI EKSİDE KAPATACAĞIZ’

Döviz kurlarının enflasyonla ve ücretlerle paralel gitmesi gerektiğini vurgulayan Eskinazi, “Kurban Bayramı nedeniyle bu ay 5 iş günü ihracat yapılamayacak o nedenle ihracatta aylık yüzde 4 mertebesinde olan kayıp yüzde 15-20’ye çıkacak. Yılın ilk yarısını ekside kapatacağız. Türkiye ekonomisi böyle bir duruma dayanamaz. Türkiye’nin dövize ihtiyacı var. Sadece Ortadoğu’dan gelen döviz Türkiye’nin yaralarına merhem olmaz. Hukuk sisteminin revize edilmesi gerekiyor. Bu şekilde yabancılar yatırım yapamaz. Türkiye’nin sıcak paradan çok yatırıma ihtiyacı var. İstihdamı sağlayacak ortama ihtiyacımız var. Tek derdimiz kur değil çok farklı sorunlar var. Rekabetçiliğimiz kalktı. Ülkelerdeki asgari ücretler belli.” diye konuştu. 

burak_sertbas-1
 

KATMA DEĞERLİ ÜRETİM YAPANLAR BİLE ZARAR EDER DURUMDA

Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, “Rekabet adına asgari ücret makul seviyelerde olmalı. Bu koşullarda artık rekabet bile olmayacak. Diğer ülkeler, Türkiye’de asgari ücretin 500 dolar bandında olduğunu duyunca artık ülkemize sipariş bile sorulmayacak. 500 dolarlık işçiliğin olduğu ülkede hazır giyim yapılamayacak demektir. Biz sektör olarak çok etkileniyoruz. En katma değerli üretim yapan üretici bile zarar eder durumda. Türkiye ekonomisi rasyonel zemine oturtulmalı söyleminin içinde asgari ücret artışı var mıydı? Herkes zamdan sonra şoka girdi. Asgari ücret artıyorsa bile desteklerle desteklenmesi, zararın aza indirilmesi gerekiyordu. Biz istihdam ve kalifiye elemana odaklanmış bir sektörüz ve mesleki eğitime yönelik birçok projemiz var. Ekonomik politikalar bizi esas gündemimizden uzaklaştırıyor. Sektör olarak artık umutlu değiliz.” dedi.

‘DOLAR 30’UN ÜSTÜNDE OLMALI’

Dünyadaki resesyonun devam ettiğini söyleyen BEGOS Yönetim Kurulu Başkanı Toygar Narbay ise, “ Avrupa’da enflasyonu düşürmeye çalışıyor ama şu anda maalesef bir resesyon yaşanıyor enflasyon ile mücadele de henüz başarılı olmuş gözükmüyorlar. İhracat pazarlarımızda böylesine bir durgunluk yaşanırken , biz de ücretler yüzde 107 artarken, döviz kurundaki artış 2022 yılı temmuz ayından bugüne kadar bugüne kadar sadece yüzde 50. Bu nedenle 2022 temmuz ayında 16.72 olan dolar kuru bugün itibarı ile 25.20 seviyesinde. Bu nedenle kurun geldiği seviye yeterli değil. İhracatçılarımızın beklentisi dolar kurunun 30’un üstüne çıkması ki, dolar bazındaki fiyat seviyesini koruyabilelim. Çünkü tüm dünyada fiyatlar düşerken siz yurtdışı müşterilerinize fiyat artışıyla gidemezsiniz, pazarınızı kaybedersiniz” diye belirtti. 

‘GÜNÜN SONUNDA YİNE ÇALIŞANIN CEBİNDEN ÇIKIYOR’

”Rekabet ettiğimiz Mısır ,Tunus,Fas,Cezayir,Balkan Ülkeleri ve Hindistan,Bangladesh,Vietnam,Sri Lanka ve Endonezya gibi ülkelerde asgari ücret 150-250 dolar bandındayken , alıcılar net 300-350 dolar seviyesindeki asgari ücrete rağmen Türk Hazır Giyim üreticilerine ürün bazında yüzde 15 -20 fazla fiyatı Türkiye'nin kalitesi, ürün çeşitliliği ,servis ve lojistik avantajı  nedeni ile ödeyebiliyordu.” diyerek sözlerine devam eden Narbay, sözlerine şöyle devam etti: 

“Lakin şu anda giydirilmiş asgari ücret 750 doların üstünde.Bu maliyetin içerisinde biz de diğer ülkelerde olmayan 150 dolarlık bir yemek ve servis maliyeti de var. Bizim rakiplerimizin hiçbirinde ne Portekiz’de, ne Tunus’ta ne de Uzakdoğu ülkelerinde yemek ve servis işveren tarafından verilmiyor, dolayısı ile karşılaştırmayı salt asgari ücret üzerinden değil ,işverene maliyeti üzerinden değerlendirmek gerekir.

Burada bir konunun önemle altını çizmem gerekir,İhracatta rekabetçilik üzerinden baktığımızda Agari ücretin dolar bazındaki değerini konuşuyoruz bunun için TL bazında  asgari ücret yüksek demiyorum, dolar kuru rekabetçi olabileceğimiz düzeyde olmalı zira rekabet ettiğimiz diğer ülkelere göre halihazırda 2 katı fazla olan olan asgari ücret şu anda dolar bazında 3 katına çıkartılmış durumda.

Yüksek ücret artışı çalışlarımıza da maalesef fayda sağlamıyor, bu bir kısır döngü. Çünkü asgari ücret arttığı anda iç piyasada bütün mal ve hizmetlere yansıyor. Yani içeride yapılan artış günün sonunda yine çalışanın cebinden çıkıyor,önemli olan tüm mal ve hizmetlerde üretimin arttırılarak enflasyonun düşürülmesi” 

toygar-narbay

‘KURUN BASKILANMASI REKABETÇİLİĞİ AZALTIYOR’

Narbay, “Hangi sektörde olursanız olun fiyatı oluşturan unsurlar hammadde, gümrük/vergi tarifeleriniz işçilik ücretleriniz , enerji ve finansman giderlerinizdir. İhracatçı rekabet ettiği ülkelerde innovasyon , katma değerli üretim , servis ve lojistik avantajlarının yanında fiyat ile rekabet eder. Hammadde dünya fiyatlarından temin edilebilse bile sanayicimiz işçilik,enerji fiyatı ve finansman giderleri açısından rakiplerine göre daha yüksek maliyetlere sahiptir. Bu nedenle bu alanların tamamına yeni dönemde odaklanıp maliyetleri nasıl iyileştirebileceğimizi ekonomi bürokratlarımızla çalışmamız gerekmektedir. Üretim ve büyümeyi destekleyen, maliyetleri azaltan politikalara ihtiyacımız bulunmaktadır.” dedi.

İŞÇİ ÇIKARMALARI BAŞLADI

Ege Giyim Sanayicileri Derneği (EGSD) Yönetim Kurulu Başkanı Hayati Ertuğrul ise, "Asgari ücret zammının açıklanmasının ardından tekstil ve hazır giyim sektöründeki bazı firmalar işçi çıkarmalarına başladı. İzmir ve İstanbul'daki firmalardan böyle duyumlar alıyoruz. Tahmin ediyorum, Temmuz ayında bu daha da yoğunlaşacak. Önümüzdeki günlerde işçi çıkarmaları artacak." diye konuştu. 


'HEPİMİZ EKONOMİST OLDUK'

"Biz sektör olarak şunu tartışmalıyız: ihracatı arttırmak için neler yapmalıyız?" diye sözlerine devam eden Ertuğrul, "Bizim bunları masaya koymamız gerekirken inanın ekonomist olduk. Kur ne olacak? enflasyon nasıl olacak? enerji fiyatları nereye gelecek? diye ilgilenmekten asıl ilgilenmemiz gereken şeylerle ilgilenemiyoruz." diye söyledi. 

Kurdaki baskının son zamanlarda azaldığını lakin sektörün önünü görmekte zorluk çektiğinin altını çizen Hayati Ertuğrul, "Kura ciddi baskı vardı son zamanlarda artmaya başladı ama bunun nereye kadar gideceği belli değil. Türkiye'de çok büyük bir enflasyon var. Buna paralel olarak asgari ücrete zam geliyor. Bizim diğer ülkelerle rekabetimiz bundan olumsuz etkileniyor.  Rekabet ettiğimiz ülkelerledolar bazında asgari ücretlerde aramızda 2 misli fark var. Bu aranın kapanması da mümkün görünmüyor. Enflasyonun bir an önce dizginlenmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı. 

ERTUĞRUL

'AVRUPA, UZAK DOĞU'YA DÖNMEYE BAŞLADI'

Enerji fiyatlarının da sektörü olumsuz etkilediğini vurgulayan Ertuğrul, "Enerji fiyatları da bizi etkiliyor. İlk arttı ama sonrasında yarı yarıya düştü. Bizde ise dünyadaki enerji fiyatları düşmüş olmasına rağmen yavaş yavaş fiyatlarda düşüşler yaşanıyor. Tüm bunlar bizim rekabet gücümüzü düşürdü.  Avrupadan sipariş almak zorlaştı. Avrupa yönünü Uzak Doğu'ya döndürmeye başladı." dedi.


 

Editör: Mert Alpdündar