Kurban Bayramı'nda Müslümanlar tarafından okunan teşrik tekbirleri, bayram ibadetlerinin tamamlanması açısından büyük bir öneme sahiptir. Diyanet İşleri Başkanlığı'na göre, bu tekbirler arefe gününün sabah namazından itibaren başlayarak bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar okunur. Her farz namazının ardından bir defa getirilen bu tekbirler, Müslümanlar için vaciptir.

Teşrik Tekbirinin Getirilişi

Teşrik Tekbiri şu şekilde okunur: “Allâhu Ekber, Allâhu Ekber, Lâ ilâhe illallâhu vallâhu Ekber. Allâhu Ekber ve lillâhi’l-hamd.” Bu ifadeler, Allah'ı yüceltmek ve ona hamd etmek anlamını taşır. Teşrik günlerinde kazaya kalan namazlar da kaza edilirken bu tekbirlerin getirilmesi gerekmektedir.

Teşrik Tekbirlerinin Tarihi ve Kültürel Anlamı

Teşrik tekbirlerinin kökeni Arapça'da "etleri doğrayıp kurutmak" anlamına gelen "teşrik" kelimesine dayanmaktadır. Eskiden Mina’da kesilen kurbanların etleri, bayram günlerinde güneşte kurutulurdu. Bu nedenle bu günlere "eyyam-ı teşrik" yani "teşrik günleri" denmektedir.

Teşrik Tekbirlerinin Mezheplere Göre Farklılıkları

Hanefi mezhebine göre teşrik tekbirleri vaciptir ve bayramın son gününe kadar her farz namazının ardından getirilir. Şafii mezhebine göre ise bu tekbirler sünnet olarak kabul edilir. Şafii mezhebinde tekbirler, ek bazı dualar eklenerek farklı bir şekilde de okunabilmektedir.

Teşrik Tekbiri ve Unutulma Durumları

Teşrik tekbirleri, namazların kazası sırasında getirilir ancak teşrik günleri çıktıktan sonra kaza edilen namazlarda tekbirler getirilmez. Şafii mezhebine göre teşrik tekbirleri sünnet olduğu için, bu mezhepte teşrik tekbirlerinin unutulması durumunda kazaya gerek yoktur.

Bakan Tunç'tan Polat çifti açıklaması Bakan Tunç'tan Polat çifti açıklaması

Kurban Bayramı'nda ibadetlerini eksiksiz yerine getirmek isteyen Müslümanlar için teşrik tekbirlerinin önemi büyüktür. Bu tekbirler, bayramın manevi atmosferini tamamlamakta ve Müslümanlar arasında birlik ve beraberlik duygularını pekiştirmektedir.

Kaynak: HABER MERKEZİ